AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı Açıklaması

'Bugünkü mevcut düzenlemelerde siyasi partiler uygun görürlerse birden çok parti bir araya gelmek suretiyle seçimlere ortak listeyle girmelerine engel bir durum yok' 'Seçim sisteminde anayasa değişikliği dolayısıyla bir değişiklik yapmayı gerekli kılan zaruri bir durum yok. Ben barajın yüzde 10 olmasının Türkiye'de demokratik temsil açısından çok büyük sorun oluşturacağı kanısında değilim' 'Belediyeler açısından tasarrufumuzu yaptık bitti. Biz kurumsal yapıya, çalışmaya önem veririz. Bir alanı inceleriz, onu bir paket haline getiririz, yapılan çalışmada paket haline getirilen 6 tane belediye başkanı arkadaşımız vardı, bunları bulundukları yerleri boşaltmaları siyasetimiz açısından uygun görüldü, bunu gerçekleştirdik. Ama önümüzde böyle bir paket yok'

AK Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, siyasi partilerin birlikte ve ortak seçime girmesine ilişkin, "Bugünkü mevcut düzenlemelerde siyasi partiler uygun görürlerse birden çok parti bir araya gelmek suretiyle seçimlere ortak listeyle girmelerine engel bir durum yok." dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.

Yazıcı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "MHP, AK Parti ile yan yana mücadelesini sürdürecektir" açıklamasına ilişkin, "Bu çok doğru, çok kıymetli bir bakış, bir duruştur diye değerlendiriyorum. Yani bundan çok başka anlamlar çıkartmaya gerek yok. İşte bunu Sayın Bahçeli'nin diliyle bakışıyla okursak, vatan, millet söz konusu olduğunda gerisi teferruat olarak da özetleyebiliriz." yorumunu yaptı.

Hükümet sistemi değişikliğine ilişkin, Milletvekili Seçimi Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu, Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu, Halkoylaması Kanunu, Mahalli İdareler Seçimi Kanunu gibi kanunlarda uyum düzenlemelerinin yapıldığını aktaran Yazıcı, "Yani buradaki şeyler diyelim ki seçilme yaşı 18'e indi Anayasa'da, işte mahalli idarelerde de 18'e inecek. Cumhurbaşkanı hükümet modeliyle bağlantılı devletin yönetim şemasını ilgilendiren düzenlemeler o ayrı bir kategori o çalışma belki Cumhurbaşkanlığında, Külliye'de uzmanlar düzeyinde devam ediyor olabilir. Eminim ki o daha sonra siyaset kurumuna gelecek. Siyaset kurumu da siyasi bakış itibarıyla o düzenlemelere renk verecek, onları desenleştirecek. Onlar henüz gündemde yok, çünkü zaman daha var." diye konuştu.

- "Ortak listeyle seçime girmeye engel bir durum yok"

Siyasi partilerin birlikte ve ortak seçime girişine ilişkin düzenlemenin varlığına işaret eden Yazıcı, "Bugünkü mevcut düzenlemelerde siyasi partiler uygun görürlerse birden çok parti bir araya gelmek suretiyle seçimlere ortak listeyle girmelerine engel bir durum yok. Bunu sağlayıcı mekanizmalar var bunun uygulamasını da geçmişte gördük, yani mevcut anayasa değişikliği de bunu yasaklamıyor. Dolayısıyla o alana ilişkin bir düzenleme çalışması yok, mevcut düzenleme bu imkanı sağlıyor." ifadelerini kullandı.

"İki partinin de amblemine kadar kullanabileceği bir ittifak olabilir mi?" sorusuna Yazıcı şu yanıtı verdi:

"O bir düzenleme bunlar tartışılır, yani nihayet bunlar Meclis’e gelecek, önce hükümete gelecek ve hükümetten parlamentoya, parlamentodan komisyona gelecek, oralarda bunlar tartışılacak, konuşulacak. Ama hükümetin veya partimizin yapmakta olduğu bu çalışma kapsamında bu alanı da kuşatıcı bir düzenleme efendim çerçevelenmedi, böyle bir çerçevelenme yok. O alanda ittifakları sağlayacak mevcut yasalardaki düzenleme var şeklinde değerlendirme yapıyoruz."

