AK Parti Ardahan Milletvekili Adayları Göle'de Partililerle Buluştu

Başkan Faruk Köksoy burada yaptığı konuşmada, “Sizler sağduyuyu her zaman gösterdiniz sizleri saygıyla selamlıyorum öncelikle, Yapacağınız katkılar, sonuç almaya, Ardahan’ı Göle’yi tüm ilçeleri en üst noktaya taşımaya büyük etkiniz olacaktır. Dünyayla, Türkiye’nin gelişmiş bölgeleriyle yarışacak duruma geliriz. İnşallah iki Vekilimizi Meclise gönderirsek Ardahan’ı en iyi şekilde temsil edeceğine inanıyorum tüm samimiyetimle.” dedi.

İl Başkanı Yusuf Demirci ise, “ Şuan mevsim itibariyle bahar dönemini yaşıyoruz. O dönem gerek siyaseten gerekse iklimsel olarak huzurun ve kardeşliğin bolluğun ve bereketin yılı olsun inşallah diyoruz . İçinizde bilenler vardır belki bizler Ardahan da baharın gelişiyle bağlantılı olarak hava ne kadar pırıl pırıl olursa olsun ortam ne kadar güzel olursa olsun güneş ne kadar içimizi ve sırtımızı ısıtırsa ısıtsın bizler döner Ardahan ovasına bakarız. Eğer Göle’nin dağlarından verimli ovalarından su sökülüp akın akın Ardahan’ın ovalarını doldurmuş göl haline getirmişse bizler o zaman inanırız Ardahan’a, bahar gelmiştir. Şimdi siyaseten soruyorum 7.Haziran 2015 günüde Göle’den kopup gelen sel Ardahan’ımızı, Orhan hocamıza, Yunus kardeşimize yüksek oylarla, Sandıkları patlatarak birlikte Meclise göndermeye varmısınız bende diyorum ki, Allah yar ve yardımcımız ola yolumuz açık gazamız mübarek ola birliğimiz beraberliğimiz daim ola seçimden Memleketimize hayır ola, yürüyüşümüze zaferimize 2-0’a merhaba” dedi.

Milletvekili adayı Yunus Baydar: “Biz 2011 seçimlerinden önce Ardahan da şunu demiştik . Ardahan da bir değişim gerekiyor, zihniyet değişimi gerekiyor . İnsanları artık canım cicim diyerek veyahut ta insanları avutarak siyaset yapılmıyor . Bizim toplumumuzun , insanlarımızın , temel beklentisi hizmet . Özellikle 10 yıllarını kaybetmiş bir Memleket bu hizmeti Ak Partiyle alacağına emindik . Değerli kardeşlerim bizler bu 5 yıllık görev süresi içerisinde 4 defa seçim yaşadık , bu seçimlerin hepsinde görev birinci çıkmıştır, özellikle kendi İlçesinde birinci çıkmıştır , arkasındaki bütün Partilere çok ciddi fark atmıştır . İl Başkanlığı görevini yürütürken Ardahan’ımızın merkezle birlikte 6 İlçesi var , bazı İlçelerden eleştiri alıyorduk . Orhan Bey Göle’ye biraz daha ehemmiyet veriyor , bir kısım bazı yatırımlar Gölede fazlasıyla yapılıyor anlamında . Ama siz bundan emin olabilirsiniz . Göle’nin hangi İlçemizin hangi konuda yatırıma ihtiyacı varsa bu yapılmalıdır . Biz bugün Ak Partide siyaset yaparken diğer Partilerin sizin karşınızda hangi felsefelerle siyaset yaptığını görüyoruz . Ve bizim bu Partilerle siyaset yapmamamızın tek nedeni bizim olaya tamamen insan temeliyle yaklaşmamızdır . Orhan Atalay Yunus Baydar bu birlik bu beraberlik inşallah başta görevim güçlü desteğin ferasetiyle devamında Ardahan’ımızın diğer İlçelerimizin sağduyusuyla 7 Haziranda çok ciddi bir şekilde sandığa sirayet edecek . Bizim temel amacımız şu değerli Hemşerilerim , makam , mevki sahibi olmak değil biz adaylık sürecinde de adaylık açıklandıktan sonrada bazı konuşmalarda bulunduk . Birileri Ardahan’ı Milletvekilliğinden emekli olacağı bir kapı olarak görüyor . Ama ben inanıyorum ki Ardahanlı , Göleli bütün kardeşlerimiz buna 7 Haziranda en büyük cevabı en büyük tokadı atacaktır . Benim sizden özellikle istirhamım bizler belki siyasette Milletvekili oluruz , olmayız ama inancımız her şeyin üstünde , biz bu davaya inanmışız Sayın Tayyip Erdoğan’ın açtığı bu yol üzerine biz bu yolu bu yürüyüşü yapıyoruz . Özellikle Ardahan’ın muhalefete hiçbir şekilde lüksü yok” dedi.

