AK Parti Maltepe 6. Olağan İlçe Kongresi
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan: (1) 'Marmaray'a biniyorsunuz değil mi? Binmeyenler var mıdır? Bay Kemal binmiyordur ya. Avrasya Tüneli'ni kullandık değil mi? Niye Avrasya Tüneli? Çünkü ecdadımız Fatih, gemileri karadan yürüttü. Biz de dedik ki 'Dedemiz Fatih gemileri karadan yürüttüğüne göre biz de denizin altından raylı sistemi de yaparız, otomobilleri de denizin altından yürütürüz.' Çünkü bize yakışan odur ve bunu başardık' 'Şimdi Maltepe'nin 'Şu mahallesinde şunlar var' deyip 'Oraya suyu götürmeyelim' dedim mi? Demedik. Buralarda susuzluk almış başını gidiyordu. Doğalgaz yoktu. Hepsine doğalgazı götürdük mü? Götürdük. Niye? Hepsi benim vatandaşım. Biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik. Ayrım yapmadık. Varsın onlar yapsın, biz yapmayacağız. Çünkü biz tüm insanlara aynı nazarla bakıyoruz' 'İstanbul'un nüfusu neredeyse iki kat arttı. Göreve geldiğimde İstanbul'da nüfus 7,5 milyondu ama şimdi İstanbul'un nüfusu 15 milyon oldu. Nereden nereye... İki kat artmış olmasına rağmen, yollar kilitlenmediyse, ulaşım akıcıysa bu yaptığımız yatırımlar sayesindedir'
Erdoğan, Müzahir Sille Spor Kompleksi'nde düzenlenen AK Parti Maltepe 6. Olağan İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmaya, salondaki tezahüratlar üzerine, "Alacağız değil mi? Alacağız, kararlıyız, karar verdik, alacağız. Çünkü biz aşkla hizmete talibiz." diyerek başladı.
Kongrenin Maltepe ve İstanbul ile birlikte ülke için, demokrasi, millet için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, Maltepe'de 16 Nisan Halk Oylaması'nda yüzde 39'luk "evet" oyu çıktığını, ancak bu oranın beklentilerinin çok altında kaldığını dile getirerek, "Biz böyle bir oran Maltepe'de beklemiyorduk. Halbuki Maltepe'de sonuç en azından tam tersi olmalıydı." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partililerin tezahüratları üzerine, "Ben de sizlere aşığım ve hep ne dedik aşkla çalışan yorulmaz dedik ve yorulmuyoruz." diye konuştu.
AK Parti olarak Maltepe'de geçmişte belediye başkanlığını kazanmış bir parti olduklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu sonuç Maltepe'ye hiç yakışmadı. İnşallah 2019 seçimlerinde burada çok farklı bir manzarayla karşılaşacağız. Şu anda ben gençlerimizin bu heyecanını görünce, kararlılıklarını görüyorum. Aşklarını görüyorum, heyecanını görüyorum ve şimdiden Mart 2019'u görüyorum. Hem belediye başkanlığında hem milletvekilliğinde hem de Cumhurbaşkanlığı seçiminde Maltepe'nin hepimizin yüzünü güldürecek sonuçlar elde edeceğine inanıyorum ama bunun için de çok çalışmamız lazım. Durmak yok, yola devam. Şimdi Maltepe'den öyle bir seslenin ki Kınalıada'dan, Burgazada'dan, Heybeliada'dan, Büyükada'dan bile duyulsun. Şimdi ana kademeyi bir göreyim. Ana kademe 2019'a kadar kapı kapı dolaşmaya hazır mıyız? Kadın kolları, Allah nazardan saklasın. 2019'a kadar her eve girmeye, tüm hanım kardeşlerimizle inşallah bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı var demeye hazır mıyız? Gönülleri kazanmaya var mıyız? Güzel. Gençlik kolları bir de sizi görelim. 2019'a kadar liselerden üniversitelere kadar, bütün genç arkadaşlarınızla buluşmaya, onlarla kucaklaşmaya, onlarla omuz omuza vermeye hazır mıyız? Gönülleri buluşturacağız, kaynaştıracağız. Tamam mı? Rabbime hamdediyorum. Yarab sana hamdolsun bizim böyle bir gençliğimiz var. Bizim gençliğimiz eli satırlı, eli silahlı değil, bizim gençliğimiz eli bilgisayarlı ve o bilgisayara beraber ilim, irfan yolunda yürüyen bir gençlik. Farkımız bu."
- "İstanbul'un çehresini değiştiren hizmetlere imza attık"
Erdoğan, İstanbul'un her köşesi gibi Maltepe'nin de cumhuriyet dönemindeki şehirleşme sıkıntılarının tamamını yaşamış bir ilçe olduğunu aktardı.
Salondaki gençlerin "Reis bizi Afrin'e götür." tezahüratı üzerine Erdoğan, "Gençler, hep görüşüyoruz. İhtiyaç olduğu anda önce ben elbiselerimi, her şeyimi kuşanacağım, ondan sonra da 'Haydi yürüyoruz.' diyeceğim. Bak burada Mehmetçikler var, burada Şerife Bacılar, Nine Hatunlar var. Hep beraber yürüyeceğiz." diye konuştu.
