Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten Açıklaması
Adalet ve Kalkınma Partisi (Ak Parti) Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, Barış ve Demokrasi Partili (BDP) milletvekillerinin tahliye edilmemesini eleştirerek, “Türk’e ayrı hukuk, Kürt’e ayrı hukuk, Ergenekon’a ayrı hukuk, PKK’ya ayrı hukuk olamaz" dedi.
Hukukta ayrım olamayacağını, hukukun ve adaletin eşitlik ilkesi doğrultusunda ilerlemesi gerektiğini belirten AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, adaletin evrensel olduğunu, insana, partiye ve ırka göre hukuk olmayacağını kaydetti.
Cuma İçten, “KCK davasında yargılanan BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan ve BDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım'ın tahliye talebinin reddedilmesini hakkaniyetli bulmuyorum. Neticede bu karar nihai değil. İtiraz süresi var ama BDP'li vekiller için verilen bu kararda çifte standart olduğunu görüyoruz. Eğer bir memlekette hukuk varsa herkes için eşit işler. CHP'liye farklı hukuk BDP'liye farklı hukuk, AK Partiliye farklı hukuk olamaz” şeklinde konuştu.
“MİLLETVEKİLLİĞİ HAPİSTEN İNSAN ÇIKARMA MÜESSESESİ DEĞİLDİR”
En başından beri kendilerinin cezaevindeki vekillerle ilgili tavırlarının belli olduğunu söyleyen Cuma İçten, milletvekilliliğinin hapisten insan çıkarma müessesesi olmadığını söyledi.
İçten, “Bakın en başından beri bizim cezaevindeki vekillerle ilgili tavrımız bellidir. Biz en baştan şunu söyledik. Milletvekilliği müessesesi cezaevinden insan çıkarma aracı olmamalıdır. CHP, MHP ve BDP'nin bu insanları aday göstermesinin doğru olmadığını en başta söyledik. Ancak Anayasa Mahkemesi Mustafa Balbay'ın tahliyesi yönünde karar verirse de bu karara saygı duyacağımızı söyledik. Nitekim mahkeme bu yönde karar verdi. Ama eğer BDP, iddia ettiği gibi bir kitle partisiyse dışarıdan aday gösterebileceği bir sürü insan varken neden böyle bir hareket içine girdiğini de düşünmek gerek” diye konuştu
“REFERANDUMDA HAYIR DİYENLERİN EVETİ AK PARTİ OLMUŞTUR”
Referandumda hayır diyenlere de seslenen Cuma İçten açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Hukuk herkes için lazımdır ve aynı olmak zorundadır. Dolayısıyla bugün BDP'liler ile ilgili verilen karar Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararla benzerlik teşkil etmiyor. Oysa Mustafa Balbay Anayasa Mahkemesi’ne, hakkında hüküm verildiği ve uzun tutuklamalardan ötürü bireysel başvuruda bulunduğu için serbestken, BDP’li vekillerin henüz yargılanması devam etmektedir. Lakin hukuk, herkes için hukuksa Balbay’ın da durumu emsal teşkil etmelidir. Yoksa bu durum, çifte standarttır, hukuk skandalıdır ve doğru değildir. Şimdi yeri gelmişken hatırlatalım. 26 maddelik Anayasa değişikliğini kim yaptı? AK Parti yaptı. O gün bu değişiklikler olmasaydı bugün ne CHP, ne MHP ne de BDP tutuklu vekilleri için özgürlük kapısını aralayamayacaklardı. Yani AK Partiye hayır diyenler bugün en çok evet diyenler olmuşlardır. Ama her şeye rağmen benim Cuma İçten olarak kişisel kanaatim, seçilmiş hiçbir vekilin parmaklıklar ardında özgürlük mücadelesi vermeleri değil, meclise gelip yemin ederek yasama çalışmalarına ve ait oldukları yere dönmeleridir. Son olarak, dolayısıyla anayasa mahkemesine bireysel başvuruda bulunarak vekillerin serbest bırakılması kararının çıkacağından eminim. Çünkü Mustafa Balbay, yerel mahkemeye değil, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunarak özgürlüğüne kavuşmuştur” ifadelerini kullandı.