'45 Yıldır Yönetmenlik Dışında Bir İş Yapmadım'
Türk tiyatrolarının emektar yönetmeni Işıl Kasapoğlu, 45 yıllık sanat hayatında sahneye taşıdığı 150 eseri ve Devlet Tiyatrolarının sahnesi bulunan tüm bölgelerde yönetmenlik yapmasıyla duayen oldu Devlet Tiyatrolarından gelecek ay emekliye ayrılacak Işıl Kasapoğlu: 'İlk maaş bordromu aldığım günün 45'inci yılı doluyor. 45 yıldır hayatımda yönetmenlik dışında bir iş yapmadım' 'Oyunun bir sahnesinde mızrak tutarak ve figürasyon yaparak tiyatroya başladım. Genç arkadaşlar için sadece prova seyretmek bile bir adımdır. Sabırlı olsunlar' 'Dünyanın hiçbir yerinde Anadolu gibi tiyatroların dolu olduğu başka bir yer yok. Fransa'da sadece Paris tiyatroları doludur, taşra ya da diğer şehirlere gidin orada bir oyun en fazla 23 kere oynanır' 'Haldun Taner'in oyunları uzun süredir çalışılmadı. Sahneye koymak istiyorum. Türk Destanları ile uğraşmak istiyorum'
Türk tiyatrosunun usta yönetmenlerinden Işıl Kasapoğlu, 45 yıllık sanat hayatını, tiyatronun bugünkü durumunu, yönetmenliğini yaptığı Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenen "Cimri" oyununun provasında AA muhabirine anlattı.
Kasapoğlu, şubatta DT'den emekli olacağını belirterek, "İlk maaş bordromu aldığım günün 45'inci yılı doluyor. 45 yıldır hayatımda yönetmenlik dışında bir iş yapmadım. Yapsaydım zaten beceremezdim." dedi.
Meslek hayatı boyunca 150-160 oyuna imza attığını, DT'de çalışmaya başladığı 1993'te Diyarbakır Devlet Tiyatrosunda William Shakespeare'in "Macbeth" isimli oyununu sahnelediğini söyleyen Kasapoğlu, DT'de yönetmenliğini yaptığı son oyunun da yine bir klasik eser olan Moliere'in "Cimri"si olduğunu belirtti.
Kasapoğlu, "Klasik oyunlar öyle hoş şeyler ki yüzyıllar boyunca kalmalarının tek nedeni her an ve her güne hitap edebilmeleri. Yani yazılıp hiçbir şekilde bitmemeleri. 100 yıl sonra yine Shakespeare'in oyunları sahnelenecek, yine Moliere'in, yine Çehov'un oyunları sahnelenecek. Tabii bizim de klasik tiyatromuz var. Klasik tiyatro, uzağa ve ileriye kalabilen, sadece günü işlemeyen ama 100 yıl sonrasını öngörebilen edebi eserler." diye konuştu.
"Bir de hoşça vakit geçirilen tiyatrolar var. Onlara da çok saygım var ama ben o yolu seçmedim başından beri. Anlatmak istediğim şeyleri anlatmak için uğraştım" ifadesini kullanan Kasapoğlu, "Cimri"de de sosyal toplum eleştirisi yapıldığını, oyundaki karakterlerin hepsinin çıkarcı, kendine göre birtakım şeyler bulmaya çalışan ve para peşinde koşan insanlar olduğunu söyledi.
- "Dizilerden bıkıldığında gidilecek yer tiyatro oldu"
Paris'te de uzun yıllar tiyatro yönetmenliği yapan Kasapoğlu, tiyatronun son yıllarda mesafe katettiğini ve izleyici sayısının arttığını vurguladı.
Kasapoğlu, insanların çoğunluğunun dizi sektöründen bıktığını, sokağa çıkmak istedikleri için tiyatroya yöneldiklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Sokağa çıkmak istediklerinde gidebilecekleri tek yer tiyatro ya da müzik gösterileri. Elbette opera ve bale de buna dahil. Burada aktör direkt seyirci ile ilişki kuruyor. Seyirci de aktör de aynı havayı kokluyor. Dizilerde, televizyonda böyle şeyler kalmadı. Orada yalnız, kendi başınıza oturup izliyorsunuz. Tiyatro çok canlı bir sanat. Dizilerden bıkıldığında gidilecek yer tiyatro oldu. İki bin yıldır var tiyatro. Herkes dedi ki 'Bu batacak.' Televizyon, sinema gelecek. Hiçbir şey olmadı. Tam tersi yeniden bir ivme kazandı."
Türkiye'de yeteri kadar tiyatro salonu olmadığını, yenisinin yapılması için çalışıldığını söyleyen Kasapoğlu, yeni salonların açılmasını, tiyatronun kendiliğinden zorlayacağı değerlendirmesinde bulundu.
Kasapoğlu, tiyatro seyircisinin oyunları yakından takip ettiğini ve bundan mutluluk duyduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Devlet Tiyatrolarına bakın, Erzurum'da, Sivas'ta, Trabzon'da her yerde salonlar dolu. Bu mükemmel bir şey. Dünyanın hiçbir yerinde tiyatroların bu kadar dolu olduğu başka bir Anadolu yok. Fransa'ya giderseniz sadece Paris tiyatroları doludur. Almanya'da Berlin doludur. Ama taşra, kasaba ya da diğer şehirlere gidin orada bir oyun en fazla 2 ya da 3 kere oynanır. Halbuki Türkiye'de herhangi bir kente gittiğiniz zaman artık Devlet Tiyatroları sayesinde bir oyun 30 kere seyirci bulabiliyor. Bu çok önemli bir şey Devlet Tiyatrosu adına. O yüzden var olmalı ve devam etmeli ki işte bu uluslararası ve ulusal edebiyatı paylaşabilelim."
- Emeklilikten sonra da tiyatroya devam
Genç oyunculara ve yönetmen koltuğuna oturmak isteyenlere tavsiyelerde bulunan Kasapoğlu, genç tiyatrocuların 5-10 yıl tanıdıkları, sevdikleri insanların yanında çalışmaları önerisinde bulundu.
Kasapoğlu, 1974'te lise öğrencisiyken ilk sahneye çıktığını belirterek, "Oyunun bir sahnesinde mızrak tutarak ve figürasyon yaparak tiyatroya başladım. Genç arkadaşlar için sadece prova seyretmek bile bir adımdır. Sabırlı olsunlar." ifadesini kullandı.
DT'den emekli olduktan sonra da tiyatroya devam edeceğini kaydeden Kasapoğlu, "Haldun Taner'in oyunları uzun süredir çalışılmadı. Sahneye koymak istiyorum. Türk Destanları ile uğraşmak istiyorum. Çok az uğraşıldı onlarla. Güzel destanlar var henüz işleyemediğimiz. Planlarım daha da var ama zamanla çalışacağım." sözlerine yer verdi.