Adana'daki FETÖ/PDY Davası

Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında haklarında 'terör örgütü üyesi olmak' suçlarından dava açılan, polis memurluğundan ihraç edilen 16'sı tutuklu 25 şüphelinin yargılanmasına başlandı.

Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmada, meslekten ihraç edilen tutuklu eski polislerden bazıları ile tutuksuz kimi sanıklar salonda hazır olurken, bazıları da Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.

İddianamenin kabul edildiği belirtilip sanıkların savunmalarına geçildi.

SEGBİS sistemiyle savunmaları alınan Serhat Özkan, Muammer Polat, Sedat Ural, Çağatay Aydın, Ramazan Çetinkaya, Veysel Özkıraç, Sedat Şaybak, Emin Tozcuer, Yasin Ecevit, Celalettin Yılmaz, Cesur Topal, Aydın Kurtuluş, Metin Atçıoğlu, Adnan Elitaş, Hasan Saldallı ve Ahmet Ünsal ByLock kullanmadıklarını öne sürdü.

Sanıklardan Sedat Ural, savunmasında, 15 Temmuz gecesi görevinin başında olduğunu ve gerekli teçhizatla tedbir aldığını belirterek, buna rağmen FETÖ üyesi olmakla yargılandığını söyledi.

Cesur Topal ise terörist olmadığını vurgulayarak, 'Ben bu vatana yıllarca tüm terör örgütlerine karşı vatan millet aşkı ile mücadele ettim, canımı hiçe sayacak şekilde görev yaptım. Tüm bu emeklerime karşı şu anda huzurunuzda terör örgütü üyesi olarak yargılanmaktayım ve bundan utanıyorum. Örgüt üyesi değilim, olduğumu varsaysak bile 15 Temmuz gecesi görevimin başına gelmezdim, bu durum bile terör örgütü üyesi olmadığımı gösterir, örgüte ait herhangi bir yapıya gitmedim.' dedi.

Metin Atçıoğlu ise evinde bulunan terör örgütü elebaşısı Fethullah Gülen'e ait vaaz CD'sini bir arkadaşının kendisine hediye ettiğini söyledi.

Ahmet Ünsal da meslek hayatı boyunca takdir, teşekkür ve başarı belgesi aldığını belirterek, 'Tüm sicil notlarım 5 ve pekiyidir, hakkımda herhangi bir adli ve idari soruşturma olmamıştır. Üzerime atılı suçları kesinlikle kabul etmiyorum. Bu örgütün üyeleriyle hiçbir bağlantım olmamıştır.' ifadesini kullandı.

Serhat Özkan da örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmeyerek, 15 Temmuz'da izinde olduğu ve çağrı üzerine hemen gelip görevine başladığını aktardı.

Ömer Yakar ise 10 yıl boyunca bomba imha şubesinde çalıştığını, 15 Temmuz gecesi arkadaşlarıyla silahlarını alarak kendilerinden 100 metre uzaklıktaki askeriyede tedbir aldıklarını anlatarak, 'Savunmaya geçmiştik, belki de şehit ya da kahraman olacaktım. Coşkun Küçük bana dua amaçlı program yüklemişti, bu programın ByLock olup olmadığını bilmiyorum.' dedi.

Ümit Pişkin de meslekten ihraç olduktan 10 gün sonra Başbakanlık'tan kendisine teşekkür mektubu gönderildiğini bildirerek, belirtilen mektubu mahkemeye sundu. Pişkin, 'Hain terör örgütü üyesi olsaydım, bu mektubu almazdım, isnat edilen ByLock programını yüklemedim, ben terör örgütü üyesi değilim, bomba uzmanı olarak görev yaptım, terörle mücadele kapsamında çalıştık, 6 arkadaşım şehit oldu.' dedi.

Abdullah Topçueri de ByLock kullanmadığını, eşinin kanser olduğunu belirtip, beraatini istedi.

Coşkun Küçük ise 23 yıllık polis memuru olduğunu, sadece SMS ve WhatsApp üzerinden dua mesajları gönderdiğini söyledi.

Necati Üste de bu suçtan yargılanmaktan utanç duyduğunu ifade ederek, çocuklarının yapıya ait dershaneye gittiğini, ByLock programının kullanıcısı olduğu bildirilen hattı ise üniversite öğrencisi olan kızının kullandığını söyledi.

Kızının da programı kullanmadığını söylediğini anlatan Üste, 'Bank Asya'da 2000 yıllarında kart ücreti olmadığı için bir hesap açmıştım. Ancak, örgüte destek amaçlı bir yatırımım söz konusu değildi. Eşimle ilgili Bank Asya'da hesap vardı, onunla ilgili Ankara Başmüfettişliğinden tahkikat geldi. Eşimin hesabındaki toplam 2 bin 700 lira civarındaki para TMSF'nin talimatı ile tarafımıza ödenmiştir, usulsüz yatırılan bir para olsaydı iade edilmezdi.' dedi.

Bengü Topal da ByLock programını kullanmadığını, 2012’de de 2 çocuklarına Bank Asya'da bireysel emeklilik hesabı açtığını ancak örgütün talimatıyla bu bankaya para yatırmadığını savundu.

Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Sanık polis Muhammet Emin Körkün hakkında çıkartılan yakalama emrinin devamı ile tutuksuz sanık Ahmet Çetin'in talimatla ifadesinin alınmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak sanıkların her birinin ayrı ayrı ByLock'a kaç kez ve hangi tarihlerde girdiklerinin araştırılması, ayrıca Emniyet Genel Müdürlüğünce ByLock uygulamasının, kişinin mail hesabının veya telefonun IMEI numarasının uzaktan hacklenmesi suretiyle, başkaları tarafından telefona yüklenmesinin, telefonda hiç kullanılmadığı halde kullanılmış gibi gösterilmesinin mümkün olup olmadığının sorulması için duruşmayı erteledi.