Ünlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "cıvalı dolgu" adı altında, amalgam dolgular konusunda basında yalan yanlış haberler çıktığını savundu.
Amalgam dolguların, gümüş, kalay ve bakır alaşımının, cıva ile birleştirilmesinden elde edildiğini belirten Ünlü, karışımın yüzde 45-50'sini oluşturan cıvanın, diğer metalleri birbirine bağlayarak dayanıklı bir dolgu malzemesi hazırlandığını kaydetti.
Amalgam dolguları diş hekimliğinin çağ atlamasını sağlayan bir buluş olarak nitelendiren Prof. Ünlü, amalgam dolgu arka dişlerin restorasyonunda kullanılan, özellikle çiğneme kuvvetine ve aşınmaya dayanıklı, dişi koruyan bir yapıya sahip olduğunu anlattı.
Cıvanın tek başına zehirli bir element olduğunu, amalgam dolgudaki diğer metallerle birleşerek oluşan alaşım içindeki cıvanın zehir taşımadığını vurgulayan Ünlü, "Cıvanın kimyasal yapısı, diğer metallerle birleştiğinde değişir ve zararsız hale geçer. Çiğneme ve öğütme sonucunda ağızda açığa çıkan cıva miktarı, su, hava ve yiyeceklerden alınan miktardan çok daha azdır" diye konuştu.
- Uzun ömür ve dayanıklılık konusunda avantajlı
"Günümüzde sebebi tam bilinmeyen ve kronik seyreden birçok hastalığın sebebi olarak amalgam gösterilmeye çalışılmaktadır. Bunlar, diş hekimliği piyasasındaki dolgu malzemeleri arasında bir pazar kavgası sonucu oluşturulmak isteniyor" ifadelerini kullanan Prof. Ünlü, şunları söyledi:
"Ağız içine uygulanacak her türlü yabancı madde için bir prosedür mevcuttur. Bunun doğru uygulanması gerekir ki herhangi bir yanlış sonuç doğurmasın. Aynı zamanda dolgu malzemelerinin doğru kullanımı için var olan bazı endikasyon sınırlamaları vardır. Ona göre kullanıldığında hem başarısı hem de ağız içindeki ömrü uzayacaktır ancak hala uzun ömür ve dayanıklılık konusunda amalgam çok daha avantajlı bir dolgu maddesidir. Amalgam, hala en zararsız, en uzun ömürlü ve en ucuz dolgu maddesidir. Diğer dolgu maddelerine oranla çok daha kısa zamanda ve kolay uygulanabilir."
Ünlü, "Porselen, altın ve beyaz dolgu gibi malzemeler hem daha pahalıdır hem de daha çok zaman ve dikkat ister ayrıca kompozit dolgularının ömrü ortalama 5 yılken, amalgam dolguların ömrü ortalama 15-20 yıl olduğu literatürlerde belirtilmektedir. Amalgam, ancak cıvaya alerjisi kesin olarak tespit edilenlerde kullanılmamalıdır ki bu da yüzde 0,1 olasılıktır. Gerekmedikçe amalgam dolgular sökülmemelidir, çünkü hem gereksiz masraf getirmekte hem de dişe zarar verme olasılığını artırmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.
'Amalgam Dolgu Hala En Zararsız'
Necmettin Erbakan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nimet Ünlü, günümüzde sebebi tam bilinmeyen ve kronik seyreden birçok hastalığın sebebi olarak amalgam dolgunun gösterilmeye çalışıldığını belirterek, "Bunlar, diş hekimliği piyasasındaki dolgu malzemeleri arasında bir pazar kavgası sonucu oluşturulmaya çalışılmaktadır" dedi.