2. Uluslararası Öğrenci̇ Gençli̇k Çalıştayı Kapanış Programı
KADEM Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan Bayraktar: 'Bölgesel ve uluslararası gelişmeler bakımından son derece hassas ve çalkantılı bir dönemden geçiyoruz. Sadece bugünümüzün ve yakın geleceğimizin değil, önümüzdeki yüzyılın temellerinin atıldığı bir değişim sürecini yaşıyoruz' 'Bugün artık dünyanın hiçbir ülkesi diğer ülkelerdeki gelişmelerden kendini ayrı tutamaz. Bu dünyayı beraber paylaşıyoruz. Dünya barışına da hep birlikte katkı vermek zorundayız. 'Herkes başının çaresine baksın, ne olursa olsun' deme lüksüne sahip değiliz' 'Farklı köken, kültür ve inançlardan geliyor olabiliriz ama hepimiz insanız ve biz yaratılanı Yaradandan ötürü severiz. Ön yargılarımızı bir kenara atabildiğimiz zaman, sevgiyi, adaleti, merhameti ve ortak paydalarımızı ön planda tutabildiğimiz zaman, farklılıklarımız ancak zenginliğimiz olacaktır' 'İşte bu şuurla altı petrol, altın, elmas ve daha pek çok değerli maden kaynayan toprakların üzerindeki insanların sefalet içinde yaşadığı bir düzeni kesinlikle kabul etmiyoruz, adil bulmuyoruz ve buna karşı duruyoruz. Batıda israf edilen gıdanın Afrika'daki tüm açları doyuracak miktara ulaştığı bir düzenin sürdürülebilmesi mümkün değildir'
KADEM tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Öğrenci̇ Gençli̇k Çalıştayı'nın kapanış programında konuşan Bayraktar, çalıştayın ana temasını oluşturan, birbirini anlayan bir dünya gençliği için çıkılan bu yolda gençlerle olmaktan mutluluk duyduğunu belirterek, 'Böyle bir programda, umudun, sevginin, aydınlığın, geleceğin timsali olan siz gençlerimizle bir arada olmaktan, bu vesileyle sizleri medeniyetin ve tarih şehri İstanbul'da ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduğumu da ifade etmek istiyorum.' şeklinde konuştu.
Kadın olmalarının ve kadın sorunları ile özel olarak ilgilenmelerinin kendilerine getirdiği sorumlulukların çok büyük olduğunu dile getiren Bayraktar, 'Fakat aynı zamanda tüm insanlığı ilgilendiren başka alanlarda da bir kadın dikkati ve sorumluluğu içinde daha aktif olmamız ve toplumu bilinçlendirmemiz gerekiyor. Bu kapsamda sizler de çalıştay süresince sağlık, kültür, ekonomi, göç, istihdamda kadın, hukuk ve siyaset gibi pek çok konuyu tartıştınız, ele aldınız ve masaya yatırdınız. İnsani alanda karşı karşıya olduğumuz zorlukları, sınamaları ve bunlara nasıl çözümler bulunabileceğini hep birlikte konuştunuz.' ifadelerini kullandı.
Sümeyye Erdoğan Bayraktar, bu tür uluslararası organizasyonların farklı ülkelerin deneyimlerini öğrenmek, onlardan istifade etmek bakımından çok büyük önem arz ettiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Bölgesel ve uluslararası gelişmeler bakımından son derece hassas ve çalkantılı bir dönemden geçiyoruz. Sadece bugünümüzün ve yakın geleceğimizin değil, önümüzdeki yüzyılın temellerinin atıldığı bir değişim sürecini yaşıyoruz. Bugün artık dünyanın hiçbir ülkesi diğer ülkelerdeki gelişmelerden kendini ayrı tutamaz. Bu dünyayı beraber paylaşıyoruz. Dünya barışına da hep birlikte katkı vermek zorundayız. 'Herkes başının çaresine baksın, ne olursa olsun' deme lüksüne sahip değiliz. Bizim bir gönül, fikir insanımız var: Yunus Emre. Benzer bir bakış açısıyla o da diyor ki: 'Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim, sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz.' Dinimiz de zorlaştırma değil kolaylaştırma dinidir. İşte bizim bakış açımız da bu olmalı.'
