Ağrı Pili İle Yeniden Yürümeye Başladılar
Antalya’da biri 65, diğeri 41 yaşında olan ve hastalıklarına bağlı “ağrı” nedeniyle adeta hayattan kopan iki hasta, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Algoloji Uzmanı Doç. Dr.Mert Akbaş’ın tedavisi ile ağrılarından kurtuldu.
56 yaşındaki Makbule Süheyla üç kez belinden ameliyat olduğunu ve ağrıları nedeniyle yürüyemez duruma geldiğini belirterek, ağrı pili sayesinde tekerlekli sandalyeden kurtulduğunu söyledi.
Süheyla artık tekerlekli sandalyeden bağımsız yürüyebildiğini ve ağrılarının ise yüzde 90 geçmiş durumda olduğunu anlattı. Makbule Süheyla, "Üç kez belimden ameliyat oldum. Ameliyatlar başarılı olmadı. Hatta en son ameliyatta doktor ‘Yapacağımız bir şey yok’ dedi.
Ağrılardan artık yürüyemez hale geldim. Gece uyuyamıyordum. Algoloji diye bir bölüm olduğunu bilseydim bu kadar ağrı çekmemiş olacaktım. Tavsiye ile Doç.Dr. Mert Akbaş'a gittim. Ağrı pili takıldı. Hastaneye tekerlekli sandalye ile gelmiştim şimdi yürüyebiliyorum. Kendi işlerimi yapabiliyorum. Boşuna ağrı çekmeyin" dedi.
SİGARAYA BAĞLI BURGER HASTASI
41 yaşındaki Mustafa Güler ise sigaraya bağlı burger hastası olduğunu ve hastalığı nedeni ile sol ayağında şiddetli ağrıları çektiğini anlatan Mustafa Güler, yüksek dozda ağrı kesici kullandığını söyledi.
Ağrılar nedeni ile yaşamının kabusa döndüğünü ancak ağrı pili (DCS) ile ağrılarından tamamen kurtulduğunu söyleyen Güler, şunları söyledi:
"İki ay önce ağrı pili takıldı. Adeta hayata yeniden geldim. Ağrıdan yerimde duramazken şimdi tamamen bu ağrılardan kurtuldum. Üstelik bacağım da kesilmekten kurtuldu. Antalya'da ağrı pili takılan tek burger hastasıyım."
"BAZI DOKTORLAR BİLE ALGOLOJİ BÖLÜMÜNÜN VARLIĞINDAN HABERSİZ"
Her iki hastanın tedavisini yapan Akdeniz Üniveristesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Algoloji Uzmanı Doç. Dr. Mert Akbaş, ağrının süresine göre akut ve kronik olarak ikiye ayrıldığını ve algolojinin kronik ağrıların tedavisinde devreye girdiğini söyledi.
Doç.Dr. Akbaş, kronik ağrının çok sayıda probleme yol açtığını ifade ederek, "Halsizlik ,bitkinlik, uyku bozuklukları, iştahsızlık, kilo kaybı, kabızlık, psikiyatrik sorunlar, hareketliliğin azalmasına bağlı eklem bozuklukları gibi semptomlar da ortaya çıkar. Ayrıca her yıl kronik ağrıya bağlı olarak 700 milyon iş gücü ve 60 milyar dolar zarar oluşuyor. Algoloji son yıllarda bilinmeye başlandı. Hasta memnuniyeti arttıkça da daha aranır hale gelmiştir. Ancak hala günümüzde bu yeterli değildir. Bazı doktorlar bile Algoloji bölümünün neler yaptığından habersizdirler" dedi.
