'1. Dünya Sulama Formu Mardin’de Başladı

Mardin Artuklu Üniversitesi konferans salonunda Dinler ve Diller korosunun 6 dilde söylediği Türkçe, Kürtçe, Süryanice, Arapça, Ermenice ve Yezidice şarkı ve ilahi konseri ile aralarında yabancı konukların bulunduğu katılımcıları coşturdu. Forumun ana teması 'Değişen Dünya’da Sulama ve Drenaj: Küresel Gıda Güvenliği Sorunları ve Fırsatları' olarak belirlendi. Uluslararası Sulama ve Drenaj Komisyonu (ICID) ile birlikte gerçekleştirilecek olan forum süresince, tematik oturumlar, yuvarlak masa ve panel oturumları, uluslararası çalıştaylar, paydaşlar, hükümetler, sivil toplum örgütleri, özel sektör, uluslararası kuruluşlar ve birleşmiş milletler örgütünün alt birimleri tarafından organize edilecek özel oturumlar gerçekleştirilecek. Foruma İçişleri Bakanı Muammer Güler, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Mardin Valisi Ahmet Cengiz, Belediye Başkanı Beşir Ayanoğlu, AK Parti Mardin Milletvekilleri Gönül Şahkullubey, Abdurrahim Akdağ, ICID Başkanı Dr. Gao Zhanyi, Dünya Su konseyi Başkan Yardımcısı, Prof. Dr Doğan Altınbilek, KKTC Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı, Devlet ve Su İşleri Genel Müdürü Akif Ozkaldı ile dünyanın değişik ülkelerinde katılan bakanlar akademisyenler toplam 800 kişi katıldı.

"900 MİLYON İNSAN KRONİK OLARAK YETERSİZ BESLENME PROBLEMİ İLE KARŞI KARŞIYA KALDI"
Su Forumu açılış konuşmasını yapan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, dünyada bugün itibariyle sekiz kişiden birinin, yani 900 milyon insanın kronik olarak yetersiz beslenme problemi ile karşı karşıya kaldığını söyledi.

Bütün dünyada kullanılan içme suyunun yüzde 70’inin sulamada kullanıldığını ifade eden Bakan Eroğlu, Dünya Sulama Forumu’nda suyun geniş bir yelpazede tartışılmasına ve günümüzde yaşanan ve potansiyel su sıkıntılarına çare üretmeye ihtiyacın olduğunu aktardı. Bakan Eroğlu, "Dünya nüfusu ve şehirleşme oranına paralel olarak günümüz Dünyasında su ile alakalı sıkıntılar hızlı bir şekilde artmaktadır. Bu problemlere acilen çözüm bulunması gerekmektedir. Geleceğe doğru yol alırken günlük olarak daha fazla gıda ve ürüne ihtiyacımız olacaktır. Giderek azalan mevcut su kaynakları dikkate alındığında bu gıda güvenliği konusu kendisini daha fazla hissettirecektir. Bir yandan daha az su kullanırken ziraatı da geliştirmenin yollarını bulmamız gerekiyor. Dünya Sulama Forumu, bize bu ikilemden çıkma yollarını tartışma fırsatı sunmaktadır" dedi.

Su kaynaklarının, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin muhtemel tesirleri yönünden en riskli alanlardan biri olduğuna dikkat çeken Bakan Eroğlu, "Bilindiği üzere insan ve diğer bütün canlılar ile ekosistem için büyük önem arz eden su kaynaklarının miktarı ile kalitesinin korunması ve sürdürülebilirliklerinin sağlanması hayati önem arz etmektedir. Şu halde iyi bir su yönetimi, su kaynaklarının insan ve diğer bütün canlılar için adil ve akıllıca tahsis edilmesi temel ilkesine dayanmalıdır. Biz, ülkemizin su kaynaklarını bu temelden hareketle değerlendirme gayretindeyiz. Çünkü yağış dağılımı düzensiz olan Türkiye, su zengini bir ülke değildir. Aksine, gerekli tedbirler alınmadığı ve su kaynaklarının geliştirilmesine yönelik yatırımlara öncelik verilmediği takdirde yakın gelecekte su problemleri yaşamaya aday bir ülke olabilir" şeklinde konuştu.

