Çocukların amcası Mustafa Üçer, Adli Tıp Kurumu önünde kendisine yöneltilen soruları cevaplandırırken, "Çocuklar hepsi birden dolaba nasıl giriyorlar, nasıl sığıyorlar? Benim mantığım almıyor. Çocuklar iki büklüm. Kafaları, bacaklarının arasında. Çocukların bu dolaba nasıl sığdığına dair şüphelerim var." dedi.
Jandarma ekipleri, amca Mustafa Üçer'in dile getirdiği şüpheler doğrultusunda geniş çaplı soruşturma başlattı.
ÇOCUKLAR DERİN DONDURUCUDA BULUNDU
Tavşançalı beldesi Uzunkuyu Mahallesi Ali Ağa Yaylası'nda çobanlık yapan Mehmet ve Nazmiye Üçer'in çocukları Ebru (11), Ozan (10), Aynur (7) ve Saime (4), tahminlere göre oyun oynamak için girdikleri metruk binanın içindeki derin dondurucuda bulundu.
Baba Mehmet Üçer, çocukların uzun süre görünmemesi üzerine patronuyla birlikte çocuklarını aramaya çıktı. Uzun süren aramaların ardından Mehmet Üçer'in güttüğü sürünün sahibi Ömer Dağhan, çocukları metruk binadaki kullanılmayan sanayi tipi dondurucunun içinde buldu. Çocukların bulunduğu haberini alan Baba Mehmet Üçer, hızla çocuklarının bulunduğu binaya koştu. Dört çocuğunun birbirine sarılmış cansız bedenleriyle karşılaşan Mehmet Üçer gözyaşlarına boğuldu.
Gündüz Tavşançalı'ya traş olmaya gittiğini, akşam üstü eve geldiğinde çocukları göremeyince meraklandığını anlatan Baba Mehmet Üçer, "Çoçuklar öğle yemeği yedikten sonra oynamaya çıkmışlar. Ancak çocuklar uzun zaman ortalıkta görünmeyince, patronumla birlikte aramaya çıktık. Çocukları her yerde aradık. İftar vaktine doğru patronum çocukları buzdolabında bulduğunu söyledi. Hemen kullanılmayan binaya koşturdum." dedi. Dün akşam meydana gelen olayın ilk şokuyla fazla konuşamayan Mehmet Üçer, bugün yaptığı açıklamada, "Çocuklarımı o dolabın içinde öyle birbirlerine yapışmış şekilde görünce ne yapacağımı şaşırdım. Onların cesetlerini dolaptan kendi elimle çıkarttım. Eşyalarını, oyuncaklarını gördükçe üzüntüm büyüyor." şeklinde konuştu.
12 yıl önce eşi Nazmiye Üçer'le dini nikah yaparak hayatlarını birleştirdiğini anlatan Mehmet Üçer, maddi imkansızlık sebebiyle resmi nikah kıydıramadıklarını söyledi. Mehmet Üçer, kendisinin de eşinin de ilkokulu bile tamamlayamadığını belirterek, "Geçinmek için ailemle birlikte köyümden ayrılıp Uzunkuyu'ya yerleştim. Cahillikten ve fakirlikten çok çektik. Çocuklarım çekmesin diye okuyup hayatlarını kurtarmasını istiyordum. Onların okuması için her şeyi yapıyorduk. Burada bizden başka kimse olmadığı için çocuklarım hep birbirleriyle oynuyordu." dedi. Dün akşamdan bu yana eşiyle birbirlerini teselli etmeye çalıştıklarını söyleyen Üçer, evlat acısını dindirmeye hiçbir gücün yetmediğini ifade etti.
Mehmet Nazmiye Üçer çiftinin 11 yaşındaki kızı Ebru ilköğretim 5. sınıfta, 10 yaşındaki oğlu Ozan ilköğretim 4. sınıfta okuyordu. İlk belirlemelere göre, oyun oynarken hayatını kaybeden ailenin üçüncü çocuğu 7 yaşındaki Aynur ise bu sene okula başlayacaktı. Baba Mehmet Üçer, olayda hayatını kaybeden küçük kızı 4 yaşındaki Saime'nin, son üç gündür kendilerine daha çok ilgi gösterdiğini, küçük kızının sürekli anne babasını öptüğünü sözlerine ekledi.
OTOPSİ İŞLEMLERİ TAMAMLANDI
Cansız bedenleri dün akşam sanayi tipi dondurucuda bulunan 4 kardeşin cesetleri olayın ardından otopsi yapılmak üzere Ankara'ya götürüldü. Keçiören Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsi işlemleri bugün saat 14.00 sularında tamamlandı. Çocukların cenazeleri, dün akşamdan bu yana Adli Tıp Kurumu önünde bekleyen amca Mustafa Üçer'e teslim edildi. Yeğenlerinin cenazesini gözyaşları içinde teslim alan Mustafa Üçer ve diğer yakınları, cenazeleri toprağa vermek üzere Cihanbeyli ilçesinin Gölyazı beldesine götürdü. Cenazelerin, bugün ikindi namazını müteakiben toprağa verilmesi bekleniyor.
Mustafa Üçer, Adli Tıp Kurumu önünde kendisine yöneltilen soruları cevaplandırırken, "Çocuklar hepsi birden dolaba nasıl giriyorlar, nasıl sığıyorlar? Benim mantığım almıyor. Çocuklar iki büklüm. Kafaları, bacaklarının arasında. Çocukların bu dolaba nasıl sığdığına dair şüphelerim var." dedi. Jandarma ekipleri, amca Mustafa Üçer'in dile getirdiği şüpheler doğrultusunda geniş çaplı soruşturma başlattı.