2 Çocugunu Çuvaldizdan Kazandigi Gelir Ile Büyüttü

Mesleginin gün geçtikçe yok oldugunu belirten semerci ustasi Ahmet Özsir 12 yasindan beri semercilik ile ugrasiyor. Önceleri babasiyla çalisan ve 1996’da kendi dükkanini açan Özsir, meslegin teknolojiye yenik düstügünü kaydetti.

Kirsal kesimlerde eskiden semerciligin gözde meslek gruplarindan biri oldugunu belirten 55 yasindaki Ahmet Özsir, "12 yasinda babamin yaninda çirakliga basladim. Meslegimi babamdan ögrendim o da baska bir ustadan ögrenmis. Su anda Karacasu merkezde sadece ben varim. Ama bizim çiraklik dönemimde yanlis hatirlamiyorsam 10 tane semerci vardi. Bu rakamin fazlasi var eksigi yok. O dönemde bu is revaçtaydi, gözde bir el sanatiydi ama zamanla bitti" dedi.



Iki kizini semercilikten kazandigi gelir ile okutup meslek sahibi yaptigini kaydeden Özsir, "Iki tane kizim var. Allah’a çok sükür semercilikten kazandigim para ile bir tanesini ögretmen yaptik, digeri de saglikçi oldu atama bekliyor. Evimi de bu meslekten kazandigim para ile aldim. Altimda ayagimi yerden kesecek kadar arabam da var. Hep bu semercilikten, hep bu çuvaldizin ucundan çikan çabamiz sayesinde buralara geldik. Kizlarimin birini gelin ettim, evlendi. Simdi digeri için çabaliyorum. O da atanir ve yuvasini kurarsa sonrasinda benden mesut ve mutlu insan olmaz. Çok sükür, Allah bereket versin çolugumuzun çocugumuzun rizkini buradan temin ettik. Buradan okuttuk. Su anda buradan kazandigimiz para ile bir çocuk okutmak ve ev geçindirmek biraz zor" diye konustu.



"Oglum olsa bu isi ögretmezdim"

Erkek evladi olsa semerciligi ögretmek yerine baska bir meslek sahibi yapmaya çalisacagini belirten Özsir, "Dogrusunu söylemek gerekirse meslegimi severek yapiyorum. Ancak artik bu isten para kazanmak çok zor. Oglum olsa bu isi ögretmezdim. Ayni kizlarim gibi okutur onu da güzel bir meslek sahibi yapmaya çalisirdim. Semercilik önü açik bir meslek degil. Artik yok denecek kadar az, bir elin parmaklari geçmeyecek kadar meslek erbabi kaldik. Tek tük böyle bizi buluyorlar is geliyor. Dolayisiyla çirak da gelmiyor. Aileler de ’ustam bu isi benim çocuga da ögret’ diyerek kapimi çalmiyor" ifadelerini kullandi.

"Her is kendine göre zor"

Her meslegin kendine göre zor taraflari oldugunu sözlerine ekleyen semerci ustasi Özsir söyle devam etti; "Bir isin kolay olmaz. Her isin kendine göre bir zorlugu var. Bu isi birine anlatmaya kalksan açikçasi anlatilacak bir seyi de yok. Anlatmak ile degil el becerisi ve aliskanligi ile yapilir. Semeri yaparken hayvanin ölçüsünü almamiz gerekiyor ama su dönemde o da pek mümkün olmuyor. Artik WhatsApp üzerinden fotograflar geliyor. Ben de o fotograflara bakarak semeri hazirlayip gönderiyorum yada almaya geliyorlar. Çok sükür büyük-küçük geliyor diye herhangi bir sikayette gelmiyor. Bu sekilde meslegimizi sürdürmeye devam ediyoruz. Yilda yaptigimiz semer sayisi 10’u geçmiyor artik. Bir semerin maliyeti 300-350 TL civarinda."

"Arabalarin gitmedigi yerlerde hayvanlarimiz çok isimize yariyor"

Bozdogan’dan Kararacasu’ya atina semer yaptirmaya gelen Hüsamettin Yalçin ise arabalarin çogalmasi ile birlikte at ve esek gibi hayvanlara da ihtiyacin azaldigini ifade ederek, "Semercilik meslegini yapan ustalarimiz azaldi. Eskiden bizim ilçemizde de semerci vardi ama artik yok. Biz de atimizin semer ihtiyaci için baska ilçeye geldik. Insanlar çocuklarina artik kiymetli bakiyorlar. Meslek için çirakliga vermiyor. Mesleklerin de degerini kaybetmesi ile birlikte çirak da bulunmuyor. Bir de artik araba alim-satimi fazlasiyla çogaldi. Insanlar hayvanlara pek ihtiyaç duymaz oldu. Ama arabanin gidemedigi sadece hayvanla is yaptigimiz yerlerimiz de var. O yerlerde hayvanlarimiz bizim elimiz ayagimiz. Biz de onlara iyi bakiyoruz" dedi.