Geçen dönem AK Parti İstanbul Milletvekili olarak TBMM’de kurulan Darbeleri Araştırma Komisyonu bünyesinde ’27 Mayıs Darbesi Araştırma Komisyonu Başkanlığı’ yapan ve 27 Mayıs darbesinin tüm gizli bilgi ve belgelerini inceleyen, dönemin tanıkları ile birebir görüşen Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, “27 Mayıs ile 15 Temmuz darbe girişiminin bir çok benzer özellikleri var. Bu iki darbenin en belirgin özelliği Türkiye’nin Rusya ile ilişkileri oldu. Türkiye ne zaman Rusya ile stratejik anlamda ortak hareket etse darbe veya darbe girişimi oluyor” dedi.
“Menderes SSCB ile yakınlaşınca 27 Mayıs oldu”
27 Mayıs darbesinin büyük fotoğrafına bakıldığında Rusya ilişkilerinin önemli yer tuttuğunu vurgulayan Yılmaz, “1950-1960 arasında merhum Menderes üst üste 3 seçim kazandı. Üstelik her seçimde oy oranını arttırdı. Başbakan Menderes Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’la birlikte Türkiye’nin açıklarını tespit etmeye başladı.
Ülke, bir tarım ülkesi olarak, elinde bolca işlenmesi gereken ürüne sahipti. Fakat bunları işleyecek sanayi altyapıyı tanzim edecek para ve güçten çok uzaktaydı. NATO (Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü) Türkiye’nin tarım ülkesi olarak kalmasını istiyor, sanayi ülkesi haline gelmesine sıcak bakmıyordu. Çünkü sanayileşme, bağımsızlık demekti. Menderes, gerekli parayı temin edebilmek için ABD’den yardım istedi. Kore Savaşı’nda Türk ordusunun ABD askerlerine destek veren ve kritik noktalarda cankurtaran görevi görmesine rağmen istenen yardımı alamadı. Bunun üzerine Menderes dönemin Rusya’sı SSCB ile yakınlaştı. Bu yakınlaşma sonucunda 2 Temmuz 1960 tarihinde SSCB Devlet Başkanı Leonid Brejnev ile görüşme yapacağını duyurdu. Bu duyurunun hemen ardından 27 Mayıs darbesi gerçekleşti. Dikkat edilirse 27 Mayıs’ın ardından göreve gelenlerin ilk açıklaması ‘NATO’ya ve CENTO’ya bağlıyız’ oldu. Bu tablo 27 Mayıs darbesinin büyük fotoğrafıdır" diye konuştu.
“15 Temmuz’un perde arkası Rusya ile stratejik işbirliğidir”
15 Temmuz darbe girişiminin büyük fotoğrafına bakıldığında yine Rusya ile stratejik ilişkilerin ön plana çıktığına dikkat çeken Yılmaz şöyle dedi: “Rusya ile stratejik ilişkiler en üst düzeydeyken uçak krizi yaşandı. Rus uçağını düşüren pilot bugün darbe girişimine katıldığından dolayı gözaltında bulunuyor. Bu krize rağmen Türkiye ısrarla Rusya ile stratejik yakınlığını sürdürmeye karar verdi. İlk adımlar atıldı. Derken, darbe girişimi yaşandı. Sayın Cumhurbaşkanımız önceki gün Rusya Devlet Başkanı Putin’le 9 Ağustos’ta görüşeceğini açıkladı.
Rusya ile stratejik işbirliği darbenin perde arkasındaki en büyük etkendir. Merhum Menderes darbe öncesi son bir hafta içinde SSCB Devlet Başkanıyla yapacağı görüşmenin gününü ve saatini ilan ettiği için darbe kararı alındı. Komisyon Başkanı iken dönemin emekli askerleriyle birebir görüşmelerimizde ‘Menderes SSCB ile görüşeceğim dememiş olsaydı darbe belki gecikecek belki de yapılmayacak’ demişlerdi. Dolayısıyla Rusya ile stratejik işbirliği ve sayın Cumhurbaşkanımızın Rusya’yı ziyareti de bu olayların büyük fotoğrafıdır.”
Türkiye’deki darbe veya post-modern darbelerin tarihlerine bakıldığında ilginç benzerlikler taşıdığına da dikkat çeken Yılmaz, “27 Mayıs, 12 Mart 1971 Muhtırası, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan e-muhtırası ve 15 Temmuz darbe girişimi hep hafta sonuna denk gelecek nitelikte Cuma günü gerçekleşti” şeklinde konuştu.
27 Mayıs İle 15 Temmuz'un İlginç Benzerliği
Darbeleri Araştırma Komisyonu Eski Başkanı ve Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişiminin merhum Menderes’e karşı yapılan 27 Mayıs darbesiyle büyük benzerlikler taşıdığına dikkat çekti.