KRONİK AĞRILARI OLAN HASTALAR
Doç.Dr, Mert Akbaş, geçmeyen kronik ağrıları olanların algoloji bölümüne başvurabileceklerini belirterek şunları söyledi:
"Kişi kronik geçmeyen bir bel ağrısı olduğunda kendi direkt bize başvurabilir. Eğer yaptığımız tedaviler ve girişimler yetersiz kalırsa, ya
da riskli bir durum varsa gerekli branşa yönlendirilirler. Disiplinler arası fikir alışverişi yapılır ve sonuca ulaşılır. Bir çok hastanın burada yapılan tedavilerden yanıt alma şansı oldukça yüksektir. Cerrahi tedaviler en son başvurulacak çarelerdir. Böylece hasta uzamış tedavilerden, gereksiz cerrahilerden kurtulabilir bu da bizim gibi ekonomik koşulları ülkelerde gereksiz masrafları da azaltmış olur."
AĞRI ÇEŞİDİNE GÖRE TEDAVİ
Doç. Dr. Mert Akbaş, ağrı çeşidine göre uygulanan tedavileri ise şöyle sıraladı:
"Bel fıtığı, ozon tedavileri, disk içi işlemler, bel, boyun, sırt, kol ve bacak ağrıları için radyofrekans tedavileri, lizis işlemleri, omuz, diz, kalça ağrıları için eklem içi enjeksiyonlar, ozon uygulamaları, yüz, baş ağrıları ve nevrajiler için radyofrekans tedavileri, damar tıkanıklığına bağlı ağrılar için sempatik bloklar ve radyofrekans tedavileri, kanser ağrıları için katater yöntemleri, ileri girişimsel yöntemler olarak ise vertebroplasti, epiduroskopi ve spinal kord stimulasyonu (ağrı pili) vardır."
DİĞER TEDAVİ YÖNTEMLERİNDEN FAYDA GÖRMEYENLERE AĞRI PİLİ UYGULANIYOR
Doç.Dr. Mert Akbaş, diğer yöntemlerden fayda görmeyenler hastalar için ağrı pili uyguladıklarını da vurgulayarak, "Spinal kord vücudun elektrik sistemi olarak kabul edilebilir. Vücuttan gelen uyaranlar sinirler aracılığı ile önce omuriliğe oradan beyne iletilir. Omurilik bölgesine yani epidural alana yerleştirilen elektrodların, pillerin amacı sürekli uyaran göndererek omurilik ve beynin ağrılı uyarıyı algılamasını engellemektir. Bu tedavi diğer bütün ağrı tedavi yöntemlerinden yarar görmeyen hastalara uygulanabilir. Bunun yanı sıra hastaların yeniden operasyonuna karşı önemli bir seçenektir. Ağrı tedavisinde uygulanan ağrı iletiminin fiziksel olarak kesildiği diğer tekniklere göre geri dönüşümlü olması ile üstünlük taşır" dedi.
Doç. Dr. Mert Akbaş, ağrı pilinin lokal anestezi ile yerleştirildiğini kaydetti.
Ağrı pili uygulanan hastalarda başarılı sonuçlar alındığını belirten Doç. Dr. Mert Akbaş, "Birçok bilimsel makalelerdeki başarılı sonuçlar oranı yüzde 50-80 arasında değişmektedir. Yöntemin uzun süreli takibine ait, iskemik (damarsal kökenli) ağrıda yüzde 80-90, postlaminektomi sendromu ve nöropatik ağrı da ise ortalama olarak yüzde 50-70 arasında başarılı sonuçlar alınmıştır" ifadelerini kullandı.
ÖMÜR BOYU AĞRI İLE YAŞAMAK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ
Doç.Dr. Mert Akbaş, ağrının kader olmadığını, kişilerin ömür boyu ağrı ile yaşamak zorunda olmadıklarına dikkat çekerek, "Kişilerin ağrıları geçirilebilir. Tamamen ağrısı geçirilemeyen hastalarda ise en azından o kişinin günlük yaşamında ki ağrılar kabul edebileceği düzeye indirilebilir, ilaç kullanımları azaltılabilir ve yaşam konforları arttırılabilir."