Abd‘de Türkiye Modeli Tartışılıyor

Ortadoğu‘da yönetimlerin devrilmesine neden olan demokrasi yanlısı halk isyanlarının ardından Türkiye‘nin yeni kurulacak yönetimlere model olarak görülüp görülemeyeceği Amerikan kamuoyunda sıkça tartışılmaya devam ediyor.

ABD‘deki bazı uzmanlara ve medya organlarına göre; Türkiye‘nin, ulaştığı nokta ve demokrasisinin, dönüşüm yaşayan Ortadoğu ülkeleri için "model" olabileceği belirtilirken, konuya ilişkin farklı görüşler de göze çarpıyor.

ABD‘deki önemli düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsünde "Türkiye: Yeni Ortadoğu için Model mi?" başlığı altında düzenlenen ve Türkiye‘yi yakından tanıyan uzmanları bir araya getiren panelde, Türkiye‘ye bölge ülkeleri için model rolü biçilmesinde kuşkulu bir yaklaşım hakimdi.

Panelde konuşan Dış İlişkiler Konseyi adlı düşünce kuruluşunun Ortadoğu uzmanı Steven Cook, "Türk ordusunun ülkedeki demokratik gelişimi yıllardır engellediğini, bu nedenle Türkiye‘nin Mısır‘a model oluşturamayacağını" savundu. Cook, "Bu bağlamda, eğer Ortadoğu ülkeleri, özellikle de Mısır için model aranıyorsa, ben Türkiye‘yi seçmezdim" ifadesini kullandı.

Bununla birlikte, Türkiye‘nin şu anki dış politikasıyla, Mısır‘ın yeni dönemde oluşturabileceği dış politikası arasında bazı benzerliklerin olabileceğini fikrini ortaya atan Cook, Mısır‘ın daha açık, nispeten daha demokratik siyasi sistem geliştirebilmesi halinde, dış politikasında da önemli değişimlerin görüleceğini savundu. "Bu olursa, Mısır‘ın dış politikasının, ABD ve İsrail ile olan stratejik işbirliğinden uzaklaşarak, Türkiye‘nin bölgedeki dış politikasına daha benzer bir hal aldığını göreceksiniz" diyen Cook, bunun da Ankara ile Kahire arasında önemli sorun yaratabileceğini ileri sürdü. 

"MODEL İÇİN ENDONEZYA VE ARJANTİN‘E BAKMAK LAZIM"

Lehigh Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi ve Carnegie Endowment for Peace adlı düşünce kuruluşunun uzmanı Henri Barkey de Türkiye‘nin, bölge ülkelerine, geçirdiği süreç açısından değil, şu an ulaştığı nokta bakımından model olabileceğini söyledi. 

"Türkiye‘nin şu anki vardığı noktaya bölgede hangi ülke ulaşmak istemez" diyen Barkey, sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye, dirençli topluma, güçlü ekonomiye sahip, hiç kimse hileli seçimlerden konuşmuyor, evet ordunun müdahaleleri oldu, ama şu anda kışlasına çekilmiş durumda. (ABD Başkanı Barack) Obama, sık sık Erdoğan‘ı arıyor, Türkiye bugün Avrupa‘da hiç olmadığı kadar etki sahibi bir ülke. Dolayısıyla, ulaştığı konum açısından değerlendirildiğinde tabii ki bölgedeki ülkelerin birçoğu Türkiye‘yi model almak isteyecektir."

Barkey, "Mısır‘da şu anda bulunduğunuz noktadan bugünün Türkiyesine nasıl ulaşacaksınız? İşte burada ben model fikrini sorunlu görüyorum" diyerek, Mısır‘ın da Türkiye‘nin 1980‘li yıllarda yaptıklarını şimdi yapmaya başlasa belki 30 yıl sonra bugünün Türkiyesi gibi olabileceğini, ancak Mısır‘daki yeni yönetimin ekonomi politikasının henüz net olmadığını söyledi.

"MISIR VE TUNUS‘UN TÜRKİYE‘Yİ TAKLİT ETMESİ ZOR"

Brookings Enstitüsü Türkiye Programı Direktörü Ömer Taşpınar da Türkiye‘nin Arap sokaklarındaki popülerliğinin, onu "ilham kaynağı, Arap toplumları tarafından hayranlık duyulan bir ülke" haline getirdiğini, ancak bunun Arap rejimleri için geçerli olmadığını söyledi.

"Birçok Arap rejiminin, Türkiye‘nin Arap toplumlarının gözünde model haline gelmesinden hoşnut olmadığını" ifade eden Taşpınar, Arap dünyası tekil bir yapıdan oluşmadığı için Türkiye‘nin "model" olabilmesi konusunda genelleştirme yapmamak gerektiğini kaydetti. 

Milliyet gazetesi köşe yazarı Semih İdiz de "Türk modelinin, Türkiye‘nin icat ettiği değil, Avrupa‘dan esinlenilip kendi realitelerine göre geliştirilen, parlamenter demokrasi ve laikliği temel alan bir model olduğunu" söyledi.

"TÜRKİYE ROL MODEL"

Öte yandan, Washington Post gazetesinde yayımlanan bir makalede ise, Türkiye‘nin, "yeni özgürleşen bölge ülkeleri için rol model işlevi görebilecek bir İslami demokrasi örneği oluşturduğu" görüşü dile getirildi.

The Center for a New American Security adlı düşünce kuruluşunun uzmanı Robert Kaplan imzasını taşıyan makalede, bölgedeki ayaklanmalardan tarihi ve coğrafi açıdan gerçek anlamda faydalanacak ülkenin Türkiye olduğu savunuldu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile