2 Mayıs Dünya Astım Günü

2 Mayıs Dünya Astım Günü

Malatya il Halk Sağlığı Müdürü Dr.Kemal Şener, "Tüm dünyada astımdan yıllık ölümlerin 250 bin kişi olduğu tahmin edilmektedir" dedi.

2 Mayıs 2012 Dünya Astım Günü nedeniyle basın açıklaması yapan Malatya il Halk Sağlığı Müdürü Dr. Kemal Şener, "Kronik bir solunum yolu hastalığı olan astımın tüm dünyada 300 milyon kadar insanı etkilediği tahmin edilmektedir. Ülkemizde ise yaklaşık her 12-13 erişkinden biri ve 7-8 çocuktan biri astım hastasıdır. Görülme sıklığı yaşam ve çevre koşullarının değişmesine bağlı olarak giderek artmaktadır. Tüm dünyada astımdan yıllık ölümlerin 250 bin kişi olduğu tahmin edilmektedir

Astım, hava yollarının daralması ile kendini gösteren ve ataklar (krizler) halinde gelen bir hastalıktır. Hastalar ataklar arasında kendilerini iyi hissederler. Astımda hava yollarında mikrobik olmayan bir iltihap vardır. Bu nedenle hava yolu duvarı şiş ve ödemlidir. Bu durum akciğerlerin uyaranlara aşırı duyarlı olmasına neden olur.

Toz, duman, koku gibi uyaranlar ile hemen öksürük, nefes darlığı ve göğüste baskı hissi gibi yakınmalar ortaya çıkar. Krizde hava yollarını saran kaslar kasılır, ödem ve şişlik artar, ilerleyen iltihapla birlikte hava yolu duvarı kalınlaşır. Hava yollarındaki salgı bezlerinden kıvamlı bir müküs (ifrazat-balgam) salınır. Tüm bunlar hava yollarını önemli ölçüde daraltır ve havanın akciğerlere girip çıkması engellenir. Bu durum; artan öksürük, nefes darlığı, hırıltı, hışıltı ile kendini göstermektedir"ifadelerini kullandı.

"Bazı risk faktörlerine sahip olunması, kişide astım görülme olasılığını arttırır. Bu faktörler, kişisel ve çevresel olabilir. Kalıtım (genetik yapı, irsiyet), cinsiyet ve şişmanlık gibi bireyin kendisine ve ailesine ait faktörlerdir. Çevremizde bulunan ve sık karşılaştığımız bazı etkenler, genetik olarak yatkın olan kişilerde astımın ortaya çıkmasında ve hastalığın ağırlığı üzerinde önemli rol oynarlar" diyen Şener, "Alerji çocuklukta daha fazla, erişkinlikte daha az olmakla beraber astıma eşlik edenayrı bir genetik durumdur. Astımlılarda ki genel duyarlılık hali, alerjiyle eşdeğer kullanılmakla beraber bu doğru değildir, bu nedenle her astımlıya alerjik inceleme yapmak gerekli değildir. Astımı olan herkesin alerjik, alerjisi olan herkesin de astımlı olması gerekmez" şeklinde açıklamada bulundu.

Şener, hangi şikayetler astımı düşündürür konusunda ise, "Öksürük; genellikle kurudur, balgamlı da olabilir, balgam genellikle beyaz renklidir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarından (nezleden) sonra 3 haftadan uzun süren öksürük, özellikle gece yoğun olan, egzersizle, gülmeyle artan öksürük astımı düşündürür. Özellikle üst solunum yolu enfeksiyonu (nezle), egzersiz ve sigara dumanına maruziyet ile tetiklenen hırıltı astımda görülebilir. Nefes darlığı; göğüste sıkışma hisside."

Şener, astım tanısı nasıl konulur konusunda şunları söyledi, "Anamnez, fizik muayene, solunum fonksiyon testleri veya basit bir cihazla (PEFmetre) solunum yollarındaki darlığın derecesi belirlenir. Alerji (duyarlılık), kan veya deri testleri ile araştırılabilir. Astım günümüzde tedavi edilebilen bir hastalıktır. Kendiliğinden düzelebildiği gibi ilaç tedavisi ile de tamamen kontrol altına alınabilir. Hekim ve hasta/aile arasındaki işbirliği ile belirtilerin tamamen kontrol altına alınması sağlanmaktadır.Bu nedenle hasta, hekimle işbirliği yapmalıdır. Tetikleyicileri tanımalı ve onlardan kaçınmalıdır. İlaçlarını düzenli kullanmalıdır" ifadelerinde bulundu .
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile