Adana Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Feshi İçin Yargıya Başvuru

CHP Yüreğir Belediye Meclis Üyesi ve Grup Sözcüsü Zeynel Mızrak, Adana Büyükşehir Belediye Meclisi'nin feshedilmesi ve meclisin feshine neden olan iş ve eylemlere katıldığı gerekçesiyle ilçe belediye başkanlarının düşürülmesi için valiliğe başvurduktan sonra şimdi de konuyu yargıya taşıdı. Adana Bölge İdare Mahkemesi'ne başvuran Mızrak, dilekçesini dikkate almayan valilikten de şikayetçi oldu.
Mızrak, Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mahmut Çelikcan'ın Adana Bölge İdare Mahkemesi'ne yaptığı itirazın reddedilmesinin ardından görevi bırakmasıyla Büyükşehir Belediye Meclisi'nin feshi ve ilçe belediye başkanlarının başkanlıklarının düşürülmesi için Adana Bölge İdare Mahkemesi'ne başvuruda bulundu. İlk olarak Adana Valiliği'ne dilekçe veren Mızrak, valiliğin konuyu İçişleri Bakanlığı'na iletmek yerine feshi gereken meclise seçim tarihi verdiğini iddia ederek, valilikten de şikayetçi oldu.

Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 13 Nisan 2010 gün ve 46 sayılı kararının, 5216 sayılı kanunun 17/2. maddesi ile ilçe belediye başkanlarının büyükşehir belediye başkan vekili olamayacaklarının hükme bağlandığını hatırlatan Mızrak, meclisin doğal üyesi olan ilçe belediye başkanının büyükşehir belediye başkan vekili seçilmesine ilişkin dava konusu kararda hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığından dolayı, Adana 2. İdare Mahkemesi ve Adana Bölge İdare Mahkemesi'nin kararlarıyla karara bağlandığını ifade
etti. Meclisin kanunun tanıdığı süre olan 1 Nisan- 15 Nisan 2010 tarihleri arasında yasal yeterliliğe sahip bir belediye başkan vekili seçmediğinden 5393 sayılı kanunun 45. maddesinin son fıkrasına aykırı davranıldığını ve aynı kanuna göre belediye meclisinin ikinci bir kez belediye başkan vekili seçimini tekrarlama yetkisi bulunmadığını kaydeden Mızrak, Büyükşehir Belediye Meclisi'nin feshine ilişkin hükümlerin uygulanmasını istedi. 5216 sayılı yasanın 19. maddesine göre ilçe belediye başkanlarının da
Büyükşehir Belediye Meclisi'nin feshine neden olan eylem ve işlemlere katıldıkları için ve meclisin doğal üyesi olduklarından ötürü başkanlıklarının düşürülmesi gerektiğini iddia eden Mızrak, yargı sürecinin ortaya koyduğu tavrı haklı çıkaracağını savundu. Mızrak, feshi gerektiren şartların olgunlaşmasının ardından Çelikcan'ın ve Büyükşehir Belediye Meclisi'nin aldığı her kararın, yaptığı her işlemin yok hükmünde olacağını öne sürerek, bu işlemlerin cezai yaptırım gerektireceğini ifade etti. Mızrak, "İdare
mahkemelerinin yürütmeyi durdurma kararları adli yargının ihtiyati tedbir kararıyla eşdeğerdedir" dedi.
Mızrak, açıklamanın ardından dilekçesini Nöbetçi İdare Mahkemesi Başkanlığı'na teslim etti.