Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun talimatıyla Yıldırım'ın başkanlığında, AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, Niğde Milletvekili Erdoğan Özegen, Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç, Adıyaman Milletvekili Orhan Atalay, Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar, Sinop Milletvekili Mehmet Ersoy, Batman Gençlik Kolları Başkanı Emrullah Bardakçı'dan oluşan heyet, Siirt Valiliğini ve AK Parti İl Başkanlığını ziyaret etti.
Yıldırım, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, Siirt'te vatandaş, esnaf, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya gelip, bölgede yaşanan olayları görüşeceklerini söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulhamit Gül ile birlikte iki ayrı heyetle bölgede olduklarını hatırlatan Yıldırım, çalışmalarının aralıksız süreceğini kaydetti.
Çözüm Süreci'ne değinen Yıldırım, şöyle konuştu:
"Çözüm Süreci bir cümle ile terör örgütü PKK'nın silah bırakmasıydı. Oysa terör örgütü kendisine bir avantaj sağlarcasına algıyı başka bir yöne çevirdi. 'Bize oy verin barajı geçelim' denildi. Türkiye genelinde oyunu artırmasına rağmen silahları bırakmadığı gibi tehdit etmeye başladı. Eskiden yaptığı gibi yolları kesti, baraj yapımını engelledi, tehdit etti, sözde mahkemeler kurup milleti haraca bağladı. Sözde 'sivil toplum örgütü' adı altında milleti tehdit ederek haraç kesmeye başladı."
Dağdakilerin elbise değiştirmek suretiyle şehre indiğini anlatan Yıldırım, şehirde daha farklı çalışma içine girerek milleti sıkıntıya soktuklarını ifade etti.
Birçok yerde "evlerinizi kapatmayın biz terör yapsak bile bizi saklayın, sığındırın" şeklinde ifadelerden bahsedildiğini kaydeden Yıldırım, "Bu bölgede dışarıdan çocukların ahlakını bozmak üzere arkadaşlık kurma ve daha sonra dağa göndermek suretiyle aldattılar. Maalesef bu sıkıntılar devam ediyor. Bunlar bu bölgedeki STK, kanaat önderleri ve insanlardan aldığımız bilgilerdir" dedi.
Yıldırım, PKK, Paralel Devlet Yapılanması, DHKP-C ve DAEŞ terör örgütlerinin el ele vererek, Türkiye'yi kaosa sürükleyip büyümesini engellemek için ortak çalışma yaptığını belirtti.
Milletin bölgede yaşananlardan çok ciddi rahatsız olduğuna işaret eden Yıldırım, şöyle devam etti:
"Farklı bir algı oluşturularak, bölgede meydan terör örgütü PKK'ya bırakılmış gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldı. Burada Çözüm Süreci ile Türkiye'nin birliğini, bütünlüğünü, kardeşliğini ve hangi dilden, dinden ve hangi ırktan olursa olsun, birlikte yaşayacağını ortaya koymak üzere bu çalışmalar yapıldı ama istismar edildi. Bu istismarla birlikte Türkiye'yi eski Türkiye'ye döndürmek istediler. PKK, DAİŞ, DHKP-C terör örgütüne ve paralel yapıya yani Türkiye'nin bekasına ve geleceğine el uzatanlar ve dil uzatanlara bu operasyonlar yapılmaya başlandı. Sınır ötesi operasyonlar yapıldı, bu da milletin isteği üzerine yapıldı."
"Millet artık devleti yanında görmek istedi, devletiyle bütünleşmek istedi ve hukukun üstünlüğünü istedi" diyen Yıldırım, operasyonların devam edeceğini vurguladı.
Yıldırım, bölge halkıyla yapılan görüşmelerin daha sonra bir rapor halinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'na sunacaklarını kaydetti.
Bir gazetecinin "Çözüm Süreci ülkeye ne kazandırdı?" sorusuna AK Parti Adıyaman Milletvekili Atalay şu cevabı verdi:
"Çözüm Süreci'nin başladığı tarihin bir ay evvelinin istatistik sonuçlarını alın, 3 yıl yıla çarpın, bugün eğer bu topraklarda şarkta veya garpta, kışlada ya da dağda fark etmiyor, bu memleketin çocuklarının 5 binine yakını hayattaysa, bu hayatta oluş, Çözüm Süreci'nin getirisidir. Dolayısıyla bu millet tek başına o kadar değerli ve kıymetli bir şeydir ki 5 bin can kurtarılmıştır. Kobanili bir bebeğin sahile vuran o görüntüsü, bütün dünyayı derinden etkileyen ve insanları ciddi ciddi düşündüren o görüntüyü ve bu 5 bin canın da ailelerini hesaba katın, ne kadar değerli bir şey yapıldığını göreceksiniz."
AK Parti Heyeti Siirt'te
SİİRT - AK Parti Teşkilat Başkan Yardımcısı Murat Yıldırım, "PKK, DAİŞ, DHKP-C terör örgütüne ve paralel yapıya yani Türkiye'nin bekasına ve geleceğine el uzatanlar ve dil uzatanlara bu operasyonlar yapılmaya başlandı. Sınır ötesi operasyonlar yapıldı. Bu da milletin isteği üzerine yapıldı" dedi.