Aksaray’da Teşvik Yasası Tedirginliği

Sivil toplum örgütleri 5084 sayılı teşvik yasasının uzatılması için mücadele ederken, yatırımcı iş adamları ise 5084’ün sonlanması halinde işçi çıkartma ve küçülmeyi hedefliyor. 5084 sayılı teşvik kanununun 2004 yılında yürürlüğe girdikten sonra Aksaray Organize Sanayi Bölgesi’nin ciddi anlamda büyüme gerçekleştirdiğini ifade eden Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Ali Öztürk, teşvik yasasının kaldırılması yerine uzatılmasının düşünülmesi gerektiğini vurguladı. 5084 sayılı teşvik yasası öncesi Aksaray’da 17 fabrika olduğunu ve bu fabrikalarda yaklaşık 700 işçi istihdam edildiğini hatırlatan Başkan Öztürk, teşvik yasası ile birlikte fabrika sayısının 140’a yükseldiğini, işçi sayısının ise 6 bine ulaştığını ifade etti.

5084 sayılı teşvik yasasının her alanda tüm kapıları açtığını belirten Başkan Öztürk, “Özellikle Aksaray gibi 49 ili kapsayan 5084 sayılı teşvik yasasının 2012 yılının sonunda bitecek olmasından dolayı ciddi bir kaygımız var. 5084’ün bize bırakmış olduğu avantaj, sigorta priminden yararlanma konusuydu. 5084’ten dolayı 2004 yılından bu tarafa Aksaray OSB’si ciddi anlamda bir büyüme gerçekleştirdi. 2004 yılında Aksaray’ımızda 17 tane fabrikamız ve 700 civarında işçimiz çalışıyordu. Şu anda ise 6 bin işçimiz var, 140 tane fabrika var ve bu fabrikalarla 5084’ten dolayı gelip yatırımlarını Aksaray’a yaptılar. 5084 sayesinde kayıt dışı istihdam da kalmadı. Ciddi oranda kayıt dışı önlendi. 5084 bize bütün kapıları açtı. Bunun devamını diliyoruz, bunun devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yeni teşvik kanunundan dolayı Aksaray 5. bölgede. Yeni teşvik kanunundan dolayı yeni yatırımcılar bu sigorta priminden faydalanacaklar. Ama eski yatırımları yapıp da burada 6 bin tane işçi çalıştıran firma sahiplerimiz bundan yararlanamayacak ve rekabet gücünde sıkıntı olacak, çoğu da bu fabrikaları kapatmak zorunda kalacak. Aksaray Organize Sanayisi 5084 ile birlikte büyük bir ivme kazandı. Hükümetimizin bize vermiş olduğu küçücük bir desteği biz burada gerçekten iyi bir kıvılcım ile belli bir noktalara getirdik. 2013 yılı sonuna kadar da Aksaray OSB’sine gelen yatırımcılarımızın istihdam sağlaması üzerinde 9 binler civarında bir işçi bekliyoruz. Bu 3 bin kişi daha demektir. 5084’ü çok önemsiyoruz, buradan tek dileğimiz hükümetin bizim taleplerimize duyarsız kalmaması, 5084’ü tekrar bir gözden geçirip bize bu desteğin devamını sağlaması" şeklinde konuştu

