20| Aso Gündem Toplantısı

Ankara Sanayi Odası'nın (ASO) 20| Gündem Toplantısı'nda konuşan Asan, 2023 hedeflerine ulaşmak için bilgi ekonomisi ve sınai mülkiyet ilişkisinin önemini anlattı.
Türkiye'nin 2023 vizyonunun çok önemli olduğunu belirten Asan, şunları kaydetti:
"10 küresel marka yaratmamız ve dünyada Türk tasarımı imajını geliştirmemiz gerekiyor. Sadece lokum ve baklavamız ile değil, tasarımlarımızla, markalarımızla da tanınmalıyız. 2023 hedeflerindeki rakamları yakalayabilmek için en az 50 bin yerli patent başvurusunun yapıldığı bir ülke haline gelmeliyiz. GSMH'nın en az yüzde 50'sine karşılık gelen bir fikri ürün portföyüne ihtiyacımız var. 2023'te 2 trilyon dolarlık bir ekonomi hedefliyorsak, fikri ürünlerin piyasa değerinin 1 trilyon doların üzerinde olması lazım."
Asan, Türkiye'de sı mülkiyet başvurularının iyi bir düzeyde bulunduğunu vurgulayarak, ülkenin marka başvurularıyla dünyada altıncı, Avrupa'da ise son 3 yıldır açık ara birinci sırada yer aldığını söyledi.

Sınai mülkiyet ile ekonomi arasındaki ilişkiye dikkati çeken Asan, Türkiye'nin daha nitelikli, katma değeri yüksek bir sı mülkiyet yapısına geçmesi gerektiğini söyledi.

Habip Asan, patentlerin üretilmesi ve ticarileşmesi noktasında sanayi-üniversite ilişkisini güçlendirmek gerektiğini belirterek, "Paradan bilgi üretmeyi öğrendik ama sistemin tamamlanması için o bilginin önce fikri ürüne, sonra tekrar paraya dönüşmesi gerekiyor. Bilginin niteliği artırılmalı. Bu şekilde sınai mülkiyetin kalitesi de artmış olur" dedi.

Hazırladıkları Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı'nın içeriği hakkında bilgi veren Asan, tasarı yasalaştığında üniversitelerin patent sahibi olmasının önü açılarak patent konusunda potansiyelin harekete geçirileceğini, taklit ürünlerle mücadelenin daha etkin hale getirileceğini ve yöresel ürünlerin coğrafi işaret olarak tescil edilmesinin kolaylaştırılacağını söyledi.

Asan, söz konusu tasarının meclis tatile girmeden önce yasalaşmasını beklediklerini ifade etti.

Patent araştırma ve incelemelerinin yüzde 30'unu Türkiye'de gerçekleştirdiklerini kaydeden Asan, şöyle devam etti:
"2016'da incelemelerin tamamını Türkiye'de yapacağız. Böylece hem yurt dışına döviz çıkmasını önleyeceğiz, hem de komşu ülkeler için de Ar-Ge yaparak bu işten para kazanacağız. Bütün patentlere incelenebilir olma şartı getireceğiz. İncelemesiz faydalı model sistemi başvuru kültürünün oluşması bakımında çok önemliydi, ancak 2023 hedefleri olan bir Türkiye olarak bu sistemi yavaş yavaş terk etmemiz gerekiyordu."
- Türkiye'nin inovasyon karnesi zayıf -
ASO Başkanı Nurettin Özdebir de, Türkiye'nin bilgi ve teknoloji yoğun üretimde dünya ortalamasının gerisinde olduğunu belirterek, yüksek katma değer içeren mal ve hizmetlerin üretimine odaklanılması gerektiğini ifade etti.

Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan "İnovasyon Birlik Karnesi 2013" raporunda Türkiye'ye "düşük dereceli ya da az yenilikçi" notunun verildiğini anımsatan Özdebir, genel değerlendirmede Türkiye'nin 35 ülke arasında 0,21 puanla 34'üncü sırada yer aldığını kaydetti.

Özdebir, söz konusu rapora göre, Türkiye'nin insana yatırım konusunda en zayıf ülke olduğunu belirterek, "İnovasyon potansiyelimizi artırmak için lisans ve lisansüstü derecelere sahip insanlarımızın sayısını ve kalitesini yükseltmemiz gerekiyor. Eğitimin kalitesini yükseltirsek, işletmelerimiz Ar-Ge ve inovasyona daha fazla kaynak ayırırsa, KOBİ'ler arasındaki işbirliklerini güçlendirirsek inovasyon performansımızı daha da artırabiliriz. Çok zeki bir milletiz, iyi yönlendirildiğimiz, organize olduğumuz taktirde başarısız olmamız mümkün değil" diye konuştu.

ASO ile TPE arasında 2013'te imzalanan işbirliği protokolü kapsamında kurumları bünyesinde TPE Bilgi ve Doküman Birimi açtıklarını anımsatan Özdebir, iki kurum arasındaki işbirliğinin artarak devam edeceğini ifade etti.