Milletvekili adayı prof. Dr. Orhan Atalay ise konuşmasında, “Değerli kardeşlerim 4 yıllık bir Milletvekilliği yaptım Milletvekiliniz olarak 4 yıl sonra tekrar karşınızdayım . Aynı zamanda hesap vermeye de geldim aynı zamanda . Çünkü 4 yıl önce ben yanı başımızdaki karargahımızda size şunu bunu getireceğim diye uçuk vaatlerde bulundum siyasetin itibarını ayaklar altına alan siyaseti ucuzlatan siyasetçiyi itibarsız kılan uçuk vaatlerde bulunmayacağım . Bu Memleketin kardeşliğine , özgürlüğüne , barışına , her türlü riski alarak inandığımı düşündüğümü yüksek sesle ilgili makamlarda dile getirdim . Hamdolsun itirazlarımız karşılık buldu ve bugün Türkiye bir barış adasına dönüşmüş . Ak Partiye hamdolsun her bir seçimi bir çıta yükselterek başarıya ulaştırdı 10. Seçime doğru gidiyoruz 10 yıldır halk desteğini bizden esirgememekte . 2002 öncesi bir Türkiye dönün 2002 öncesine dair birkaç hatırlama yapalım .2002 öncesi Türkiye yaşanılacak bir Türkiye değildi faili meçhul cinayetlerden tutun asit kuyularına kadar köy boşaltmalardan tutun buradan Erzurum a kadar dahil onlarca aramalara kadar . Herkesin canından malından korktuğu bir Ülkeydi , fakirlik hat safhadaydı 1999’da Sakarya Depremi olmasaydı memurunun dahi maaşını ödeyemeyecek kadar yoksun bir ülkeydi Hastanelerden tutun daracık yollara kadar , televizyonları açtığınızda haberlerin birinci konusu trafik kazalarıydı , her gün onlarca can o daracık yollarda toprağa gömülüyordu . Elinizi nereye atarsanız atın orası elinizde kalıyordu . Şimdi 13 yıl sonrasını biraz düşünelim . Sağlık hizmetlerinden ulaşıma kadar , eğitimden güvenliğe kadar, yeryüzünde tıpkı gökyüzündeki bir güneş gibi herkesin kendisine baktığı ışığı ve ısıyı kendisinden aldığı bir Ülke haline geldik Hamdolsun . Nereye bakarsanız kısır bir hayat görürdünüz insanın içini okşayacak bir havayı teneffüs etme imkanı kalmamıştı . Ak Partinin iktidarı gelişiyle birlikte bu Ülkenin tarihinde yeni bir çağ açıldı . Fatih’in İstanbul’u fethetmesi nasıl yeni bir çağın ilk adımı olmuş ise Ak Partinin iktidara gelişi de o topraklarda yeni bir çağın kapısını aralamıştır . Biz yeni Türkiye’yi ihya ve imar ediyoruz . Bu toprakları bizlere bırakmış olan ecdat bu topraklarda insanca yaşayalım diye onurumuzla yaşayalım diye bu topraklardan aziz canlarını tertemiz kanlarını esirgemediler . Onlar nasıl kanlarını esirgemediyse bizlerde alın terlerimizi esirgemeyeceğiz . Bizim bu toprakları alın terlerimizle ıslatmamız gerekir işte 13 yıldır alın terimizi dökerek bu toprakları ıslatıyoruz . En büyük yardımı ve desteği sizden aldık sizin güveninize layık olduk bize inandınız bize güvendiniz yürüyün dediniz biz yürüdük sizde arkamızdan yürüdünüz . Darbeler oldu bizimle beraber oldunuz , kumpaslar kuruldu bizimle beraber oldunuz , Gezi Parkı eylemleri oldu bizimle beraber oldunuz , 17-25 Aralık paralel ihtilal oldu bu Halk sokaklara döküldü biz Tayyip Erdoğan’ı vermeyiz dediniz . Ya İsrail sevinecek kurtulduk diye sevinip bayram edecekler yada Gazzeliler sevinecek , ,Somalili fukaralar sevinecek , Suriyeli mülteciler sevinecek Anadolu sevinecek , Göleliler sevinecek . Sizler kimin sevinmesini istiyorsanız kararınızı ona göre vereceksiniz . Maksatları bu Ülkeyi tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi Sevr ve Mondros da olduğu gibi kendi isteklerini bize dayattırmak bize kabul ettirmek bize diz çöktürmektir . Ama bilsinler ki 2023 e doğru hızla giden Türkiye artık diz çökecek bir Türkiye değildir . IMF’nin memurları karşısında dizleri tir tir titreyen bir Başbakan bir Cumhurbaşkanı yok . Somali’ye gitmeyeceksin diye Afrika’ya gitmeyeceksin diye Cumhurbaşkanının kalacağı oteli havaya uçuranlar 7 Haziranı dört gözle bekliyorlar.” Diye konuştu.