Ak Parti'li Uslu’dan Ab’ye Sert Eleştiri

AK Parti Merkez İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen Danışma Meclisi toplantısında konuşan AK Parti Çorum milletvekili Salim Uslu, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliği süreci ve Mısır’da yaşanan olaylara ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’deki istikrar ortamının Avrupa’da göz kamaştırdığını ve gurbetçilerin artık kendi vatanına yatırım yaptığına dikkat çeken Uslu, ülkedeki istikrarın oluşturduğu cazibenin cazibe alanı oluşturduğunu bundan da Avrupalılar ve Almanya’nın rahatsızlık duyduğunu söyledi.

Bu yüzden Türkiye’yi AB kapısında bekletmeye devam ettiklerini kaydeden Uslu, Türkiye’nin AB sürecinde Letonya, Litvanya. Estonya muamelesi görmek istemediğini vurgulayarak, “Biz AB’ye müracaat ettiğimizde bunların daha egemenlikleri, bayrağı, adı yoktu. Onların gördüğü muameleye Türkiye muhatap olmamalı. Türkiye’nin şanı, şerefi, bayrağı, medeniyeti çok daha güçlüdür. Kopenhag kriterleri dediler. Yerine getirdik. Mastric kriterleri dediler yerine getirdik. Fakat vizede dahi herhangi bir kolaylık yapamadılar” diye konuştu.

Kendi kriterleriyle çelişen AB’nin demokrasi kriterinden bahsettiğini dile getiren Uslu, “Hani her ülkenin demokrasi kriterine bakıp da notlar veren AB var ya Mısır’da olana bitene askeri darbeye darbe bile diyemedi. Yerim sizin demokratlığınızı. Silahlı darbeye. Millet iradesi ile seçilmiş olanların silah zoruyla uzaklaştırılmış olmasına darbe diyemeyen AB’nin bize söyleyebileceği ne tek bir söz ve bize verebileceği tek bir ders yoktur. İstikrarın devamı AB’ye ihtiyaç duymaksızın rol model ülke haline getirecek Arap ülkelerinin tamamında Türkiye’yi ibretle ve takdirle takip edilen ülke konumuna gelecek Arap halklarının tümünüz gözü Türkiye’de” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de istikrarın sürmesinden içeride de bazı çevrelerin rahatsız olduğunu söyleyen Uslu, istikrarın bozulması, kaos olması ve insanların aklı ile vicdanlarının esir alınmak istendiğine dikkat çekti. Bir taraftan sosyal medya kullanılarak, bir taraftan korku salınarak toplumun canından bezdirilmeye, geçmişte olduğu gibi ‘ne olacak memleketin hali’ gibi sordurulmaya çalışıldığına vurgu yapan Uslu, “Oysa memleketin halinde bir şey yok. Memlekette sosyal devleti, yatırımcı devleti, hukuk ve demokratik devleti gördük. Bunların görmek istediği ne ideolojik devlet. O devleti elimizin tersiyle ittik. Şimdi halkına hizmet eden, değerlerine saygı gösteren devlet anlayışı var. Bu devlet anlayışı çevreye ilgisiz değil. Bu devlet anlayışı şimdi bazılarını rahatsız ediyor. Hukuk tanınmıyordu. Devletim imkanları çok güzel rantiyeye transfer ediliyordu. Devletin ödediği faizler aşağı düştü. IMF politikalarına teslim olmaktan kurtuldu. Devlet sadece kendisine borç para satarak kolay para kazananlardan kurtuldu. Bundan hayıflananlar var. İşte onlar şimdi bir taraftan darbe sopası göstererek korkutmaya bir taraftan da içerde kriz ve kargaşa yaratmaya çalışıyorlar” şeklinde konuştu.

Gezi olaylarında bazı sanatçıların “Mesele ağaç meselesi sen hala anlamadın mı” yönünde twitler attığını hatırlatan Uslu, konuşmasında şunları kaydetti:
“Bunu bizim gözümüzün içine baka baka söylüyorlardı. Evet mesele ağaç meselesi değildi. Mesele park meselesi değil. Mesele öyle olsa Çorum’da yeşil alan sayısı arttı. Kültür sitesi yıkıldı yerine park yapıyoruz. Gezi parkına sahip çıkanların Kültür Sitesi yerine yapılacak yeşil alan için gelip belediyeye teşekkür etmesi gerekiyordu. Ne yaptılar burayı görmediler. Çünkü gezi parkının arkasındaki maksat farklıydı. Çünkü ora bir başkaldırı girişimi idi. Milletin değerlerine karşı gelişimdi. Mesele sandıkla gelenleri sandıksız darbe ile dövdürme planı idi. Onun için millet bu oyunu gördü. Tezgahı sezdi. İtibar etmedi. Çorumda itibar etmedi. Çorum halkı acılar yaşamış bir halk olarak demokratik davranmaya, demokratik sonuçlara demokratik olgunluğa saygı göstermenin gereğini yerine getirdi. Ve biz bugün ne olacak memleketin hali ne olacak anarşi ne olacak terör demek yerine daha iyisini nasıl gerçekleştiririz diye düşünüyoruz. Geleceğimizi kurgulamamızı istemeyenler terör bitti diye hayıflanıyorlar. Şehit cenazelerinin gelmemiş olması kandan beslenenleri rahatsız etti. Bir tarafta Türkiye gelişiyor bir tarafta demokratikleşiyor. Bir taraftan yargıdan kendini muaf görenler yargıda hesap veriyor. Kanunsuzlukların hesabını veriyorlar. Diğer taraftan faili meçhuller bitti. Hukuk egemen oldu. Terör bitiyor diye kargaşa çıkarmaya çalışıyorlar. Terör bitiyor diye Türkiye’yi bir ateş çemberinin içerine çekmeye çalışıyorlar. Savaşa sokmaya çalışıyorlar.”