Almanya‘daki Türkler, bu yıl oy hakkı istiyor

Türkiye’de 12 Haziran’da yapılacak genel seçim heyecanı Almanya‘daki gurbetçiler arasında şimdiden başladı. Almanyalı Türkleri "oylarımızı nasıl kullanacağız" kaygısı sardı. Ülkeyi ziyaret eden Yurtdışında Yaşayan Türklerden Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Çelik’e “Demokratik hakkımızı istiyoruz.” diyen gurbetçiler, yetkililerin ülke dışından oy kullanma ile ilgili bir çözüm üretmesini talep ettiler. Berlin Türk Cemaati (TGB) Başkanı Bekir Yılmaz, Almanya’da yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Türkiye’de yapılan genel seçim ve referandumlarda ikamet ettiği yerden oy kullanamamalarını ‘büyük bir ayıp’ olarak değerlendirdi. Almanya’nın başkentindeki 55 derneğin çatı kuruluşu olan Berlin Türk Cemaati’nin Başkanı Yılmaz, özellikle Göçün 50. yıldönümünü kutlayan Türk toplumunun, Almanya’da en büyük göçmen gruplardan biri olmasına rağmen hala seçimlerden mahrum olduğunun altını çizdi. Türk-Alman Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) Başkanı Faruk Şen ise kurumunun Avrupa’da yaşayan Türklerle ilgili yaptığı araştırmadan bilgiler vererek, “Bugün için 5 milyon 200 bini Avrupa Birliği sınırları içinde olmak üzere 6,5 milyon insanımız Türkiye sınırları dışında yaşamaktadır. Bu Türkiye nüfusunun takriben yüzde 9’unu oluşturuyor.” dedi. Şen, Türkiye’nin ülke dışında yaşayan Türklerin politik olarak ihmal ettiği bir grup olduğunun altını çizdi. AB sınırları içinde yaşayan takriben 2 milyon 440 bin seçimlerde oy verebilecek statüdeki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının bulunduğuna vurgu yapan Şen, şu tespitte bulundu: “Türkiye’nin 3. seçim bölgesi olan İzmir’in seçmen sayısına yakın bir kitleye Avrupa’da sahibiz. İzmir’den 24 milletvekili Ankara’ya gönderilirken AB sınırları içinde yaşayan 2 milyon 440 bin Türk’ün de öngörülen bölgelerde aktif ve pasif seçim haklarını kullanarak Ankara’ya 24 milletvekili gönderme şansı olabilir.” Göç ve şehirleşme konusunda uzman Sosyolog Dr. Ercan Karakoyun ise sosyolojik açıdan değerlendirerek şu tespitte bulundu: “Eskiden göç olgusunda şöyle bir düşünce vardı: İnsanlar ya göç ettiği ülkeye ya da geldiği ülkeye aittir. Fakat şimdi baktığımız zaman kimliklere insanların hem oralı ve hem buralı hissettiğini görüyoruz. ‘Kaynaşan kimlikler’den söz etmemiz mümkün, insanlar iki kimliğinin olduğu, bazen ikisinin de olmadığı birey haline geliyor. Bundan dolayı insanların bağlı oldukları ülkelere oy vermeleri gayet normal, demokratik haklarını kullanmaları gayet doğal bir şey. Hem Almanya’nın ve hem Türkiye’nin insanların oy kullanmaları meselesinde bir an önce çözüm üretmeleri gerekiyor.”