- "Çalışmalarımız arasında seçim barajı paragrafı yok"

Seçim barajına yönelik bu konunun tartışılabileceğini anlatan Hayati Yazıcı, çalışmaları arasında seçim barajı paragrafının olmadığını bildirdi.

Bu konunun, Türkiye Parlamentosu'na, Türkiye demokrasisine kazanımları, avantajları, dezavantajlarının müzakere edileceğini, ona göre formüle yapılacağını kaydeden Yazıcı, şunları söyledi:

"Seçim sisteminde anayasa değişikliği dolayısıyla bir değişiklik yapmayı gerekli kılan zaruri bir durum yok. Ben barajın yüzde 10 olmasının Türkiye'de demokratik temsil açısından çok büyük sorun oluşturacağı kanısında değilim. Yani ittifaklar sadece barajın kaldırılması, yükseltilmesi, indirilmesinden değil. Zaten siyasi partiler programı itibarıyla ülke sorunlarına bakışları itibariyle yakın duruş gösteren partilerin zaten onun dışında ittifak etmeleri her zaman mümkündür. Dolayısıyla bu yöntem uygulanmak suretiyle barajda meydana getirilmiş sorun aşılır."

- "Mecliste uyumlu çoğunluk önemli"

Cumhurbaşkanlığı hükümet modelinin ilk uygulamasının 3 Kasım 2019'da yapılacak seçimlerle başlayacağını bildiren Yazıcı, ilk uygulamanın önemli olduğunu, siyaset kültürünü, yeni modelin teamüllerini oluşturacağını vurguladı.

Cumhurbaşkanı hükümet sisteminde yürütme erkinin arkasında ona destek verecek Türkiye'nin hedefleri itibariyle parlamentoda güçlü bir çoğunluğu yoksa bu hükümet modelinin sağlıklı bir teamülünün oluşamayacağını aktaran Yazıcı, "Siyaset kültürü ileride sorunlara yol açacak pratiklerle dolar. Çoğunluğu gözetmezsek getirilmiş olan bu model cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin kültürünü oluşturamayız, teamüllerini oluşturamayız ve Türkiye'nin geleceği açısından hep soruna yol açar. Bu bakımdan da Meclis’te cumhurbaşkanlığı hükümet modeliyle uyumlu çalışabilecek bir çoğunluğun olması, sistemin Türkiye’ye sağlayacağı yararların gerçekleşmesi açısından hayati derecede önemlidir." diye konuştu.

- "Belediyeler açısından tasarrufumuzu yaptık bitti"

Yazıcı, belediyelerdeki görev değişikliğine ilişkin ise şu değerlendirmeleri yaptı:

"Belediyeler açısından tasarrufumuzu yaptık bitti. Biz kurumsal yapıya, çalışmaya önem veririz. Bir alanı inceleriz, onu bir paket haline getiririz, yapılan çalışmada paket haline getirilen 6 tane belediye başkanı arkadaşımız vardı, bunları bulundukları yerleri boşaltmaları siyasetimiz açısından uygun görüldü, bunu gerçekleştirdik. Ama önümüzde böyle bir paket yok. Dolayısıyla arkadaşlarımız çalışmaya odaklanarak yollarına devam ediyor, edecekler. Yarın birgün bizim görmediğimiz, gerçekten bizim yerel politikamızla uyumlu olmayan, çelişen, halkın memnuniyeti açısından sorun teşkil eden bir olguyla karşılaşırsak, yani yoktu, bunu yapmayız denmez, yani dinamik bir partiyiz. Bugün görmüyorsun bir şey, ama yarın da ihtiyaç duyulur tasarrufu orada icra edersin, böyle gidiyoruz. Bizim bu tasarrufumuzu eleştirenler var. Bakın belediyelerin dört tür denetimi vardır, bir yargısal denetim, mali denetim, idari denetim. Yargısal denetimi mahkeme yapar, mali denetimi Sayıştay yapar, idari denetimi İçişleri Bakanlığı müfettişi yapar, bir de siyasi denetim vardır, siyasi denetim de parti yapar. Bu tasarruflarımız partinin siyasi denetimi sonucu hayata geçirilmiş uygulamalardır."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile