Bağımsız milletvekili Ahmet Türk, önceki gün İzmir‘de hayatını kaybeden 23. dönem Muş milletvekili Nuri Yaman‘ın taziyesine katılmak üzere Muş‘a geldi. THY‘nin Ankara-Muş seferini yapan tarifeli uçağıyla kente gelen Ahmet Türk, havaalanı VIP salonunda bir süre dinlendi. Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Türk, Nuri Yaman‘ın ölümünün kendilerinde şok etkisi oluşturduğunu belirtti. Merhum Nuri Yaman‘ın hem Kürt sorunun çözümü hem de halkın talepleri konusunda büyük bir duyarlılık gösterdiğini dile
getiren Ahmet Türk, kendisiyle siyaset yaptığı dönemlerde çok şey öğrendiklerini kaydetti.
Boykot kararıyla ilgili gazetecilerin sorularını da cevaplayan Ahmet Türk, hukuk devletinin oluşması ve haksızlıkların ortadan kaldırılması konusunda ortaya koydukları bir tepki olduğunu vurgulayarak, "Yıllardan beri siyaset yapıyoruz ve hep tehditlerle, tuzaklarla karşı karşıya kalıyoruz. Bu tehdit ve tuzak politikalarının artık sona erdirilmesi, demokratik hukuk devletinin oluşması ve artık farklı fikirlerin, düşüncelerin ötelenmediği, demokratik bir siyaset mantığının oturtulması için çaba
gösteriyoruz. Hatip Dicle, çok değerli arkadaşımız. Mesele bunu aşan bir şeydir. Değişen dünyada değişimin yaşandığı bir ülkede halen Kürtler var mıdır, yok mudur, sorun nasıl çözülecektir gibi bir tartışmanın içindeyiz. Sayın Başbakan bütün dünyaya değişim, dönüşümü önerirken, reformları önerirken, yıllardan beri bu halkın taleplerini görmezlikten geliyor. Bu mantığın değişmesi lazım. Bizim üzerinde durduğumuz budur, ısrarımız demokratik bir Türkiye‘dir" dedi.
Hatip Dicle‘nin vekil olup olmamasının kendileri için çok önemli olduğu ifade eden Türk, "Ama önemli olan buradaki tehdit siyasetinin sürdürülmemesi. Yıllardan beri Kürtler bu tehditlerle siyaset yapıyor. 1990 yılından beri 7 partimiz kapatıldı. Milletvekiliyken parlamento dışına itildik. Partinin siyasi sorumluluğunu alırken partimiz kapatıldı ve milletvekilliğimiz düşürüldü. Demokles‘in kılıcı gibi Kürtler üzerinde bir tehdit politikası sürdürülüyor. Bu tehdit politikalarının ortadan kaldırılması için
demokratik bir anayasaya ihtiyaç vardır, demokratik hak ve özgürlüklerin güvence altına alınmasına ihtiyaç vardır. Hatip Dicle de demokrasi mücadelesi verdiği için bu noktadadır. Mazbatasını almasına rağmen iptal edildi. Hak etmediği, halkın iradesiyle seçilmeyen bir milletvekilinin hanesine 80 bin oy yazıldı. Bu demokrasi açısından büyük bir ayıptır. İktidar partisinin, hak etmeyen bir milletvekilini coşkulu bir şekilde alkışlaması en büyük ayıptır" ifadelerini kullandı.
Grup toplantılarını Ankara‘nın dışında başka illerde de yapabileceklerini dile getiren Türk, "Grup toplantılarını gerekirse Diyarbakır‘da yaparız gerekirse Ankara‘da yaparız. Diyarbakır, halkımızın olduğu güçlü bir merkez, Ankara da siyaset merkezidir. Biz buradaki siyasetimizi elbette ki her alanda yapacağız. Gerekirse Van‘da, İstanbul‘da bir araya geliriz. Diyarbakır, halkımızın bizimle diyalogda olduğu, sivil toplum örgütlerimizin en güçlü olduğu bir merkezimizdir. Bugün Hatip Dicle‘nin
milletvekilliğinin düşürülmüş olması, yine 6 milletvekiline sahip olduğumuz bir yer olması ve Diyarbakır‘ın Kürt coğrafyasının merkezi olması açısından önemlidir" dedi.
Havaalanında Muş Belediye Başkanı Necmettin Dede ile bir süre sohbet eden Ahmet Türk, daha sonra karayoluyla Malazgirt‘e hareket etti.
Ahmet Türk Muş‘ta
Mardin bağımsız milletvekili Ahmet Türk, yıllardan beridir tehditlerle siyaset yaptıklarını ve bu tehditlerin bitmesi gerektiğini söyledi.