12. Uluslararası Sapanca Şiir Akşamları Başladı

12. Uluslararası Sapanca Şiir Akşamları düzenlenen “Türk Şiirinin Geleceği” paneli ile başladı.

Sapanca Kaymakamlığı ve Sapanca Belediyesi tarafından Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın (MARKA) destekleri ile düzenlenen 12. Uluslararası Sapanca Şiir Akşamları start adlı.

Naturköy’de düzenlenen panel açılışında konuşan Şair Haydar Ergülen, şiirin şuanda konuşuluyor olmasının şiirin, gelecek olduğunu gösterdiğini söyledi.

Ergülen “Bana şiir olarak sunulan bir şeyi evet şiir olarak kabul etmek zorundayım. O zaman şöyle düşünüyorum bunu şiir olarak düşündüğüne göre şiir onun için kıymet verdiği, değer verdiği bir şey. Bu kadar beyhude bir şeye değer verdiği için bu insanı öpüp başıma koymam gerekiyor. Ve o yüzden evet şiirin kendisi bir gelecektir diye düşünüyorum. Yani şiir, şuan yazılan şey gelecektir. Bunu ben yarın diye okumuyorum sadece. Yarın diye de okuyabilirim gelecek tabi öyle bir şeydir. Yani geleceğe yönelik bir şeydir ama şiirin kendisi bir gelecektir. Şiirin şuanda konuşuluyor olması, şuanda burada olmamız benim için evet şiirin bir geleceği vardır. Şiir gelecektir, geliyor diye düşünüyorum” dedi.

Türk şiirinin yurtdışında yeterince tanıtılmadığını, Türk şiir kitaplarının ancak Arap şiirlerinin tanıtıldığı raflarda yer bulabildiğini belirten Şair Gonca Özmen ise “Dil eğitimi geleceğin şiirini düşünürken üzerinde durmamız gereken çok önemli konulardan biri. Katıldığım birçok ülkede kütüphaneleri ve kitap evlerini gezmeye çalışıyorum. Birçok kitap evinde şiir rafları tabii ki en geride, en arkada, en küçük raflar ama Türk şiiri minör bir dil fazla çevrilmiyor biliyoruz fakat Türk şiirinin temsil edildiği bir raf bile yok. Türk şiiri Arap şiiri rafının içerisinde bir iki antoloji ile temsil ediliyor. Yani bir antoloji demekte Türk şiirinin gücünü temsil etmek konusunda ne kadar yetersi hepiniz takdir edersiniz. Bir şairi bir yada iki şiiri ile anlamak kadar imkansız bir şey yokken bu manzara benim için çok üzücü. Yada orada tanıştığım genç şairlerin çoğu 30 yaşında ve o yaşta 3-4 dil biliyor. Kendi ülkesinin kendi dilinin şiirini o farklı 3-4 dile çevirebilme dil görgüsüne sahip. Ve farklı bir dil öğreniyor olmak kişiyi kendi dili ilgilide içten düşünmeyi gerekli kılıyor. Bu konularda son derece yetersiziz. Neden Türk şiirini çeviren daha fazla şair yok bu bağlamda benim için çok anlamlı” diye konuştu.

Şairler için teknoloji ve internetin gerekliliği, doğru kullanıldığında büyük bir kaynak olduğunu da belirten Özmen “Benim için teknoloji çok önemlidir. Ben teknolojiden Özellikle tezlerimle ilgili inanılmaz faydalanıyorum. Kütüphaneler maalesef çok yetersiz. Şiir yazan insanlar olarak bizler kütüphaneler içinde bir şey yapmıyoruz. Bizim birçok kütüphanemiz genç birine ne olur buraya girme diyor. Yani dışarıda o kadar eğlenceli birtakım şeyler varken o kof gölge binalarda kitapların hali son derece kötü. Bu bağlamda ben internetten şuanda Cambridge kütüphanesine girebiliyorum. Bunun gibi internet ve teknolojinin büyük olanakları var. İşte Koreli bir şairle internetten yüz yüze görüşme yapabiliyorum gibi. Yada 50 yıllık 150 yıllık şiir siteleri var bizde de denetimli iyi üretilmiş siteler olsa hakikaten internet, teknoloji bizim için büyük bir olanak. Son 10 yıldır bütün kitap fuarları artık iyi kitapları konuşuyor” dedi.

Şiirin geleceğinin masaya yatırıldığı panelde diğer şairlerde kendi düşüncelerini paylaştılar .
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile