Ali Koç’tan Sosyal Gerginlik ve Çalışma Şartları Tepkisi

Toplantıda konuşan B20 İstihdam Görev Gücü’nün Koordinatör Eş Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç, iş arayan milyonlarca insanın ve buna bağlı olarak kabul edilemez şartlarda çalışan insanların ve buna bağlı toplumsal ve sosyal gerginliklerin daha fazla oyalanmaya ve ötelenmeye tahammülü olmadığını düşündüklerini belirtti.

B20 İstihdam Görev Gücü’nün Koordinatör Eş Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç, işverenlerin dünyadaki en üst örgütü olan Uluslararası İşverenler Teşkilatı (IOE) Başkanı Daniel Funes de Rioja, L20 Türkiye Başkanı Ergün Atalay, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Yağız Eyüboğlu, ILO, OECD, B20 ve L20 temsilcileri ile Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin temsilcilerinin katıldığı toplantıda kriz ve işsizlik sorunu ele aldı

Toplantıda konuşan B20 İstihdam Görev Gücü’nün Koordinatör Eş Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç, iş sorunları görüşmek ve somut sonuçlar ele almak için bir arada olduklarını vurguladı. Koç, çağın en büyük sorunlarından biri olan krizin yıkıcı etkilerini aşmak için çalıştıklarını ve son 50 yılda her şeyin geliştiğini ve büyüdüğünü ancak reel ücretlerin büyümediğini belirterek, “Çağımızın en önemli sorunlarının başında gelen krizin yıkıcı etkilerinin en ağır şekilde hissedildiği ve krizler sonrasında çok çok az iyileşmenin sağlanabildiği bir sistem konusunda çalışmak için hepimiz buradayız. 50 yıllık bir döneme bakınca her şey ilerliyor, her şey değerleniyor, büyüme var, borsalar büyüyor, gayri safi milli hasıla büyüyor. Zenginler daha zenginleşiyor. Büyüme trendinde olmayan bir şeyler var. O da reel ücretler. Ücretlerin milli gelirden aldığı pay da büyümemektedir. Özel sektör gelirleri de milli gelirler oranında tarihin en yüksek seviyesinde. İş dünyasının temsilcilerinden biri olarak tarihimizin de özel sektör gelirleri de tarihinin en yüksek seviyelerinde. Her şey yükselirken reel ücretlerin düşmesi kendi içinde kabul edilmesi çok güç” dedi.

“MİLYONLARCA İŞSİZ İNSANIN DAHA FAZLA OYALANMAYA TAHAMMÜLÜ KALMADI”
Altı ay içerisinde çok zorlu konuları görüşeceklerini kaydeden Koç, işsizliğin insanların umutlarını yok ettiğini kaydetti.

Hedeflerinde istihdam gücü çalışmalarını ülke vizyonları çerçevesinde halletmeyi düşündüklerini belirten Koç, bu sorunun el birliğiyle çözülebileceğinin farkında olduklarını ifade etti.

Sonuç odaklı olmak istediklerini aksi takdirde milyonlarca işsiz insanın daha fazla oyalanmaya tahammülünün kalmadığını belirten Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu sorunun iş dünyasının ya da herhangi bir paydaşın girişimleri ile çözülemeyeceğinin farkındayız. Sonuç odaklı olmak istiyoruz. G20 çalışmalarının güvenilirliğini devam ettirebilmesi için ne yapılması gerektiği değil, nasıl yapılması gerektiğini ve bunu belirledikten sonra ölçülebilir bir aksiyon planıyla uygulanması gerektiğini düşünüyoruz. İş arayan milyonlarca insanın ve buna bağlı olarak kabul edilemez şartlarda çalışan insanların ve buna bağlı toplumsal ve sosyal gerginliklerin daha fazla oyalanmaya ve ötelenmeye tahammülü olmadığını düşünüyoruz. 2014 dönem başkanı Avustralya’dan aldığımız başkanlığın heba edilmemesi ve geliştirilmesi ve Çin’e devredilmesini amaçladık. Daha önceki senelerde değinilmeyen ve bizim için önemli olan birkaç konuyu seçip derinleştirmeyi hedefliyoruz. Farklı yapmayı hedeflediğimiz husus özellikle kapsayıcı ve uzlaşmacı bir yaklaşım sergilemek istiyoruz.”

