9'Uncu Dünya Politika Konferansı

9'uncu Dünya Politika Konferansı, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun da aralarında bulunduğu yaklaşık 40 ülkeden 250 önde gelen siyasetçinin katılımıyla Katar'ın başkenti Doha'da başladı.

Konferansın açılışında konuşan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, dünyanın, gelecekten beklentilerimizin yetersizliği kapsamında büyük bir sorunla karşı karşıya olduğunu belirterek, 'Dünyada yaşanan bu sıkıntıların, bir üçüncü dünya savaşına yol açmamasını temenni ediyoruz. Bu konuda, uzmanlar, yetkililer ve karar mercileri, büyük çabalar sarf ediyor.' dedi.

Dünya politikasının, uluslararası sahada üst düzey yetkililerin, ortak ve doğru anlayış seviyesine ulaşıncaya kadar takip edilen süreci düzeltmek için sistemli bir siyasete ihtiyacı olduğunu söyleyen Davutoğlu, güç dengelerinin ve uluslararası çıkarların yerine uluslararası akil insanların ilkelerini güçlendirmek için dünyadaki karar mercileri arasında gerçek bir diyalog çalışmasının önemine işaret etti.

Katar Başbakanı ve İçişleri Bakanı Abdullah bin Nasır bin Halife Al Sani, muasır dünyanın, sorunlarla dolu alışılmadık bir durumda olduğuna değinerek, bu sorunların, halkların sorunlara çözüm konusunda çifte standarttan muzdarip olan küresel sistemdeki bozukluğun gölgesinde güvenlik, istikrar, ve sürdürülebilir kalkınma alanlarında olduğunu dile getirdi.

İstikrar ve kolektif güvenliğin, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) olmak üzere uluslararası toplumda etkin güçlerin halkların iradesi ile meşru taleplerinin gerçekleştirilmesi çerçevesinde sorumluluklarını yerine getirmesiyle sağlanacağını söyleyen Al Sani, Suriye halkının mevcut yönetimin elinde yaşadığı insanlık felaketinin, yıkıcı etkisinin hala Ortadoğu'da her alanda varlığının hissedildiğini ifade etti.

Fransa Dışişleri ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Jean-Marc Ayrault ise Suriye'de DEAŞ ile Esed arasındaki bir tercihin kesinlikle kabul edilemeyeceğini ifade ederek, Fransa'nın, Katar ve bölge ülkelerle Suriye'de olanların kapsamlı bir savaş olduğu konusunda mutabık olduğunu belirtti.

Ayrault, bölgenin bölünme fikrinin kesinlikle reddedildiğinin altını çizerek, bölgenin yeni bir Sykes-Picot'u kaldıramayacağını söyledi.

- ABD'nin Suriye politikası

'Ortadoğu'nun Geleceği' başlıklı oturumda konuşan, Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu Müzakere Yüksek Komitesinin Başkanı Riyad Hicab ise ABD Başkanı Barack Obama yönetiminin Suriye krizi kapsamında net bir duruş belirleme konusunda tereddütlü bir tutum sergilediğini, bu krizi sonlandırmaya yönelik gerekli adımları atmadığını söyleyerek, bu durumun ABD yönetimini değil ama Rusya'nın 5 defa veto kararı verdiği göz önüne alındığında BMGK'de daimi üye olan ülkeleri kapsadığını sözlerine ekledi.

Hicab, Suriye krizinin sonlandırılması ve gerçek bir siyasi geçişin sağlanması konusunda, ABD Başkanlığına seçilen Donald Trump yönetiminin ciddiyetinden umutlu olduğunu ifade etti.

Rusya ve İran'ın Suriye halkına yönelik yıkıcı bir savaş ve soykırım işlediğine işaret eden Hicab, Rusya'nın uyuşmaz tutumunu eleştirdi.

Hicab ayrıca Türkiye'nin 24 Ağustos'ta başlattığı Fırat Kalkanı Operasyonundan övgüyle bahsederek, operasyonun uçuşa yasak bölge ve sivillerin güvenliğinin sağlanması başta olmak üzere sahadaki durum değişikliğinde büyük bir etkisi olacağını kaydetti.

BM'ye geçen görüşmelerdeki hatalarından kaçındığı yeni bir vizyon belirlemesi çağrısında bulunan Hicab, BM'nin Suriye'de gerçek bir siyasi geçişi gündemine alması ve bunun için net bir zaman çizelgesi oluşturması gerektiğini söyledi.

Fransa Uluslararası İlişkiler Kurumu'nun Katar Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Enstitüsü'nün desteğiyle düzenlediği konferansın 3 gün devam etmesi bekleniyor. Konferansa Türkiye'den ayrıca eski Ekonomi Bakanı Ali Babacan'ın da katıldığı aktarıldı.