Ahıska Türklerinden 72 Aile Ahlat'ta Yerleştirilecek

BİTLİS - Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı, Başbakan Davutoğlu'nun koordinasyonunda, Ukrayna'dan Türkiye'ye getirilecek Ahıska Türklerinden 72 ailenin, Bitlis'in Ahlat ilçesine yerleşeceği bildirildi.

Türkiye'ye gelecek 677 ailenin 605'i Erzincan'ın Üzümlü ilçesine, 72'si de Ahlat'a yerleştirilecek.

Ahlat Kaymakamı Bülent Tekbıyıkoğlu, yaptığı açıklamada, Ahlat'a yerleştirilecek 72 ailenin, TOKİ tarafından yaptırılan konutlarda iskan edileceğini belirtti.

Tekbıyıkoğlu, "Kapasite o kadar olduğu için 72 aile yerleşecek. Eğer kapasite fazla olsaydı zannediyorum devlet aklı buraya daha fazla aile yerleştirmeye karar verirdi. Şu an hazırlıklarımız sürdürüyoruz. Birkaç ay içinde misafirlerimiz ilçemize gelmeye başlayacak. Bütün Ahlatlıların bu ailelere son derece misafirperver davranacaklarından eminim" dedi.

Aileler için hazırlıkların sürdüğünü, birkaç ay içinde bu ailelerin Ahlat'a yerleştirileceğini ifade eden Tekbıyıkoğlu, yakın zamanda hem Cumhurbaşkanlığı hem de Başbakanlık makamının onayıyla karar verilen Ukrayna savaş bölgesinde mukim Ahıska Türklerinin bir kısmının Türkiye'ye yerleştirilmesiyle ilgili karar alındığını anımsattı.

Ahıska Türkleri'nin bir kısmının Erzincan'ın Üzümlü ilçesine, geriye kalan küçük bir kısmının da Ahlat'a yerleştirilmesine yine aynı makamlarca karar verildiğini anlatan Tekbıyıkoğlu, şöyle konuştu:

"Bazen bize 'Neden Ahlat tercih edildi' diye soruluyor. Ahlat bunun için çok da ideal bir yer. Ahlat Anadolu'ya girişimizle birçok Türk boyunun Anadolu'ya iskan öncesi yerleştirildiği geçici bir durak ve kabul toplama merkezi olmuştur. Ahlat'ta duran ve yerleşen ilk boylar, daha sonra ihtiyaç durumuna göre, Yozgat'a, Osmaniye'ye, Ege'ye ve kimsi ise Karadeniz'e yönlendirilerek orada yer tutmuşlar. Ahlat bu işi yaparken de dönemin en büyük şehirlerinden biri konumundadır. Bir başkent ve kabul kültürü olan bir yerdir. Bu kabul kültürünün yüzyıllar boyunca devam ettiğini görüyoruz."

Büyük Çerkez Sürgünü'nde yine devletin bu kültürün farkında olduğunu, Çerkezlerin bir kısmının Ahlat'a yerleştirilerek, burada iskan edildiğini hatırlatan Tekbıyıkoğlu, devamında Kafkaslardaki Karapapak ve Terekemelerin ilçede yerleştirildiğini hatırlattı.

Tekbıyıkoğlu, 1958-1959 yıllarında İran'daki Kürtlere yapılan sürgün nedeniyle zor durumda kalan bu insanlara da Ahlat'ta toprak verildiğini, ilçenin bin yıl öncesinde başkent olduğunu, bu kültürle diğer kültürleri birleştirme ve kaynaştırma gibi bir geleneğinin bulunduğunu ifade etti.

Ahlat'ın, çok motifli ve çok renkli bir ilçe olduğunu belirten Tekbıyıkoğlu, şunları belirtti:

"Bu motif ve renklerinde birbirleriyle bağlantısı olan adeta bir Anadolu kiliminde tezahür ettiği ilçemizdir. Bunu unutmayan devlet aklı zannediyorum ki bu münasebetle savaş altındaki Ukrayna'da yaşayan Ahıska Türklerini Ahlat'a yerleştirilmesi için karar almıştır. Ülkemiz sadece dindaşlarımız için değil, aynı dine mensup olmayan başka milletler içinde dingin bir liman ve bir huzur mekanı olmuştur."

Tekbıyıkoğlu, Suriye'de büyük karışıklıklar olduğunu, oradan 2 milyon Suriyelinin dinine, milletine ve ırkına bakmadan Türkiye'nin kabul ettiğini dile getirdi.

"Bu bir imparatorluk mirasıdır. Farkında olalım veya olmayalım bu bizim hücrelerimize kadar işlemiştir" değerlendirmesinde bulunan Tekbıyıkoğlu, "Tıpkı aynı misyonla ve  vizyonla Türkiye Cumhuriyeti Devleti de bu bölgede savaş altındaki zor durumda kalan mağdur ve canı tehlikede olan insanlara, bu toprakların ve ülkenin kapısını açmıştır. Bunun içinde en ideal yerlerden biri Ahlat olarak belirlenmiştir. Biz de bunu son derece haklı görüyoruz" diye konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile