12 Kasım Düzce Depreminin Yıl Dönümü

Vali Yılmaz 12 Kasım Düzce Depreminin Yıldönümü nedeniyle yayınladığı mesajında şunları aktardı, “İlimiz 17 Ağustos 1999’da ve 12 Kasım 1999’da meydana gelen depremlerle en büyük felaketlerden birini yaşamıştır. 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen ve başta Gölyaka İlçemiz olmak üzere tüm İlimizi etkileyen 7.4 şiddetindeki Doğu Marmara depreminde Düzce’de 270 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Bin 157 vatandaşımız da yaralanmıştır. Henüz 17 Ağustos 1999 depremin yaraları sarılamadan 12 Kasım 1999 tarihinde meydana gelen 7.2 şiddetindeki Düzce depreminde de 710 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Ayrıca 2 bin 679 vatandaşımız da yaralanmıştır. Her iki depremin İlimizde meydana getirdiği can kaybının toplam bilançosu 980 ölü, 3 bin 836 yaralıdır. Büyük can kaybına, maddi ve manevi yıkıma yol açan depremin etkilerinin uzun yıllar sürdüğünü biliyorum. İlimiz aktif bir deprem kuşağı üzerinde 1. derecede tehlikeli deprem bölgesindedir. Kuzey Anadolu Fay Sistemi içerisinde yer alıp depremselliği oldukça yüksek bir bölgedir. Bu gerçeği göz önünde tutarak, yasal, idari ve uygulamaya dönük kararları ve tedbirleri almak devlet ve toplumun önümüzdeki süreçteki en büyük sorumluluğudur.” Vali Yılmaz acıların hale taze olduğunu belirterek, “Aradan yıllar geçse de acıların hala taze olduğunu, kaybedilenlerin hiçbir zaman unutulmadığını unutulmayacağını bundan sonra devlet ve toplum olarak her fırsatta ifade ettiğim gibi hep birlikte beraberce, sivil toplum kuruluşlarının gayretleri bireylerimizin bilinçlenmesi son derece önem arz etmektedir. Herkesin, geçmişteki acı tecrübeleri unutmadan, üzerine düşeni yerine getireceğinden eminim en büyük sorumluluğumuz, yaşanan bu felaketlerden ders çıkarmaktır. Depreme karşı hazırlıklı bir toplum haline gelebilmek için daha hızlı hareket edilmesi zorunludur. Hazırlanan Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı'nın bu bakımdan önemli bir belge olduğunu belirtmek isterim. Hepimizin bildiği gibi niteliksiz yapılaşmanın en vahim sonuçlarını depremlerde yaşadık. Zaman afetler oluşmadan önce gerekli tedbirlerin alınması zamanıdır. 6306 Sayılı Afet Riskli Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun tam da bu amaca hizmet etmektedir. İlimizde 12 Kasım 1999 depremi sonrası onarım ve güçlendirmeleri tamamlanmayan riskli yapılar bu kanun kapsamında değerlendirilecektir. Bu kanun en başta canımızı, malımızı koruyan, Can ve mal kaybını önleyen, Sağlıklı ve güvenli kentler oluşturmaya yönelik çok önemli devrim niteliğinde bir düzenlemedir” dedi.

Depreme dayanıklı yapıların imal edilmesi gerektiğinin altını çizen Vali Adnan Yılmaz, “Deprem her an olabilir. Kayıp vermemenin can vermemenin anahtarı, depreme dayanıklı yapıların imal edilmesidir. Deprem öldürmez bina öldürür sözünü asla unutmayalım. Afetler sonrası yara sarmak değil, afetler oluşmadan önce gerekli önleyici tedbirlerin alınması büyük önem arz etmektedir Can kayıpları, imar planına aykırı kaçak ve ruhsatsız yapılardan kaynaklanmaktadır. Riskli yapılardan biran önce kurtulmamız gerekiyor. Bir an önce bu riskli yapıları tespit etmemiz ve zaman geçirmeksizin bu yapılardan kurtulmamız gerekir. Bu bilinçle el ele, işbirliği, gönül birliği özellikle adeta bir seferberlik anlayışı içerisinde hepimizin, tüm tarafların sorumluluğu bulunmaktadır. Toplumsal zihniyetin dönüşümünün sağlanması içinde farkındalığın, duyarlılığın oluşturulması ve uygulamanın kararlılıkla biran önce hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır. 6306 sayılı Afet Riskli Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile yaşanabilirlikten uzak, köhnemiş, can ve mal emniyeti bakımından riskli ve görüntü itibarı ile de çirkin olan yapılaşmalar ortadan kaldırılabilecek, estetik yapılar elde edilecektir. Halkın daha sıhhatli ve emniyetli şartlar altında ikametleri temin edilecektir, can ve mal kayıpları büyük ölçüde azaltılacaktır, şehirlerimizin daha düzenli hale gelmesi sağlanacaktır. Kentsel dönüşüm, sadece riskli yapıların revizyonu değil, standartları yüksek kentler oluşturmayı da hedeflemektedir. Güzel İlimizin, bir daha böyle felaketlerle karşılaşmamasını temenni ediyorum. Depremde hayatını kaybedenleri rahmetle anıyor, yakınlarına bir kez daha başsağlığı ve sabırlar diliyor, acılarını paylaşıyorum” dedi.