- 'Bir yaratılanı Yaradandan ötürü severiz'
'Bizi birbirimizden uzaklaştıran ırkımız, kültürümüz, dilimiz ve inancımız değildir.' diyen Bayraktar, şöyle konuştu:
'Farklı köken, kültür ve inançlardan geliyor olabiliriz ama hepimiz insanız ve biz yaratılanı Yaradandan ötürü severiz. Ön yargılarımızı bir kenara atabildiğimiz zaman, sevgiyi, adaleti, merhameti ve ortak paydalarımızı ön planda tutabildiğimiz zaman, farklılıklarımız ancak zenginliğimiz olacaktır. İşte bu şuurla altı petrol, altın, elmas ve daha pek çok değerli maden kaynayan toprakların üzerindeki insanların sefalet içinde yaşadığı bir düzeni kesinlikle kabul etmiyoruz, adil bulmuyoruz ve buna karşı duruyoruz. Batıda israf edilen gıdanın Afrika'daki tüm açları doyuracak miktara ulaştığı bir düzenin sürdürülebilmesi mümkün değildir. Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak ve bize verilen emanete sahip çıkmak ancak böyle bir bilinç ile mümkün olabilir. Ben bu bilinci uyandırmakta kadınlara, kadın katılımına büyük roller düştüğüne inanıyorum. Ancak biliyoruz ki bir bütünün parçaları olan kadın ve erkek dünyayı birlikte mamur etme sorumluluğundayız. Bu sebeple bu çalışmaları beraber yapıyor olmanız bizim için çok kıymetli.'
Geleceği sağlıklı bir zeminde inşa etmek, donanımlı gençler yetiştirmek için var güçle çalışıldığını dile getiren Bayraktar, 'Yunus Emre'den aldığımız ilhamla gönüller yapmak için, Mevlana Hazretlerinin söylediği gibi ayağımızı bu ülkeye sabitleyip tüm dünyayı dolaşmaya, coğrafyanın ve tarihin üzerimize yüklediği sorumluluğun gereğini yerine getirmeye çalışıyoruz.Sizin öz güveniniz, sizin azminiz bu ülkenin, bu dünyanın en büyük teminatıdır. İşte onun için, 'zaman bendedir ve mekan bana emanettir' diyen, bu öz güvenle dünyayı sahiplenen bir gençlik istiyoruz.' diye konuştu.
KADEM Başkan Yardımcısı Bayraktar, tüm dünya üzerinde fikri olmayan insanların nasıl şiddete sığındığını gördüklerini vurgulayarak, şunları söyledi:
'Biz onlara inat, şiddetle hiçbir şey imar edilemeyeceğini ve yıkmak için değil inşa etmek için burada olduğumuzu göstereceğiz. Bu ülkenin en büyük hazinesi, bu tarz etkinliklerin çatısı altında, üniversite kürsülerinde, sınıflarda gençlerimizin görüşlerini özgürce ifade edebilmesi, tartışabilmesidir. Bizim son 200 yıllık siyaset, kültür ve sanat hayatımız, Tevfik Fikret'in Haluk'u ile Mehmet Akif'in Asım'ının mücadelesi ile geçmiştir. Gençlerimizin farklı olması, farklı fikirlerden, dünya görüşlerinden olması bizim için daima bir zenginliktir. Bizler bu ülkede Asım'lar yetişirken, Haluk ve Asım'ın da kardeşçe yaşaması gerektiğine inanıyoruz. Bugün dünyanın en ihtiyaç duyduğu şey, ırkçılığa, cinsiyet ayrımcılığına, hoşgörüsüzlüğe ve ön yargılara karşı hoşgörüyü, birbirine saygıyı ve bir arada yaşama kültürünü öne çıkarmaktır. Tüm dünya bir arada yaşamanın yollarını ararken, ilk yapılacak iş kadın ve erkek arasında adalet ve hakkaniyet üzere bir düzeni kurmaktır. Bunu yapabiliyorsak zaten bir arada yaşamayı da öğrenmişiz demektir.'
