2013 Akdeniz Oyunları’nda görev alacak olan koordinatörlere yönelik İçel’in Erdemli ilçesinde bulunan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu sahilinde, yeşil deniz kaplumbağaları chelonia mydas ve caretta carettalar hakkında bilgilendirme gezisi düzenlendi.
İçel Üniversitesi (MEÜ) Deniz Kaplumbağaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene gözetiminde düzenlenen gezide, koordinatörler kaplumbağa üreme alanlarında temizlik çalışması yaptı. Kumda yaklaşık 70 cm derinlikte bulunan yumurtalardan çıkarak denize giden kaplumbağaları da inceleyen yaklaşık 30 kişilik ekip, burada Prof. Dr. Ergene’den bilgiler aldı. Yumurtadan çıkan yavruların denize kendi imkanlarıyla ulaşması gerektiğini belirten Ergene, bazı yavruların güçlük çekmesi üzerine taşlıklı alanları geçmesinde yardımcı oldu.
Gezi sonrası bir değerlendirme konuşması yapan Ergene, “Bugün 2013 Akdeniz Oyunları koordinatörlerine deniz kaplumbağalarının Alata üreme alanlarında temizlik faaliyeti, yavru çıkışları ve deniz kaplumbağalarının hayat döngüsü konusunda eğitimler verdik. 2013 yılında İçel’de yapılacak olan Akdeniz Oyunları’nda da sembol haline gelen yeşil deniz kaplumbağasını (chelonia mydas) oyunlarda görev alacak olan personele tanıtmış olduk. Aynı zamanda bugünkü etkinliğimiz bir sosyal proje haline geldi. Üreme alanlarında temizlikte yapıldı. Deniz kaplumbağalarının yavrularının rahatlıkla denize ulaşabilmesi için temizlik yapıldı ki, yavrular herhangi bir cisme takılmadan rahatlıkla denize ulaşabilsinler. Aynı zamanda yavru çıkışlarını izlettik. Chelonia mydas ve caretta caretta yavrularının çıkışı oldu. Onları da burada izleme imkanı bulduk. Bu şekilde Akdeniz Oyunları’nın sembolü olan canlıyı yerinde inceleme fırsatı bulmuş oldular” dedi
Latince ismi chelonia mydas olan yeşil deniz kaplumbağaları için İçel’in bir şans olduğunu belirten Ergene, “Chelonia için İçel çok çok önemli. İçel’de toplam 5 tane üreme alanı var. Bu 5 üreme alanından 4 tanesinde chelonia mydas çıkıyor ve özellikle Alata kumsalı ve Kazanlı kumsalı, Akdeniz sahilleri içerisinde chelonia mydas için birinci derecede önemli alanlar olarak tanımlanıyor. Çünkü chelonia mydas sadece Doğu Akdeniz’de yumurtluyor. Onun dışında Türkiye’nin diğer kumsallarında yumurtlamıyor. Bu da İçel’i çok özel kılan bir özelliktir. Dolayısıyla chelonia mydas’ın burada olması İçel için bir şans. Aynı zamanda canlı için de bir şans. Çünkü İçel’in kumsalları gerçekten bu canlılar için bulunmaz bir nimet” şeklinde konuştu.
Deniz kaplumbağalarının üreme oranlarının dalgalanma gösterdiğini ifade eden Ergene, “Şuana kadar İçel’de tespit ettiğimiz yuvalar Kazanlı’da 200’e yaklaştı. Davultepe’de 94 yuva, Alata kumsalında da 124 yuvamız var. Dönem sonuna doğru bu sayının artacağına inanıyoruz. Bu yıl hava sıcaklıkları mevsim normallerinde seyretmedi. Bu yıl üremede düşüş yaşanıyor. Deniz kaplumbağalarında her yıl dalgalanmalar olur. Bu yıl az olan senelerden bir tanesi. Seneye bu oranın biraz daha fazla olacağını düşünüyoruz. Fazla diye nitelendirirken de dikkat etmek gerekiyor. Çünkü fazla denildiğinde sanki bunların nesilleri korundu, artık korunmasına gerek yok düşüncesi olmasın. Sadece yıllara göre fazla veya az diyoruz. Hala kritik olarak tehlikedeler ve korunmaları gerekiyor. Mesela biz burada çalışmalarımıza başladığımızda 50 yuva görünürken, şimdi artık daha fazla yuva çıkmaya başladı.
Daha fazla yavruyu denize ulaştırabiliyoruz. Bu bizim için büyük bir şans. Çünkü korudukça daha fazla verim alabilme şansımız var. Koruma alanlarının kaldırılması halinde bu canlılar için çok büyük tehlikeler ortaya çıkabilir. Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından belirlenmiş olan bir kategori var. Chelonia mydas, IUCN tarafından kritik olarak tehlike altında bulunan canlılar arasında yer almaktadır. Caretta caretta içinde aynı şey geçerlidir. O da soyu tehlikede olan canlı olarak tanımlanmaktadır. Bu koruma alanlarımız İçel’de Kazanlı 4 kilometre, Davultepe 1,5 kilometre, Alata 3 kilometre, yani toplam tüm İçel sahilleri içerisinde yaklaşık 10 kilometreyi bulan bu canlılar için kalmış oluyor. Dolayısıyla bu alanları da kapattığımız takdirde bu canlıları bir daha İçel sahillerinde görebilme şansımız yok” dedi.
Deniz kaplumbağalarının korunması için halkın bilinçlenmesinin önemli olduğunu vurgulayan Ergene, “İçel sahillerinde yıllardır halkı bu canlılara karşı bilinçli hale getirebilmek için çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Plajlarda, okullarda insanları bilinçlendirmek için broşürler dağıtıyoruz. Geçmiş yıllara göre halkımız daha da bilinçlendi ve canlıyı sahiplendi. Bir canlıyı korumanın en doğru yolu halkı bilinçlendirmekten geçiyor. Halkımız artık bu kaplumbağaları benimsedi. Ama hala problemlerimiz var. Mesela balıkçılar anaç kaplumbağalara zarar veriyor. Kafalarına vuruyorlar ve ölümüne sebep oluyorlar. Bir anaç kaplumbağa 30 yılda anca o hale geliyor. Ama balıkçı ona vurarak, o 30 yılı heba etmiş oluyor. İçelimizin de sembolü haline gelen chelonia mydas balık yemez. Otçul bir canlıdır. Caretta caretta cinsi kaplumbağa ise küçük balıklarla ve yengeçlerle beslenir. Balıkçılar ağına bir kaplumbağa takıldı diye onu öldürme hakkına sahip değil. Tabi ki biz balıkçılarımızın da para kazanmasını istiyoruz ama bunu bir canlıya zarar vererek yapmasınlar” diye konuştu
Alata’da Deniz Kaplumbağaları Yumurtadan Çıktı
İçel Üniversitesi (MEÜ) Deniz Kaplumbağaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene, deniz kaplumbağalarının hala Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından kritik olarak tehlikede olan canlılar listesinde olduğunu söyledi.