10. Türkçe Olimpiyatları Antalya Etkinliği

Akdeniz Üniversitesi Stadyumu'nda gerçekleştirilen 10. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları Antalya programını Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Antalya Valisi Ahmet Altıparmak, AK Parti Antalya Milletvekilleri Mevlüt Çavuşoğlu, Menderes Türel, Gökçen Özdoğan Enç, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, AÜ Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Ak Parti Antalya İl Başkanı Mustafa Köse ile yaklaşık 35 bin Antalyalı takip etti.

Etkinlikte 21 farklı ülkeden 73 çocuk yer aldı. Sunuculuğunu İlker Gültekin ile Mozambikli Shakira Issofo'nun yaptığı gecede Türkçe sevdalısı çocuklar 17'si şarkı, 3'ü folklor gösterisi, 2'si şiir dinletisi olmak üzere toplam 22 kez sahneye çıktı.

Programda konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, "Dilimizin barış elçisi güzel çocuklarımız, Akdeniz Üniversitesi ve Antalya'ya hoş geldiniz, şeref verdiniz" dedi.

Bugün Antalya'nın tarihinde çok özel bir günlerden birinin yaşandığını ifade eden Rektör Kurtcephe, "Dünyanın her yerinden bizim gönlümüzü şenlendirmek üzere buraya gelen gencecik rengi, teni farklı olan bizim dilimizi konuşan, bizim kültürümüzün aktarıcısı olan güzel Türkçemizi sahiplenen ve bizimle ilgili her türlü bilgiye sahip bir sürü gönlü aramızda görmenin mutluluğunu yaşıyoruz" diye konuştu.

Antalya Valisi Ahmet Altıparmak, muhteşem bir gece ve yoğunluk yaşadıklarını vurguladı. "Çocuklar bizi kalbimizden vurdu diyen" Vali Altıparmak, "Bu çocuklar, bizim unutmaya yüz tuttuğumuz değerleri bizler hatırlattı" ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise, muhteşem bir gece yaşandığını belirterek, sahneye çıkan bütün çocukların katılımcıları duygulandırdığını söyledi.

Çocukların son dönemde Türkiye'de unutulmaya yüz tutmuş eserlerini tekrar gündeme getirdiklerini ifade eden Bozdağ, "Herkese ve herkese önemli mesajları var bu gecede. Farklı dil, kültür, renklerin nasıl bir arada muhteşem bir birlik, güzellik, iyilik oluşturduğunu gördük" dedi.

Türk okullarının bugün dünyada 135 ülkede bulunduğunu dile getiren Bozdağ, "Bu okullar ile Türkiye ile o ülkeler arasında bir dil köprüsü kuruldu. O köprülerin üzerinden sevgiler, saygı, medeniyet, iyilikler gelip gidiyor. Ben o güzel köprüleri kuran, uzakları yakın eden, görünür görünmez bütün kahramanlara teşekkür ediyorum. Dünyanın aradığı güzel fotoğraf burada var. Barışı aranıyorsa, huzuru arıyorlarsa, herkesin birbirini sevdiği bir dünya aranıyorsa yapılması gereken belli. Dilleri renkleri vuruşturmak değil onları tanıştırmak kaynaştırmaktır yapılması gereken. İşte bugün bu kaynaştırmanın, tanıştırmanın tablosunu hep beraber görüyoruz" diye konuştu.

Bozdağ şöyle devam etti: "Bu başarı aşkla, sevdayla ölmeye gidenlerin eseridir. Onun için bu eserde emeği geçen bütün öğretmenleri ter aktan herkesi gönülden kutluyorum. Yurt dışı seyahatlerimde Türk okullarına gidiyorum. Güvenliğin olmadığı yerlerde çok rahat şekilde hizmet eden insanlar gördüm. O kadar zor yerde, o kadar büyük işler yapıyorlar ki, bu işler para ile olmaz, bu işler ve imkanla olmaz, bu işler 'hadi aslanım' demekle olmaz. Bu işlerle ölmeye gidenlerle, aşkla, sevdayla olur. Başarı da bugün burada sergilenen muhteşem tablo gibi olur. Bu aşkınız bu sevdanız hiç ama hiç ölmesin. Bu aşk ateşi 135 ülkeyi aydınlattığı gibi dünyanın bir çok yerini aydınlattığında sevgi, saygı, barış ve huzur her yerde hakim olacak. Çünkü aşkın olduğu yerde başka şeyler vücut bulamaz. Bu aşkın peşinde koşanlara tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Ama daha önemlisi yıllar önce olimpiyatlar için 'Gün gelecek bu olimpiyatları o yaptığınız yerler, kapalı salonlar, stadyumlarda dar gelecek' diyerek ufuk çizen vizyon ortaya koyan, muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi'nindir. O zaman belki 'olur mu böyle işler' deniyordu. İlki başladığında 17 ülkedeydi. Yurt dışında okullar açılmak istendiğinde, neler oldu, neler herkes bilir. Türkiye'de neler yapılmak istendi herkes görür. Onun için ben bu okullara husumet beslemeyi ibadet sayanlara bir kez daha diyorum: Elinizi vicdanınıza koyun; şu tabloya esere bir bakın. Bu eseri yaratanlara husumet besleme sizin vicdanınız izin verir mi? Eğer kara vicdan değilse izin vermez. Sadece dua etmek alkış vurmak destek vermek ister insan. Ben onu görüyorum, onun için de değerli dostlar, bu ateşi yakan, bu yolu açan, bu fikri veren ve bu yolda yürüyenlere destek olan her türlü katkıyı sunan muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi'ye de Antalya'dan gönül dolusu selamlar saygılar gönderiyorum. Türkçemizi dünyaya tanıtan kadrolar yetiştirdiği için. Bugün dünya Türkçe konuşuyor. Bu okullar Türkiye'nin gururdur, şanıdır, bizim gönüllü büyük elçilerimizdir." Gecenin açılışı Tacikistanlı Alişar'ın 'Yanıyor Yüreğim' şarkısı ile yapıldı. Azerbaycanlı Subihi'nin, Barış Manço'nun 'Dağlar Dağlar' parçasını seslendirmesi, izleyenlerden uzun süre alkış aldı. Endonezya ve Güney Afrikalı çocukların Akdeniz yöresine ait halk oyunları gösterisi büyük beğeni topladı. Yine Endonezya'dan Rahmi Emelya'nın seslendirdiği 'İkimiz Bir Fidanız' parçası katılımcılara duygusal anlar yaşattı.

Geçen yılki yarışmanın ikincisi Bosna Hersekli Şeyla'nın Sertap Erener'in 'Lal' şarkısını seslendirdi. Azerbaycan'lı Gaffar'ın bağlamasıyla Neşet Ertaş'ın 'Zahidem' türküsünü seslendirmesi izleyicilerden büyük alkış aldı. Yine Endonezyalı çocukların sergiledikler yerel oyunları ise izleyenleri eğlenceli dakikalar yaşattı.

Gecenin düzenlenmesine emeği geçenlere Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ tarafından plaket verildi.

Gece çocukların ve protokolün katılımıyla seslendirilen' Yeni Bir Dünya' şarkısı eşliğinde son buldu .