- 'Asım'ın neslinin hayal olmadığını görüyorum'
İnsanlara yardım etmenin önemine değinen Bayraktar, şunları kaydetti:
'Gücümüz yettiği ölçüde yapabildiklerimizle, bir kadının, bir çocuğun, hulasa bir insanın hayatına dokunabiliyor, bir meselenin çözümüne katkı sağlayabiliyor ve insanlık üzerinde güzel bir etki bırakabiliyorsak ne mutlu bize. Sizlere bakarken Türkiye'nin güçlü ve müreffeh yarınlarını görüyor ve ümitvar oluyorum. Sizlerin coşkusuna, azmine tanık oldukça Asım'ın neslinin hayal olmadığını görüyorum. Toplumsal ve küresel meseleler karşısındaki duyarlılığınız sizleri bir adım öne çıkarıyor. Karşılıklı olarak sevgi, saygı ve ortak gelecek tasavvuru etrafında şekillendirdiğimiz bu büyük etkileşimin ülkelerimiz ve toplumlarımız için hayırlı sonuçlara vesile olacağına inanıyorum. Burada kurduğunuz dostlukların, kalıcı olmasını temenni ediyor, çalıştayımıza katkı sunan herkese teşekkür ediyorum.'
KADEM Genel Başkanı Sare Aydın da, çalıştayda Afrika, Ortadoğu ve Avrupa ülkelerinden 80 öğrencinin bir araya gelip kendi meselelerini konuşup, çözümler üretmeye çalıştıklarını söyledi.
Dünyada ulusal çıkarların ön planda tutulduğunu dile getiren Aydın, şöyle konuştu:
'Her ülke kendi sınırlarından, çıkarlarından ve menfaatlerinden ibarettir. Böyle yaşarsanız hayat kolay. Uluslararası oyuna da böyle bakarsanız bu oyunu kazanmanız çok kolay. Çünkü oyunun kuralları belli ama biz ülke olarak ve bu coğrafyanın insanları, bu coğrafyayı yöneten Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gibi liderlerin arkasında gidenler olarak, asla olaya düz ve saf bir oyun olarak bakmıyoruz. Diyoruz ki, 'Bu ülke sadece Türklerin ya da farklı milletlerin yaşadığı bir Türkiye Cumhuriyeti değildir. Bu ülke aynı zamanda başka milletlere ilham olan ve önünü açan, ümmet coğrafyasının elinden tutan nesilleri yetiştiren bir ülkedir.' O yüzden Uluslararası Öğrenci Çalıştayı yaparken 'Ülkemizde yaşayan yabancı uyruklu öğrenciler olsun istedik. 'Biz ne istiyoruz, onlar ne istiyor. Önce bunu bir konuşalım ve birbirimizi tanıyalım. Arkadaş ve kardeş olalım. Ondan sonra da ortak dünya meselelerini konuşalım' dedik. Bu fikir buradan çıktı. Sosyal hayatın içinde, bulunduğumuzun hayatın ihtiyacı olarak ortaya çıktı.'
Programın sonunda Bayraktar, Aydın ve çalıştaya katılan öğrenciler hatıra fotoğrafı çektirdi.
- Çalıştay
KADEM Gençlik Komisyonu Genç KADEM tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Öğrenci Gençlik Çalıştayı'na 18-25 yaş arası yerli ve yabancı 80 üniversite öğrencisi katıldı.
Göç, medya, sağlık, şehirleşme, istihdamda kadın, kültür, hukuk ve siyaset, eğitim, bilim ve teknoloji, ekonomi konu başlıkları altında gruplara ayrılarak çalışan gençler, kapanış programında çalıştay süresince ulaşılan sonuçların sunumlarını yaptı.
Çalıştay ile Türk ve yabancı öğrencilerin ait oldukları jenerasyonların karşı karşıya kaldığı sorunlarla yüzleşilmesi, nedenlerinin konuşulup sorunların evrensel boyutlarının tartışılması, evrensel gençlik sorunlarına getirilebilecek ortak çözümlerin üretilmesi ve katılımcılar arasında ortaklaşa çalışma ve dayanışma kültürünün oluşturulması hedeflendi.
Çalıştayın sonunda 8 grubun hazırladığı çalıştay raporları duyurulacak.