Akkuyu Nükleer Güç Santrali Bilgilendirme Toplantısı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 1 milyar metreküp değerinde bir enerjiyle 5 kat daha fazla enerji elde edeceklerini söyleyerek, 2023’te 2 veya 3 nükleer santralinin bir arada çalıştığı bir Türkiye görmek istediklerini belirtti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Rixos Oteli’nde düzenlenen Akkuyu Nükleer Güç Santrali Bilgilendirme Toplantısı’na katıldı. Bakan Yıldız, Türkiye’nin dünyada söz sahibi olma adaylığını geçtiğini söyleyerek, Türkiye’nin her yönüyle modern olması gerektiğini belirtti. Doğalgaz ve akaryakıtın hemen hemen tamamını ithal ettiğini hatırlatan Yıldız, Türkiye’nin toplam enerji bağımlılığı yüzde 70-72’ler civarında olduğunu ifade etti. Yıldız, ekonomik büyüme hedefleri doğrultusunda yüzde 7-8hedeflendiği ve bununda 4-5 bin megavatlık enerjiye denk geldiğini belirterek, "Akkuyu’da yapacağımız yalnızca Türkiye’nin bir yılık büyümesine denk gelen rakam. Öncelikle Türkiye’nin psikolojik beşiğini aşması gerekiyor. Hemen hemen 40-50 yıldır 4 defa teşebbüs edilip de yapılamayan ve şu anda bulunduğumuz safhaya hiçbir zaman gelmemiş bir projeden bahsediyoruz" ifadelerini kullandı. Nükleer güç santrallerinde diğer enerji kaynaklarının da kullanıldığını ifade eden Yıldız, "O yüzden üzerine oturtacağınız bir baz yük yoksa, diğerlerini yapma imkanınız da olmaz. O yüzdendir ki, nükleer güç santralleriyle alakalı oluşturulacak kamuoyu, aynı zamanda yenilenebilir enerji kaynaklarıyla alakalı oluşturulacak kamuoyuyla birbirine paraleldir, iç içedir, birbirinden ayrısı gayrısı yoktur" şeklinde konuştu.Rusya Federasyonu ile Türkiye’nin farklı platformlarda işbirlikleri yaptığına dikkat çeken Bakan Yıldız, "Ama hiçbir zaman böyle büyük bir blok, tek bir iş doğrudan yatırım olarak yapılmadı. Bu aynı zamanda bir prestij projesi haline gelmiştir. Yalnızca elektrik tedariki ile alakalı enerji projesi olmasının dışında stratejik işbirliğini besleyen en önemli moderatör proje haline gelecektir" dedi. 1 milyar metreküp değerinde bir enerji ile 5 kat daha fazla enerji elde edeceklerini söyleyen Bakan Yıldız, 2023’te 2 veya 3 nükleer santralinin bir arada çalıştığı bir Türkiye görmek istediklerini belirtti. Siyasi istikrarın yatırımlarda itici güç olduğunu ifade eden Yıldız, projenin 100 yıllık bir proje olduğunu söyledi. Yıldız, projenin Türkiye’nin milli projesi olduğunu dikkat çekerek, "Bu projede, beraber ortak dili oluşturabileceğimiz yapıyı mutlaka sağlamamız lazım" dedi. GÜÇ SANTRALİ GENEL MÜDÜRÜ SUPERFİN Akkuyu Nükleer Güç Santrali Genel Müdürü Alexander Superfin de, Mersin’de incelemeler yaptıklarını ve Moskova’da ise nükleer santralin çevreye etkileri üzerine araştırmalar yapmaya başladıklarını belirtti. Mart ayının ilk haftası çalışmaları yapmak üzere hazır olduklarını söyleyen Superfin, Rus mühendislerin Mart’ın ilk haftası nükleer santral arazisine gelmesinin beklendiğini belirtti. Bir hafta boyunca Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nda seminer düzenleyerek, uzmanların nükleer santralin proje özellikleri, inşası, güvenlik sisteminden bahsedeceklerini ve soruları cevaplandıracaklarını ve bu bilgilendirme sonucu aynı fikre sahip olmanın öneminden bahsetti. Güvenlik sisteminin mevcut olanlar içinde en moderni olduğunu belirten Superfin, "Nükleer elektrik santralinin çalıştırılması için belli bir bilgi ve tecrübeye ihtiyaç var. Bu nedenle, Rusya tarafı birkaç Türk öğrenci