Abdüllatif Şener'den kendisine Anayasa paketi için teklif götürmeyen eski partisine sitem

Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, anayasa değişiklik paketi destek turu için kendisine teklif götürmeyen eski partisi AK Parti'ye sitemde bulundu. Şener, "Bir ülkenin Başbakanı, bir ülkenin iktidar partisi devlet protokolünü, devlet adap ve edebini, devlet geleneğini hiçe sayıyorsa o iktidar partisinde de, yönetiminde de sorun vardır demektir" dedi.
Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, hükümetin anayasa değişiklik paketini İHA'ya değerlendirdi. Şener, taslağın üst yargı organlarına ilişkin anayasal değişiklikleri öngördüğünü belirterek, "Böyle bir değişikliğe baktığımızda bunun bir yargı reformu olduğunu söylememiz mümkün değildir. Bir yargı reformundan söz edebilmek için, vatandaşların adil yargılama hakkına kavuşabilmeleri için neler getirildiğinin sorgulanması lazım. Bu ülkede yaşayan insanımız ister ki hakkı kimse tarafından gasp
edilmesin veya devlet hakkını gasp ettiği zaman bunun mahkemelerde kendisine iade edileceği inancının güçlü olması lazım. Eğer bunu sağlıyorsanız orada bir yargısal reformdan söz edebilirsiniz. Gördüğümüz kadarıyla bu yalnızca üst yargı organlarındaki üyelerin atanması ile ilgili bağlantıları içeriyor. Siyasi partiler hakkında açılacak kapatma davaları ile ilgili süreçleri içeriyor. Halkın adalet duygularını karşılayacak herhangi bir maddeye rastlamamız mümkün değil. Ortada bir yargı reformu ile
söyleyebileceğimiz çok bir şey yoktur" dedi.
Son dönemde hükümet ve yargı arasındaki krizin anayasa değişiklik paketine yansıyıp yansımadığına ilişkin bir soru üzerine ise Şener, "Bu paket tamamıyla konjöktürün bir ürünüdür. İktidar partisinin içinde bulunduğu konumuyla bağlantılı ihtiyaçlarına göre bazı kurumsal değişimler yapmış olma ihtiyacı duyması ülkelerin ihtiyaçları anlamına gelmez. Bu bakımdan anayasaların bu tür kavga ortamlarında, siyasi kavgaların yoğunlaştığı ortamda hazırlanmasının önemli sakıncaları ortaya çıkar. İçinde bulunduğumuz
durumda ise her tarafta kavga var. Siyaset kendi içinde kavgalıdır, yargı kendi içinde sorunludur. Güvenlik birimleri kendi içinde sorunlar yaşamaktadır. Tüm bu kurumlar birbirleri ile olan ilişkilerinde de sorunlar yaşamaktadırlar. Böyle bir ortamda sadece bu sorunların siyasal iktidarın ihtiyaçlarına yönelik bir düzenleme yaptığınızda bu ülke gerçeklerine gelmez, toplumsal talepleri anlamına gelmez. Yargı dediğimizde, mahkemeler dediğimizde bu ülkede yaşayan herkes 'benim haklarım koruma altında olacak
mı' diyor" dedi.
Siyasi partilere de sağduyu çağrısı yapan Şener, hükümetin görüştüğü partilerin de bu pakete sağduyu ve uzlaşı ile yaklaşmaları gerektiğini söyledi. Hükümetin anayasa taslağına destek turlarına başladığını hatırlatan Şener, "Bize şu ana kadar herhangi bir görüşme talebi gelmemiştir. Türkiye Partisi TBMM'de temsil edilen bir partidir. Devlet protokolünde yeri vardır. Türkiye'de partiler devlet geleneğine göre, adap ve edebine göre Meclis'teki temsil oranlarına göre sıralanır. Türkiye Partisi devlet
protokolünde yeri olan bir partidir ve buna rağmen iktidar anayasa değişikliği ile bağlantılı olarak Meclis'te temsil edilmeyen partileri ziyaret etmeyi planladığı halde Türkiye Partisi ile görüşeceğini belirtmemiştir. Bir ülkenin Başbakanı, bir ülkenin iktidar partisi devlet protokolünü, devlet adap ve edebini, devlet geleneğini hiçe sayıyorsa o iktidar partisinde de, yönetiminde de sorun vardır demektir. Böyle bir iktidarın yönettiği bir ülkede neden bu kadar kavga çıkıyor, neden bu kadar problem var
oluyor? İktidar partisinin bize uğrayıp uğramamasının bizim açımızdan hiçbir önemi yoktur. İktidar bu anayasa taslağı nedeniyle bize de uğrasa diye bir beklentimiz de yoktur. Daha önce demokratik açılımla ilgili ziyaretlerde yine devlet protokolüne aykırı olarak Türkiye Partisi'ne uğramamışlardır. Öyle konular vardır ki o konular söz konusu olduğunda siyasi menfaatler bir tarafa bırakılır. Başbakan ve hükümet milli menfaatleri değil, ortaya attığı her konuda siyasi çıkarlarını gözeterek iş yapmaktadır. Her
konuyu siyasi çıkarlar açısından gündeme getirmekte ve süreçleri ona göre ayarlıyor. Türkiye'de çok başbakan gelmiştir, hepsi geçicidir ama devlet adabının ve edebinin bu kadar kenarda bırakıldığı bir dönemi bu ülke yaşamamıştır" diye konuştu.