Erdoğan, eski ile yeninin, klasik ile modernin iç içe geçtiği Maltepe'nin 1994'ten bu yana geçirdiği değişimin en yakın şahitlerinden biri olduklarını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İlçenin ortasından geçen D-100 Karayolunun aşağı kesiminde bir başka, üst kesiminde bir başka dünyanın olduğu Maltepe'yi getirdiğimiz hizmetlerle adeta bütünleştirdik, birleştirdik ve bugünkü Maltepe'yi inşa ettik. Şimdi bu Maltepe'yi ihya ediyoruz. Maltepe ile birlikte tüm İstanbul'un çehresini değiştiren hizmetlere imza attık. Dün Avcılar ilçemizin kongresinde İstanbul'a yaptığımız hizmetleri, yatırımları özetle anlatmıştım, bugün Maltepe'de de bazılarını tekrar etmekte fayda görüyorum. İstanbul'un nüfusu neredeyse iki kat arttı. Göreve geldiğimde İstanbul'da nüfus 7,5 milyondu ama şimdi İstanbul'un nüfusu 15 milyon oldu. Nereden nereye... İki kat artmış olmasına rağmen, yollar kilitlenmediyse, ulaşım akıcıysa bu yaptığımız yatırımlar sayesindedir."
Vatandaşlara "Marmaray'a biniyorsunuz değil mi?" diye soran Erdoğan, "Binmeyenler var mıdır? Bay Kemal binmiyordur ya. Avrasya Tüneli'ni kullandık değil mi? Niye Avrasya Tüneli? Çünkü ecdadımız Fatih, gemileri karadan yürüttü. Biz de dedik ki 'Dedemiz Fatih gemileri karadan yürüttüğüne göre biz de denizin altından raylı sistemi de yaparız, otomobilleri de denizin altından yürütürüz.' Çünkü bize yakışan odur ve bunu başardık." diye konuştu.
- "Tüm insanlara aynı nazarla bakıyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yaptıklarını hatırlatarak, "Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yaptık da referandumda bölgedeydim. Cumhurbaşkanlığı malum külliyesi orada. Şöyle baktım ki bizim teşkilatımızın orada seçim kampanyasıyla ilgili çadırı var. Şöyle bir selam vereyim dedim. Onlara selam vermek için indim. Arka tarafta da baktım da ana muhalefetin çadırı var. Bizim kardeşlerimize dedim ki 'Ben onlara da bir selam vereyim. Ayıp olur.' Çıktım bir de onlara selam verdim. Ne deseler beğenirsiniz? 'Ne yaptınız ki?' Oradan bir tanesi dayanamadı o dedi ki 'Peki bu köprüye niye Yavuz Sultan Selim Köprüsü adını verdiniz?' 'Ne olacaktı?' dedim. 'Kendi adını verseydin' dedi." ifadelerini kullandı.
Bu sırada salondakilerin "Yaylalar, yaylalar" tezahüratları üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Yaylara her zaman çıkarsın ama Yavuz'un atlarıyla beraber Hicaz'a gidişine ulaşamazsın. O Yavuz ki Hicaz Demiryolu için adımları attı ve enteresandır Cuma hutbesinde hoca, Yavuz Sultan Selim'i 'Hakim-ül Haremeyn' diye takdim etti. Elini kaldırdı ve kalktı dedi ki 'Ben Hakim-ül Haremeyn değil, Hadim-ül Haremeyn'im.' Ne demek bu, yani iki haremin hakimi değil, iki haremin hizmetkarıyım dedi. Böyle bir padişahın, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne adını vermekten daha güzel bir görev olur mu? Onların o şanına yakışır böyle bir isimle, orayı isimlendirmek, bu torunlarının en büyük görevidir ama tabii bu soruyu soran mezhepçi bir yaklaşımla soruyordu. Onun bu yaklaşımı mezhebiydi ama biz hiçbir zaman mezhepçi olmadık. Biz tam aksine yakışan neyse onun adımlarını attık. Çünkü biz bu ülkede yani 'Şurada şu mezhepten olanlar var, burada şu mezhepten olanlar var' bu ayrımı yapmadık, yapmayacağız. Hizmetlerimizi götürürken Alevi, Sünni ayrımı yapmadık. Tüm milletimize bu hizmetleri götürdük. Öyle mi? Her şey ortada. Şimdi Maltepe'nin 'Şu mahallesinde şunlar var' deyip 'Oraya suyu götürmeyelim' dedim mi? Demedik. Buralarda susuzluk almış başını gidiyordu. Doğalgaz yoktu. Hepsine doğalgazı götürdük mü? Götürdük. Niye? Hepsi benim vatandaşım. Biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik. Ayrım yapmadık. Varsın onlar yapsın biz yapmayacağız. Çünkü biz tüm insanlara aynı nazarla bakıyoruz."
(Sürecek)