“İSTİHDAM DÜNYADA CİDDİ BİR SORUN”
B20 İstihdam Görev Gücü Eş Başkanı Yogendra K. Modi ise, yaptığı konuşmada, istihdamı dünya ölçeğinde değerlendirdi. Hindistan’da 1 milyon kişinin her ay istihdama ihtiyaç duyduğunu belirten Modi, 12 milyon insana iş alanı oluşturulmasının gerektiğini söyledi.

10 milyon insana iş sağlamak için 1 milyon kişinin girişimci olmasının altını çizen Modi, “Herkes iş arıyorsa birilerinin de iş sunması lazım. Demek ki girişimciliğin geliştirilmesi gerekiyor. Eğer 10 milyon kişiye iş sağlamak istiyorsanız en az 1 milyon kişinin de girişimci olarak iş sağlaması lazım. Bizim girişimciliği özendirmemiz lazım. Girişimcilerin sayısını artırmamız lazım. Girişimcinin yaşamı kolaylaştırılmalı, işi kolaylaştırılmalı daha motive edilmeli ki işi geliştirebilsin. Ekonominin de büyütülmesi gerekiyor. dün genç işsizliğinden bahsettik. sadece gençlere iş sağlayıp, yaşlıları bir kenara itersek bu da olmaz. dengeli büyümek gerekir, özel girişimle büyümek gerekir. Genç girişimcilere risk almaya özendirmeli, girişimleri kurmalarını sağlamalıyız ki istihdam oluşturabilelim. Hindistan’da öyle bir durum var öyle çok vasıflı insan var ki ama iş imkanı yok. Bu nedenle sosyal sıkıntılar yaşanıyor” ifadelerini kullandı.

"ÇALIŞANLARIN YÜZDE 90’I KAYIT DIŞI”
Çalışanların yüzde 90’ının kayıt dışı olduğunu ve çalıştıkları birimlerinde kayıt dışı olduğunu belirten Modi, “Çalışanlarımızın yüzde 90'ı kayıt dışı yer alıyor. Çalıştıkları birimler de kayıt dışı bu da kötü. Ne işveren ne de çalışan beğeniyor. Sadece çalışan değil, işletmenin de kayıt dışı olması yönlendiriliyor, yüzde 10'u kayıtlı sektörde yer alıyor. İş gücünün göçü, insanlar serbest dolaşım içinde pek çok ülkede de göç olgusuyla karşı karşıyız. Devletlerden bu konuya ciddi bir şekilde eğilmeleri gerekiyor. Pek çok ülkede insan gücü eksikliği var, yaşlılık nüfusu nedeniyle sıkıntı yaşayan ülkeler var, hepimiz çözüm bulmamız gerekiyor, göç alan ülkelerle göç veren ülkeler arasında dengeyi tutturmak gerekiyor” diye konuştu.

20 ÜLKE EKONOMİNİN YÜZDE 85’İNE DENK GELİYOR
Türk-İş ve L20 Türkiye Organizasyon Komitesi Başkanı Ergün Atalay, G20 yapısı içerisinde bir araya gelen 20 ülkenin dünya nüfusunun yüzde 70’ini kapsadığını söyledi.

Bu 20 ülkenin dünya ekonomisinin yüzde 85’ine eşit olduğunu da belirten Atalay, 2008 krizinin ardından dünyanın küresel ekonomi iyileşme, daralma ve artan işsizlikten kurtulma mücadelesi verdiğini ifade etti.

2019 yılında, 212 milyondan fazla insanın çalışma hayatının dışında kalmasını beklediklerine değinen Atalay, bu sayının 2014 yılında 201 milyon olduğunu kaydetti.

“YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE HÜKÜMET VE İŞ ADAMLARI İŞ BİRLİĞİ YAPMALI”
Milyonlarca insanın krizden dolayı işini kaybettiğini belirten Atalay, yolsuzluk ve vergi kaçırmayla ilgili hükümet ve iş adamlarının el birliği yapmasını önererek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ücretli çalışanlar, yaşanan küresel ekonomik krizden en fazla etkilenen kesimlerin başında gelmektedir. Milyonlarca işçi işini kaybetti. Uzun süreli işsizlik sonucunda birçok kişi işgücü piyasasından uzaklaştı. Çalışanların mevcut işleri ile satın alma güçlerinin korunması için kaygıları arttı. G20 Liderleri, yüzde iki büyüme hedefine ulaşma, ulusal istihdam planlarını uygulama, iklim değişikliği, vergi kaçırma ve yolsuzlukla mücadele gibi konuların yanında artan işsizlikle başa çıkmak zorundadır. Bir hususu dikkatinize sunmak istiyorum: Yolsuzlukları engellemek, hükümet ve işadamlarının gayreti ile mümkün olabilir. Vergi kaçırmayı engellersek, işlerin yapılma biçimi de değişecektir.”

“UYUMA NUMARASI YAPANLARI UYANDIRACAĞIZ”
Çalışan kesim olarak yeni yatırımların teşvik edilmesi gerektiğini ve insan onuruna yakışır iş koşullarının geliştirilmesi gerektiğini söyleyen Atalay, 2015 yılında Türkiye’de uyuma numarası yapanları uyandıracaklarını belirterek, “Çalışan kesim olarak bizler; Yatırımların teşvik edilmesini, Yeni işler sağlanmasını, İnsan onuruna yakışır iş koşullarının gerçekleştirilmesini, Nitelikli çıraklık için bir çerçeve oluşturulmasını ve Güvenli işyerlerinin tesis edilmesini istiyoruz. Dünyada ve ülkemde uyuyan hükümetler ve işverenler var. İşçiler sendikalar ve patronlar var. Uyuyanı uyandırırsınız ama uyuma numarası yapanı uyandıramazsınız. B20 olarak 2015 yılında ülkemde uyuma numarası yapanları uyandıracağız” dedi.

KÜRESEL EKONOMİNİN BÜYÜME HIZI 2008 KRİZİ ÖNCESİNE GÖRE YAVAŞLAMASI
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Yağız Eyüboğlu, küresel ekonominin büyüme hızının yavaşladığını söyledi.

2014 yılında 201 milyondan fazla işsizin olduğunu belirten Eyüboğlu, “Küresel ekonominin büyüme hızı, 2008 Krizi öncesine göre yavaşladı ve Krizle ortaya çıkan sosyal ve ekonomik açıkları kapatmakta yetersiz kalıyor. 2014 yılında dünyada 201 milyondan fazla işsiz var. Bu rakam Küresel Kriz öncesinden 31 milyon kişi daha fazla. Gelecek 5 yıla ilişkin tahminlere baktığımızda, 2015 yılında işsizliğin 3 milyon kişi artacağı, izleyen dört yılda ise bu artışa 8 milyon kişinin daha ekleneceği öngörülüyor” ifadelerini kullandı.

“GENÇ İŞSİZLİK ORANI YETİŞKİNLERİN ÜÇ KATINA ÇIKIYOR”
Yağız Eyüboğlu, krizden bu yana 61 milyon işin kaybedildiğini ve özellikle gençlerin işsizlikten en çok etkilendiğini belirterek şunları kaydetti:
“Krizin başladığı tarihten bu yana 61 milyon iş kaybedilmiş. Önümüzdeki beş yıllık dönemde iş gücü piyasasına girecek kişiler de dikkate alındığında, Krizin neden olduğu istihdam kayıplarının kapatılması için 2019 yılı itibariyle 280 milyon yeni iş yaratılması gerekiyor. Gençler, özellikle de genç kadınlar işsizlikten daha fazla etkileniyor. 2014 yılı itibariyle yaklaşık 15-24 yaş arası 74 milyon genç iş arıyor. Genç işsizlik oranı yetişkinlerin yaklaşık üç katına ulaşıyor. Gençlerin işsizliğinden daha önemli ve daha tedirgin edici olanı ise kısaca NEET oranı olarak tabir edilen, ne istihdamda ne de eğitim ve öğretimde olan gençlerin oranı. Bu konudaki OECD ortalaması yaklaşık yüzde 15 ile alarm verir düzeyde. Bu gençlerimiz sadece sosyal patlamaların kaynağını oluşturmuyor, aynı zamanda tüm ülkeler için kaybedilmiş bir nesle işaret ediyor.”
Toplantı, toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.