2. Uluslararası Ortadoğu Sempozyumu

Kırıkkale Üniversitesi tarafından 'Ortadoğuda devlet, devlet dışı aktörler ve demokrasi' konulu 2. Uluslararası Ortadoğu Sempozyumu düzenlendi.

Sempozyumun açılışında konuşan AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay, Ortadoğu'nun zor zamanlar yaşadığını ve Ortadoğu’yu 1. Dünya Savaşı'ndan sonraki takip eden günlere benzettiğini söyledi.

1. Dünya Savaşı'ndan sonraki dönemin, Ortadoğu için en olumsuz günler olduğunu ifade eden Atalay, 'İmparatorluğumuzun dağıldığı, ırkçı, mezhepçi eğilimlerin geliştiği, emperyal güçlerin bu coğrafyayı çizdiği sınırlarla böldüğü, çok acı bir tabloydu. Şu günlerde yine Ortadoğu’ya baktığımızda yine emperyal güçler var. Mezhepçilik Ortadoğu’yu yine sarmış durumda. Bunların devletler içerisinde siyasi etkileri de var. Bunların hepsi bu coğrafyada yaşanıyor. Tabii Müslüman insanlar geleceğe umutla bakarlar. İnşallah bütün çabalar hayra vesile olur.' diye konuştu.

Atalay, 'Çevremizde, Ortadoğu coğrafyasında Moğol istilasını bile geride bırakan zulümler, acılar var. Bunları kendimiz yaşıyoruz. Bütün bunlarla ilgili Türkiye’nin, ülkelerin değişik çabaları, çaresizlikler var.' dedi.

Üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, devlet kurumlarının yetkililerinin bu konuları konuşmalarının iyi olduğunu vurgulayan Atalay, bütün bu konuların iyi paylaşılması gerektiğini dile getirdi.

İslam ile terörü bir araya getirenlerin, böyle algılanmasında vesile olanların İslam’a çok büyük kötülük yaptıklarını anlatan Atalay, 'Sanki bu terör örgütleri İslam ile terörü yan yana getirmek için birileri tarafından icat mı edildi diyoruz. Biz demokrasi diye başladık. Bugünkü siyasette Müslümanların demokrasiye, özgürlüklere, çoğulculuğa sahip çıkmasını çok önemsedik.' ifadelerini kullandı.

AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler de Arap halklarının demokrasi, özgürlük ve insan hakları isteğiyle 'Arap Süreci' denilen sürecin başladığını anlattı.

Bu sürecin üzerinden 5 yıl geçtiğini kaydeden İşler, şöyle konuştu:

'Bu süreçte, demokrasi, özgürlükler ve insan hakları adına pek bir şey göremedik. Tam tersine kaosla, iç savaşla, acıyla, kan ve gözyaşıyla karşı karşıyayız. Bu durum bütün Müslümanlar ve bu coğrafyanın sakinleri olarak hepimizi derinden üzen bir durum. Biz yıllarca demokrasi, özgürlük, insan hakları dedik. Türkiye’de darbeler olduğu zaman Batı'nın Türkiye’ye vermiş olduğu ödevleri hepimiz hatırlıyoruz. Arap halklarının demokrasi talebi karşısında, demokrasinin beşiği olan Batı ülkelerinin takınmış olduğu o çifte standartlı tavrın, maalesef bilinçli bir şekilde Ortadoğu coğrafyasının kaosa sürüklenmesine neden olduğunu düşünüyorum.'

AK Parti Siirt Milletvekili Yasin Aktay ise Ortadoğu olarak adlandırılan coğrafyanın 100 yıl önce tek bir bölge olduğunu ve hepsinin Osmanlı İmparatorluğu'nun parçaları olduğunu ifade etti.

Ortadoğu konuşulurken Osmanlı'nın ve Türkiye'nin konuşulmuş olduğunu dile getiren Aktay, 'Belki 100 yıl önceki halinden bahsetmiş oluyoruz ama bu devletlere ne tür bir fonksiyon yüklenmiş olduğunu hatırlamamız gerekiyor. Çünkü bu devletlerin hiçbiri kendi halklarının kararıyla kurulmuş değildir. Hiçbirisinin halkı 'tamam artık biz Osmanlı'dan ayrılalım ve biz kendi devletimizi kuralım' diye yola çıkmış değil. Oralarda savaş neticesinde işgalci güçler kendi yönetim yapılarını kurmuşlardır. Kurdukları bu yönetim yapılarına birtakım fonksiyonlar yüklemişlerdir. Bu devletlerin temel fonksiyonları bir daha bir araya gelip yeni bir güçlü veya anlamlı bir ittifak oluşturamayacaklardır.' diye konuştu.

Sempozyumda, Filistin Vakıflar Bakanı Vekili Dr. Ziyad Rjoob, İran Tabriz Üniversitesinden Prof. Dr. Bagher Sadrınıa ile Katar Milli Kültür Merkezi Müdürü Dr. Khaled Yusuf Al-Mulla da konuşma yaptı.