"BİN 414 TESİS TAMAMLADIK"
Konuşmasında su kaynakları için alınması gereken tedbirleri sıralayan Bakan Eroğlu, şöyle devam etti:
"Ülkemizde bir damla suyun bile heba edilmemesi adına çalışmalar sürdürmekteyiz. Su yapıları inşa ederek boşa akan sularımızı değerlendiriyor, su israfını önleyici tedbirleri hayata geçiriyor ve su tasarrufu konusunda gerekli dikkati gösteriyoruz. Ülkemizin içinde bulunduğu coğrafya ve iklim şartları baraj ve HES yapmamızı, sulama tesisleri ve içme suyu projelerini hayata geçirmemizi zorunlu kılmaktadır. Baraj, gölet ve hidroelektrik santral gibi su kaynakları arzını arttırıcı çalışmalar yapıyoruz, sulamada modern sulama tekniklerini hayata geçiriyoruz. Vatandaşımızın su kullanma şuurunu arttırmak gayesiyle tanıtım çalışmaları yürütüyoruz. Cumhuriyet Tarihimizin En Büyük Sulama Yatırımlarını Gerçekleştirdik Cumhuriyet tarihimizin en büyük sulama yatırımlarını gerçekleştirdik ve bugüne kadar su alanında bin 414 tesis tamamladık. 24 Eylül itibariyle bin 414 tesis; 232 adet büyük baraj, 30 adet gölet, 239 adet sulama tesisi, 62 adet içme suyu temini tesisi, 818 adet taşkın koruma tesisi, 33 adet ulaşım ve sosyal maksatlı projelerden oluşmaktadır. Son 10,5 yılda 18 milyon dekar araziyi suya kavuşturduk. Hidroelektrik Santrallerin katkısını 44 milyar kWh 77 milyar kWh’ye yükselttik. 34 milyon kişiye yılda ilave 2,07 milyar metreküp içme suyu temin ettik, Yaklaşık 2 milyon 250 bin dekar arazi ile birçok yerleşim yerini taşkınlardan koruduk.”

"59 YILDA TAMAMLANAN GÖLETLERİN 2 KATINDAN FAZLASINI BİN GÜNDE TAMAMLAYACAĞIZ"
Su kaynaklarının büyük bölümünün kullanıldığı zirai sulama projelerinde, iptidai sulama sistemlerini hızla terk ederek, kapalı sulama sistemlerine geçildiğini ifade eden Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "2003 yılından önce tarım arazilerimizin sadece yüzde 6’sı borulu sistemle sulanmaktaydı. Bugün bu rakam yüzde 17’ye yükselmiştir. 2014 yılına kadar ihale edilmesi planlanan işlerde ise borulu sistemin kullanılma oranı yüzde 99’a ulaşmaktadır. Büyük sulama projeleri dışında kalan arazilerin sulanması maksadıyla 2012 yılında muhteşem GÖL-SU (1000 Günde 1000 Gölet ve Sulama Projesi) Projesi'ni uygulamaya koyduk. 59 yılda tamamlanan göletlerin 2 katından fazlasını bin günde tamamlayacağız. Söz konusu Proje ile1 milyar 60 milyon m3 depolama sağlanacaktır. 4 milyon 200 bin dekar alanda sulama yapılacaktır. 300 bin kişiye istihdam imkanı sağlanacaktır. 7 milyar 200 milyon liraya mal edilecek olan bütün göletler tamamlandığında yılda 900 milyon lira gelir artışı sağlanacaktır. 1000 Günde 1000 Gölet ve Sulama Projesini 2014 yılı sonunda tamamlamayı hedefliyoruz. Proje çerçevesinde tamamlanan: 220 adet inşaat safhasında, 499 adet proje safhasında: 354 adet içmesuyu temini 81 ilimiz için İçmesuyu eylem planı hazırladık. 2003-2013 yılları arasında işletmeye aldığımız 62 adet proje ile yaklaşık 34 milyon kişiye yılda ilave 2,07 milyar metreküp içmesuyu sağladık. 36 adet projenin inşaatları devam etmektedir. Bu projeler tamamlandığımızda yaklaşık olarak 18 milyon kişiye daha ilave içmesuyu sağlanmış olacaktır" şeklinde konuştu.

