Dünyaya demokrasi dersi vermeye kalkan Amerika, kendi güvenlik güçlerinin halka karşı uyguladığı orantısız güçle gündemde.
Ülkede polis şiddetine karşı ayaklanan siyahileri, sokağa çıkan ağır teçhizatlı askerlerin sert müdahalesi durdurdu.
ABD medyası ise olayları görmezden gelerek adeta 3 maymunu oynadı.
GRAY'İN ÖLÜMÜYLE BAŞLADI
Başkent Washington'a 45 dakikalık mesafedeki Baltimore kentinde önceki gün siyahilerin geniş çaplı gösterileri yağmalamaya dönüşünce şehirde olağanüstü hal ilan edilmişti. Gösteriler, bıçak taşıdığı için polis tarafından gözaltına alınan ve karakola nakledilirken omuriliğine aldığı darbeler sonucu 19 Nisan'da ölen 25 yaşındaki Freddy Gray'in cenazesinin ardından başlamıştı.
2 GÖSTERİCİ VURULDU
Kentte 1 hafta sürecek olan sokağa çıkma yasağı ilk kez önceki gece uygulandı. Saat 22.00'de başlayan yasağa halkın büyük ölçüde riayet ettiği görüldü. Ancak 200 civarında kişi, sokağa çıkma yasağına rağmen gösterilere devam etti. Grup, 2 bin kişilik Ulusal Muhafız ve bin kişilik polis ekiplerinin göz yaşartıcı bombalar ile yaptığı müdahalenin ardından dağıtıldı. 10 eylemci gözaltına alındı.
En son 1968'de Martin Luther King'in öldürülmesinin ardından şehirde görevlendirilen 5 bin civarında Ulusal Muhafız, olası bir provokasyona karşı Baltimore sokaklarında geziyor.
Siyahîlere karşı polis şiddetinin en çok yaşandığı Ferguson'da da dün ve önceki gün iki protestocu vuruldu.
Gezi olaylarında Türkiye'ye ağır eleştiriler yönelten, savaş bölgesi gibi ilan eden ABD ve Batı medyası, ikiyüzlülüğünü bir kez daha gösterdi.
Olaylar ve polisin göstericilere sert müdahalesi ekranlarda yer almadı.
ABD polisi ezdi basını es geçti
Gezi'de Türkiye'yi savaş bölgesi gibi göstermeye çalışan ABD medyası, Baltimore'daki olaylarda polisin halka karşı vahşetini görmezden geldi