2023 HEDEFİ İÇİN DESTEK ŞART Teşvik yasasının 2012 yılı sonu itibari ile son bulacak olmasının sanayicileri tedirgin ettiğini ve ciddi problemler oluşturduğunu vurgulayan Aksaray Girişimci İşadamları Derneği (AGİAD) Başkanı Reha Güven de, "2012 yılı sonundan itibaren işverenler çalıştırdıkları işçi başına 200 TL gibi ekstra prim ödemek zorunda kalacak. Bu da şu demek oluyor ki, 100 işçi çalıştıran bir firma aylık yaklaşık olarak 20 bin TL ek maliyet ödeyecek. Bunu yıla vurduğunuz zaman 240 bin lira gibi bir ek maliyete katlanmak zorunda kalacak. Bunu 500 işçiyle hesap ettiğiniz zaman 1 milyon 200 bin TL’lik bir ek maliyet hesabı gelecek. Bu teşvik uzatılmazsa ekstra yatırımlarımızı durduracağız. Bir kısmı işçi çıkartacağız, belki bir kısmı kayıt dışına yönelmek zorunda kalacak, bir kısmı üretimlerini yurt dışındaki başka fabrikalara yönlendirmek zorunda kalacak. Dolayısı ile Türkiye’nin son yıllarda mücadele etmeye çalıştığı işsizlik sorununu gündeme getirecek. Geçmişte zor bir dönemde yatırım yapan firmaların bu teşvikten yararlanmalarına son verilmesi ile birlikte yeni teşvik yasasının getirdiği ve beraberinde oluşturduğu yatırımcıların yeni teşvikten yararlanmaları ciddi bir rekabet sıkıntısına yol açacak. Diğer taraftan 2023 yılı Türkiye için hedef yılı. Biz dünya arenasına çıkacaksak, 2023 hedefine ulaşacaksak bu kurumları, bu kobilerimizi destekleyip dünya arenasında dev markalarla mücadele edecek pozisyonuna getirmeliyiz. Dolayısı ile 2023’e kadar bu desteği sürdürmemiz gerekiyor. Hükümetimizin daha önceki yaptığı teşviklerden dolayı biz minnettarız, teşekkür ediyoruz, ancak bunun da tekrar analiz edilerek devam ettirilmesini arzu ediyoruz” dedi.

FABRİKAMIZI KAPATMAK ZORUNDA KALIRIZ Avrupa ülkelerine hazır giyim ihracatı yaptığını belirten Kaya Tekstil Fabrikası Yöneticisi Mehmet Ali Kaya, teşvik yasasının son bulması halinde işçi çıkartmanın kaçınılmaz olduğunu belirterek, “Fabrikamızda şu anda mevcut 280 civarında personelimiz bulunmaktadır. 5084 nolu teşvik yasasından sadece sigorta işveren prim payından faydalanmaktayız. Bu yeni çıkan teşvik yasasında da bizim gibi firmaların bundan yararlanamayacağı söz konusu. Bu yüzden firmamız inanılmaz derecede mağdur olacaktır. Firmamızdaki 280 kişiyi ya işten çıkartacağız, ya da çok çok küçüleceğiz. Bir de birçok, personelimiz dışarıdan, büyük illerden tekrardan memleketine geri dönen insanlardır. Yani bu yasa, teşvik yasası hem de bu arada göçü önlemiştir. Yani firmamız eğer bu teşvik yasası kalkarsa büyük ölçekte zarar görecek ve kapatmak zorunda kalacağız. Büyüklerimizden bizim istediğimiz mevcut yasanın, teşvikin devam etmesidir” diye konuştu.

Teşvik yasasının son bulması halinde istihdamı ciddi anlamda olumsuz etkileyeceğini belirten Motaysan Otomobil Parça Fabrikası Yöneticisi Kenan Oruç ise, 5084 sayılı teşvik yasasının en az 2023 yılına kadar devam etmesi gerektiğini belirterek, “Bizim kanayan bir yaramız. Şu anda bu kanun ile birlikte yararlandığımız teşvik olayı sadece SSK indirimiydi. Bunun da kalkması ile birlikte bizi üzen şey özellikle istihdama olumsuz yansıması olacak. Çünkü sigorta primlerimiz işçi başına en az 200 lira civarında artacak. Bunun bize rekabet ortamının çok çeşit olduğu, çok çetin olduğu günlerde kesinlikle olumsuz etkisi olacak. Zaten bizler sadece Türkiye’de değil dünya piyasasında yarışıyoruz. Özellikle Çin piyasasıyla. Bu nedenle onlarla rekabet edebilmek için çok düşük kar marjları ile çalışıyoruz. 200 lira işçi başına artması da demek oluyor ki o karlarımızın da düşeceği anlamına geliyor. Biz bu teşvik yasasının kaldırılmasını değil, en az hedef gösterilen 2023 yılına kadar devam ettirilmesini arzu ediyoruz" dedi.