"SU İÇİN İSTANBUL’DA İKİ KITAYI BİRLEŞTİRDİK"
Konuşmasında İstanbul’daki Melen Projesi'nden de bahseden Bakan Eroğlu, "Melen projesi dahilindeki dünyada iki kıtayı birbirine bağlayan ilk ve tek uzun sualtı tüneli olan Boğaziçi Tüneli ile Asya ve Avrupa’yı denizin 135 metre altından birleştirdik. Melen ve Yeşilçay Projeleri ile İstanbul’un 2071 yılına kadarki içmesuyu ihtiyacı karşılanacaktır. Dünya’da bir ilk KKTC Su Temini Projesi asrın projesi ile 106 kilometre uzunluğundaki isale hattı ile yavru vatana yılda 75 milyon metreküp su iletilecektir. Dünyada ilk defa uygulanacak proje ile boru hattı deniz yüzeyinden 250 metre derinlikte askıda geçecektir. Projeyi 2014 yılında tamamlamayı hedefliyoruz. Su Yönetimindeki Tecrübelerimizi İhtiyacı Olan Ülkelerle paylaşmaya hazırız. Türkiye Cumhuriyeti olarak sahip olduğumuz köklü medeniyeti, suyun yönetimindeki tecrübe ile birleştirerek Afrika’daki kardeşlerimize yeterli ve temiz suyu ulaştırmayı kendimize vazife edindik. Dünyanın her yerine olduğu gibi Afrika’ya yardım elimizi uzattık. Afrika'da susuzluktan kavrulan ülkelerin su ihtiyacını karşıladık" ifadelerini kullandı.

"AFRİKA'YA 1 MİLYON 300 BİN İNSANI SUYA KAVUŞTURDUK"
Suyu, istikrar ve kardeşlik için bir barış vesilesi olarak gördüklerini, Somali, Burkina Faso, Nijer, Sudan, Cibuti ve Etiyopya’da açtıkları içme suyu maksatlı kuyularla toplam 1 milyon 300 bin kişiye su temin ettiklerini anlatan Bakan Eroğlu, "Su temin çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ayrıca DSİ Genel Müdürlüğümüz ile Uluslararası Büyük Barajlar Komisyonu (ICOLD) arasında imzalanan bir protokol çerçevesinde; 2006-2008 yıllarını kapsayan üç yıllık dönemde çeşitli Afrika ülkelerinden gelen su uzmanlarına Türkiye’de eğitim verdik. Birinci Dünya Sulama Forumu’nun teması Değişen Dünyada Sulama ve Drenaj: Küresel Gıda Güvenliği Sorunları ve Fırsatlarıdır. Sulamanın ve drenajın politik konularını Bakanlar ve üst düzey bürokratlarla bir arada görüşeceğiz. Bu vesileyle Birinci Dünya Sulama Forumu’nun hazırlanmasında emeği geçen herkesi kutluyor, bütün iştirakçilere katkılarından dolayı şimdiden teşekkür ediyorum. Gayemiz gelecek nesillere yaşanabilir bir Dünya bırakmak. Bu gayeye hizmet için her alanda yapılacak çalışmaların başarıya ulaşmasını temenni ediyoruz" dedi

İçişleri Bakanı Muammer Güler ise, su forumunun Mardin’de düzenleniyor olmasından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’na teşekkür etti. Bakan Güler, Mardin’in medeniyetler ittifakının önemli model kentlerinden biri olduğuna dikkat çekerek, "Umut ediyorum ki Mardin’de düzenlenen bu toplantı vesilesiyle ilimize gelen misafirlerimiz çok güzel vakit geçirecekler. Mardin’in bu tarihi yönüyle tanıma imkanı bulacaklardır. Her şeye hayat veren sudur. Su tüm canlılar için en önemli kaynaklardandır. Ancak son zamanlarda artan nüfus ve bunun sonucu olarak artan su talebi küresel bir su krizinde gündeme getirecektir. Ben işin bu yönü konferansa katılan değerli bilim adamlarımıza ve foruma katılan değerli delegelere bırakıyorum. Ancak şunu da ifade etmek durumdayım. Ülkemize baktığımızda yurdumuzun su kaynakları bölgede önemli bir potansiyel görülmesine rağmen su zengini sayılabilecek bir nitelik maalesef taşıyamamaktadır. Aksine gerekli önlemler alınmadığı takdirde bütün dünyada olduğu gibi yakın gelecekte su sorunları yaşamaya aday bir ülkeyiz" diye konuştu

Daha sonra kürsüye ICID Başkanı Dr. Gao Zhanyi, Dünya Su konseyi Başkan Yardımcısı, Prof. Dr Doğan Altınbilek, KKTC Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı, Devlet ve Su İşleri Genel Müdürü Akif Ozkaldı, dünyadaki su kaynaklarının daha verimli kullanılması ve yeni imkanların oluşturulmasına yönelik olarak hazırladıkları konuşmaları katılımcılarla paylaştı.