Akedemik Bilişim Konferansı

Üniversitelerde bilgi teknolojileri konusunda ilgili grupları bir araya getirmek, tecrübeleri paylaşmak ve ortak politikalar oluşturmak amacıyla gerçekleştirilen Akademik Bilişim Konferansı’nın 16’ncısı, İçel Üniversitesi'nin ev sahipliğinde gerçekleştiriliyor. Bilişimin tüm boyutlarıyla masaya yatırılacağı konferans öncesi yaklaşık 700 katılımcı, 16 konuda 40 eğitmen eşliğinde 4 gün boyunca eğitim aldı. Üçü uzun süreli çok sayıda seminer, 9 panel ve 3 çalıştay/atölye çalışması olmak üzere toplam 100 oturumun planlandığı konferansın açılışı, Prof. Dr. Uğur Oral kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

MEÜ Rektörü Prof. Dr. Suha Aydın, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yüksel Özdemir, Akademik Bilişim Konferansı yönetim kurulu üyeleri ile ülkenin çeşitli kentlerinden gelen katılımcıların yer aldığı açılış töreni, Devlet Konservatuvarı öğrencilerinin mini dinletisi ile başladı.

Toplantının açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Suha Aydın, Akademik Bilişim Konferansı’na ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. İçel Üniversitesi’nin genç bir üniversite olduğunu aktaran Aydın, buna rağmen kısa sürede büyük mesafe kaydederek daha eski üniversitelerle boy ölçüşebilecek duruma geldiğinin altını çizdi. Teknolojinin her alanda çok hızlı ilerlediğini ifade eden Prof. Dr. Aydın, konferans sırasında yakından gördüğü programların kendisini etkilediğini belirtti.

Teknolojinin çok hızlı geliştiğini ve sosyal yaşamımızı değiştirdiğini kaydeden Aydın, internetin doğru kullanımının önemine değindi ve bu anlamda üniversitelere çok iş düştüğünü ifade etti.

İnternet Teknolojileri Derneği Başkanı Doç. Dr. Mustafa Akgül ise, Türkiye’nin ve dünyanın internet kullanımı açısından geldiği noktayı ve ileriye yönelik yapılması gerekenleri değerlendirdi. İnternetin sanayi devrimi boyutunda bir gelişme olduğunu ve toplumu yeniden yapılandırdığını ifade eden Akgül, düzenlenen konferansın da Türkiye’nin ve üniversitelerin bu yapılandırmaya
cevap oluşturma platformu olarak ortaya çıktığını aktardı. Sektörlerin yeniden yapılandırıldığını ve mesleklerin değiştiğini kaydeden Akgül, bunun sonucu olarak pek çok şeyin yeniden biçimlendirilmesi gereğinin ortaya çıktığını belirtti.

Eğitimin de yeniden biçimlendirilmesi gereken konuların başında geldiğini kaydeden Akgül, pek çok ülkenin bu konuda ne yapacağını bilmez durumda olduğunu söyledi.

Sosyal ağlar konusunda da değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Akgül, bu alanın halkla ilişkiler, pazarlama, eğitim, örgütlenme, siyasal yaşam ve iletişimi yeniden tanımladığını belirtti.

Kurumlar, bireyler ve şirketler için internetin ve sosyal ağların artık seçenek değil zorunluluk olduğunu vurgulayan Akgül, her kurumun en iyi elemanlarının bu işlerle meşgul olması gerektiğini aktardı. İnternetin dünyadaki durumuyla ilgili konuşan Akgül, dünyada 2,7 milyar insanın internet kullandığını, internet kullanım oranının yüzde 35 olduğunu söyledi.

Ülkemizde ise internet kullanma oranının yüzde 49 olduğunu aktaran Akgül, internet kullanım oranının cinsiyete ve kırsalda veya kentte yaşama durumuna göre değişiklik gösterdiğini ifade etti.

Akgül, Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) ICT ve Birleşmiş Milletler (BM) indekslerine göre, dünyanın ve Türkiye’nin internet kullanımı açısından bulunduğu noktayı da anlattı. Genel indekslerde ülkemizin dünya ülkeleri arasındaki sıralamalarıyla ilgili verileri de katılımcılarla paylaşan Akgül, “İnsani gelişme konusunda 92’nci, demokrasi indeksinde 88, basın ve ifade özgürlüğü konusunda 154, toplumsal cinsiyet konusunda 120, internetin içinde doğan gençlerin konumu konusunda 33. sıradayız" dedi.

İnternetin tehdit altında olduğunu belirten Doç. Dr. Akgül, özellikle eğlence, ilaç, kitap ve dergi gibi sektörlerin fikri haklar nedeniyle interneti kontrol altına alma ve yasaklamalar getirme çabasında olduklarını, devletlerin de bunu desteklediklerini aktardı. Son olarak Türkiye’deki internet algısı konusuna değinen Akgül, ülke olarak internetin özgürlük ortamında gelişebileceğini, bu sayede demokrasi ortamının oluşacağını anlamış durumda olmadığımızı söyledi.

Akgül, dünyayla bütünleşmek ve Avrupa Birliği’nin parçası olmak isteyen bir ülkenin interneti kısıtlama yoluna gitmemesi gerektiğini ifade etti.