grubunun bir kaç yılboyunca eğitim yapılacağına dair öneri sunduk. Bu Türk öğrenciler Rusya’nın en önde gelen üniversitelerinde eğitim görebilecekler. Biz şimdiden bu öğrencilerin Milli Eğitim Bakanlığı aracılığıyla öğrencileri seçmeye başlayabiliriz. İlk 50-60 kişilik öğrenci grubunu bu sene Eylül ayında hemen Rusya’ya göndermek için hazırız. Bu eğitim sürecinin bütün masrafları Rusya Federasyonu tarafından karşılanacak" ifadelerini kullandı. "BU ÇAPTAKİ BİR PROJE KAYDA DEĞER BİR PROJEDİR"Türkiye’de yaşayan her kişi ve o bölgede yaşayan her vatandaş, kendi gıdası, ailesi için endişe etmemesi gerektiğini söyleyen Superfin, Türkiye’nin beklentilerini öğrenmek istediğini ifade etti. Türkiye ve Rusya arasında tarihi bir proje olduğunu belirten Superfin, "Bu çaptaki bir proje kayda değer bir projedir. Hem Türkiye hem de Rus siyaseti için önemli bir adım. İlişkilerimiz yeni bir boyut kazandı" dedi. Superfin, Noter’de işlerinin olduğunu ve görevlinin nükleer santrale karşı olduğunu söyleyen Superfin, kendisinin bu konuda ayrıntılı bilgi verdikten sonra görevlinin fikrini değiştirdiğini belirtti. Enerji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Sadık Aytekin de, 4 santral inşa edileceğini, bunların her birinin bin 200 megavat elektrik üreteceğini ve bununda Türkiye’nin 2010 yılında ürettiği elektrikten fazla olduğunu söyledi. Nükleer Güç Santrali projesine Türkiye’nin milli projesi olarak baktıklarını ifade eden Aytekin, tüm kurumların sahiplenmesiyle gerçekleştirileceğini belirtti. Konuşmalar ve sunumdan sonra basının soruları cevaplandırıldı. Rus hükümetinin finansmanı hakkındaki soru üzerine Superfin, finansmanın bir kısmının yatırımlar ve bu yatırımların bir kısmının Rus hükümeti tarafından karşılandığını belirterek, "Devletler arası anlaşmada belirtildiği şekilde yapılacak. Rus Devleti tarafından yapılacak. Boyutları ve yüzdesi, öze yatırımların oranına kara verilmemiştir. Görüşmeler hala devam ediyor. Daha sonra karar verilecek" dedi. Türk şirketlerini katkısı sorusuna Superfin, projenin daha çok başında oldukları ve henüz kontratları imzaladıklarını belirterek, "Atomstroyexport’e teklifler geliyor. Türk şirketlerini araştırıyoruz. Yapabilme imkanlarını araştırıyoruz. Özellikle malzeme, inşaat ve montaj işlerinde yapabilecekleri işleri inceliyoruz. Ayrıca mühendislik araştırma alanında bize yardımcı olabilecek. Türk şirketlerini araştırıyoruz. Çok yakında bulacağımıza inanıyoruz. İnternet sitemizden detaylı bilgi alabilirsiniz. Türk işdünyası temsilcilerine kapımız açıktır" cevabını verdi. Türk şirketlerinin payını yüzde 30-35 olarak tahmin yapan Superfin, daha henüz karalaştırılmadığını ve montaj işinde bir oranın vermesinin zor olduğunu söyledi. Bir soru üzerine Superfin, Rusya’nın doğalgaz, nükleer enerji ihracatçısı olduklarını ve ihracatı çeşitlendirmenin her ülke için iyi olduğunu belirtti. Rus uzman ise Rus Federasyonu’nun ürettiği enerjinin yüzde 17’sinin nükleer enerji olduğunu kaydetti. Basın mensubunun yaz saati uygulamasına geçiş ile Yüksek Öğretim Geçiş sınavının aynı gün olacağı ve nasıl bir kara alınacağı ile ilgili sorusuna Bakan Yıldız, "Bütün etkilenen kurumları ve kuruluşları da netleştirdikten sonra özetiyle birlikte Bakanlar Kurulu’na götüreceğiz. Sayın Başbakan’ımıza arz ederiz. Ama hem öğrencilerimizin sınavının etkilenmemesini sağlayacak, hem de diğer kurumlarla harmoni yaptığımızda çıkacak sonucu kamuoyuyla paylaşacağız" dedi.



















