Ahmet Kenan Tanrıkulu: “İdamı Geri Getirelim”

İzmir'in Foça ilçesinde askeri servis otobüsüne düzenlenen bombalı saldırının ardından olay yerine gelerek incelemelerde bulunan MHP Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, bölgede son günlerde yaşanan yangın ve cinayetlere dikkat çekerek, olayların birbiriyle bağlantılı olabileceğini söyledi.

“Burası güvenliğin en üst noktası olması gereken ve birçok güzide birliğimizin konuşlandığı bir bölgedir" diyen Tanrıkulu, "Bunlar bu bölgeye dibimize kadar intikal edebiliyorlarsa, hatta bir gün önce bölgede bir yangın denemesi veya şaşırtma adı ne olursa olsun yangın teşebbüsünde bulunuyorlarsa, bu durumun düşündürücü olduğunu yetkililerin aklına getirmesi gerekir diye düşünüyorum. Yine birçok kişinin söylediği ve benim de bu görüşlere katıldığım; geçtiğimiz gün bölgede 3 cinayetin olması. Bu cinayetlerin kurşun yarası ile neticelenmesi birbirine bağlanan olaylar" diye konuştu

Foça'nın Türkiye'nin en batısındaki kentler arasında yer aldığını ve Foça'da böyle bir olayın yaşanmasının son derece düşündürücü olduğunu vurgulayan Tanrıkulu, "Buradan ötesi deniz, denizden sonra da nereye gideceğini bilemiyorum. Gerçekten üzücü bir durum. Ama bu üzücü durumu bizim sadece üzülerek, infial duyarak, birilerine bağırarak çağırarak yönlendirmemiz de yanlış. Biz buradan milletin vekili olarak şunu diyoruz. Gerekli tedbirin alınması, gerekli politikaların üretilmesi, güvenlik stratejisinin sonuna kadar gereğinin neyse yapılması ve bu hain, hunhar, alçak ve şerefsizce yapılan savaşın her ortamda masum insanları katlettiği durumda yapılması gereken neyse bir an önce de yapılması gerekir diye düşünüyorum. Biz üstümüze düşen vazifeyi buradaki insanlarımızla birlikte paylaşacağız. Bizim açımızdan gözlerimizi dolduran başka bir husus, bu hain saldırıda yaralanan insanlarımıza kan vermek için hastanelerde sırada bekliyorlar" dedi

“GÜVENLİK ZAFİYETİ VAR MI?”
Bölgede son günlerde yaşanan olaylar dikkate alınarak güvenlik tedbirlerinin artırılması gerektiğini vurgulayan Tanrıkulu, şöyle devam etti: "Ben polis ya da güvenlik uzmanı değilim. Sadece hissiyatımı ve insanların söylediklerini burada basın aracılığı ile aktarıyorum. Ben diyorum ki burada böyle olaylar oluyorsa, bir gün önce yangın varsa, 3 cinayet olmuşsa, bölgede bir takım insanları rahatsız eden, irite eden, tedirgin eden durumlar varsa ve buna da gerekli tedbir alınmadıysa o zaman evet bunun adı güvenlik zafiyetidir. Devletimiz kurumlar arası görev dağılımını yapmıştır. Dün olduğu gibi bugün de bu güvenlik politikasını uygulayacak olan kişi ve kurumlar bellidir. Ve bir an önce de görevlerinin başına geçmek zorundadırlar. Yoksa filan kurum suçlandı, filan görevdeki veya rütbedeki kişi suçlu deyip yine böyle ufak tefek insanların başına böyle kabağı patlatmayalım. En yetkili kişi kimse oradan başlasın. Birkaç gün önce Şemdinli ve hemen arkasındaki Karakol baskınlarından sonra Sayın Milli Savunma Bakanının 'terör bitmiştir' diye açıklamasını duyduk. Kusura bakmasın ama buna kimse gülmek bile istemez. Böyle bir şey söylenebilinir mi? Sizin 8 şehit verdiğiniz gün 'terör bitti' diyor birileri. Bu dalga mı geçilmektir. Bu insanımızın yüzüne baka baka onları enayi yerine mi koymaktır. Böyle bir şey olabilir mi? Sonra 'kanı yerde kalmayacak, intikamı alınacak' diye kuru kuru demeçleri de bıraksınlar artık. İşte orada 2 kişi var. Bulsunlar intikamını alsınlar. İstiyorlarsa idam konusunu getirsinler Meclis’e, biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak destekleyelim. İdamı geri getirelim. Buradan söylüyorum teröre karşı, vatan millet düşmanlığına karşı, devlet hainlerine karşı tekrar idam ile ilgili kararı getirdikleri zaman MHP tam kadro Meclis’e gelir, oyunu da verir."

“CHP'YE DESTEK VEREN KİM?”
Foça'daki terör olayı ile ilgili TBMM'de genel görüşme yapılması gerektiğini ifade eden Tanrıkulu, "Ancak bu ifademi CHP ile ilişkilendirmeyin. Cumhuriyet Halk Partisi önümüzdeki hafta Meclis’i olağanüstü çağırdı. Bunu bununla birbirine paralel düşünmeyin. Orada CHP'ye destek veren BDP. BDP kim? PKK'nın kucağına oturmuş Meclis’in çatısı altında görev yapan siyasi parti kılığında bir çetedir. Siz şimdi bunlarla ortak bir duruma geldiyseniz. CHP'ye oy veren vatandaşlarımızı tenzih ederek söylüyorum. Onlara bir sözüm yok. Siyasi tercihtir saygımız var. Ben yöneticilerine, milletvekillerine söylüyorum. Onların kendi içlerinde BDP ile birlikte yürüttükleri politikayı şiddetle kınıyorum. Onların paralelinde onlarla birlikte hareket eden insanlar neticede terörü de kışkırtmış ve birlikte hareket etmiş olurlar" dedi .