Ak Parti Grup Başkanveikil Bozdağ Soruları Yanıtladı

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, komuta kademesinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün verdiği Cumhuriyet Resepsiyonuna katılmaması ile ilgili olarak, "Gelmemeleri Çankaya'nın değerini azaltmaz, gelmeleri de değerini yükseltmez. Şehit cenazelerinde başı örtülü şehit annelerine, yakınlarına gösterdiği saygıyı başka yerlerde göstermesini beklemek hem bizim hem de bütün milletimizin hakkıdır" dedi. TSK'nın 'başörtülülerin bulunduğu organizasyonlarda bulunulmamasına' yönelik genelgesi ile
ilgili olarak da Bozdağ, "Milletin ordusu millete arkasını dönmez. O yüzden ben gülünç ve anlamsız bir genelge olarak görüyorum" değerlendirmesini yaptı.
Bozdağ, AK Parti MYK Toplantısı'na gelişinde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Bozdağ, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün verdiği 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna komuta kademesinin katılmamasıyla ilgili sorular üzerine, sadece silahlı kuvvetlerin değil, iki milletvekili hariç CHP'lilerin de katılmadıklarını söyledi. Yargıtay ve Danıştay Başkanlarının da katılmadığını ifade eden Bozdağ, "Çankaya cumhurun temsil edildiği yer. Cumhurbaşkanı, cumhur adına davet yapıyor. Gelmemeleri kendi
değerlendirmeleridir. Gelmemeleri Çankaya'nın değerini azaltmaz, gelmeleri de değerini yükseltmez. Sonuç olarak, cumhur orada bütün renkleriyle temsil edilmiştir. Keşke diğerleri de gelseydi. CHP'nin başörtüsü konusunda samimiyetsizliğini de ortaya koydu. Bir taraftan 'ben çözerim' derken öte yandan başörtülü insanlarla bir arada bulunmaya tahammül edemedi. Silahlı kuvvetlerimiz peygamber ocağıdır. Şehit cenazelerinde başı örtülü şehit annelerine, yakınlarına gösterdiği saygıyı başka yerlerde göstermesini
beklemek hem bizim hem de bütün milletimizin hakkıdır" diye konuştu.

"SİLAHLI KUVVETLER MİLLETE ARKASINI DÖNMEZ DÖNMEMESİ LAZIM"
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) başörtülülerin bulunduğu organizasyonlarda bulunulmamasına yönelik bir genelge yayınladığına ilişkin haberlerle ilgili olarak da Bozdağ, "Gülünç buluyorum, anlamsız buluyorum, TSK'nın geleneklerine aykırı görüyorum. Doğru bir yaklaşım olarak görmüyorum. Biz biliyorsunuz ordumuza peygamber ocağı nazarıyla bakıyoruz. Milletimize 'asker millet' diyoruz. Asker millet olan bir yerde asker millete arkasını dönemez. Milleten de kaçamaz. Bunu ben maalesef gülünç gördüm. TSK'yı
veya herhangi bir mensubunu gülünç duruma düşürmenin kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum. Millete arkasını dönmez Silahlı Kuvvetler. Çünkü milletin içinden çıkıyor. Dolayısıyla milletin de her rengi var. Başı açığı var başı kapalısı var. Siyaseten farklı düşünenleri var. Farklı bir sürü renkleri, bir sürü desenleri var. Silahlı Kuvvetlerinin renkleri bu desenlerden oluşuyor. Dolayısıyla biz hepsine saygı duymalıyız. Hepsini başımızın üstünde görmeliyiz, hepsine aynı mesafede olmaya özen göstermeliyiz.
'Falan gelirse ben gelirim falan gelmezse ben gelmem' diye bir yaklaşım Silahlı Kuvvetlerin geleneğine baktığınızda, geleneğe de uymuyor. Baktığınız zaman izah edecek bir şey de yok. Silahlı Kuvvetler millete arkasını dönmez, dönmemesi lazım. Milletten de kaçmaz, kaçmaması lazım. Çünkü bu milletin ordusu millete arkasını dönmez. O yüzden ben gülünç ve anlamsız bir genelge olarak görüyorum" şeklinde konuştu.

HUKUK GARABETİ
Bir gazetecinin 'Orduevlerine başörtülülerin alınmaması yeni bir durum değil. AK Parti'nin 8 yıllık iktidarı göz önüne alındığında bu sorunu çözmek için temenninin dışında adım atmayı düşünüyor musunuz' şeklindeki sorusu üzerine Bozdağ, bu konuda AK Parti'nin birçok adım attığını söyledi. Başörtüsü sorunun çözmek için Anayasa'nın 10 ve 42. maddelerinde değişiklik yapıldığını ancak Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini hatırlatan Bozdağ, "Türkiye'de yaşanan başörtüsü yasağını anayasal bir dayanağı
yok. Anayasa'da, herhangi bir kanunda, başörtüsünü yasaklayan bir hüküm var mı? E yok. Mahkeme kararı var mı, yok. Anayasa Mahkemesi'nin kararları, Avrupa İnsan Hakları Mahkemsi'nin (AİHM) kararları yasak koymuyor. Çünkü mahkeme kararlarının gerekçesinde, Anayasa Mahkemesi kararlarının gerekçesinde bu yönde bir değerlendirme var. Dünyanın hiçbir yerinde mahkeme gerekçesi uygulanmaz. Ama maalesef Türkiye'de böyle bir hukuki ayıbı da yıllardır Türkiye uyguluyor. Mahkeme kararının gerekçesini uygulayan bir
hukuk garabeti ile karşı karşıyayız. Onun için olmayan bir yasağı kaldırmanın sıkıntısı var" ifadelerini kullandı.

CHP'NİN SERGİSİ
CHP'nin AK Parti ile ilgili sergisine yönelik bir girişimde bulunup bulunmayacaklarının sorulması üzerine de Bozdağ, şöyle konuştu:
"Halk arasında bir laf var; 'fikri olmayanlar küfrederler'. CHP Türkiye'ye ve Türkiye'nin sorunlarına dair bir çözüm üretememenin yeni bir şey ortaya koyamamanın sıkıntısı içerisinde. O nedenle CHP'deki aşağıya düşen siyaset seviyenin, siyasi anlayışın, siyasi zihniyetin de küfürler ve küfürleri bir araya getirip bunu bir siyaset diye ortaya koymak. Maalesef küfür ve hakaretin somut bir örneği gibi duruyor gözümüzün önünde. Bu fikri olmayanların yaptığı bir iştir. Üzülüyorum Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)
fikir üretmekten çıkmış; sadece küfür üretmiyor, üretilen küfür ve hakaretleri derleyip toplayıp bir araya ansiklopedi gibi getirip topluma küfürler demeti sunmayı siyaset zanneden bir anlayışla karşı karşıyayız. Yani biz onların seviyesine inemeyiz. Yukarıda duruyoruz. Siyasetin seviyesini yükseltmemiz lazım. Bu seviye küfür seviyesi değil hakaret seviyesi değil. Maalesef CHP'nin içine düştüğü kötü durumun somut bir örneği. Millet kendine sövenle küfredenle hakaret edenle, kendini sayanı elbette vakti
gelince ayırt edecektir. CHP fikirsizliğin verdiği bir acziyet içerisinde küfre fikir olarak sarılmış gözüküyor."