Colorado eyaletinin Denver kentindeki Denver Üniversitesi'nde, Amerikan seçimlerinin geleneği olarak iki başkan adayı açık oturumda bir araya geldi.
Obama ve Romney, sahneye güler yüzle gelerek el sıkıştı. Moderatörün soru sormaktan çok, iki adayın karşılıklı ''kapışmasına'' izin verdiği tartışmada, Obama 42.50 dakika, Romney ise 38.32 dakika konuştu.
Tartışmanın başında biraz gergin olduğu izlenimi veren Obama'nın, ortalara doğru kendine güveni geldi ve daha rahat davranmaya başladı.
Ancak, Obama'nın Romney'ye yönelik ''aynı klasmanda değiliz'' tarzındaki biraz umursamaz tavrına ve çok heyecanlı görünmemesine karşın, Romney'nin hırsla rakibinin üzerine gitmesi ve mümkün olduğunca kendini kanıtlamaya çalışması, Romney'yi ''gecenin kazananı'' yaptı.
Amerikan medyasındaki yorumlarda Romney, daha heyecanlı ve aktif, Obama ise tutkusuz ve isteksiz bulundu. Obama için ''orada bulunmak istemeyen biri'' imajını çizdiği değerlendirmesi yapıldı.
-Beklentiyi düşürme politikası işe yaradı-
Aslında, burada Romney kampanyasının ''beklentiyi düşürme'' politikasının işe yaradığı görüldü.
Çünkü, yorumcuların birçoğunun Romney ile ilgili konuşurken ''Romney'den bu kadarını beklemiyordum'' dediği görüldü.
Anketlerde Obama'nın ilk tartışmayı kazanacağına inananların oranı 3'te 2 idi. Çok iyi bir hatip olduğu bilinen Obama karşısında Romney'in ''çok iyi olmasının beklenmemesine'' yönelik beklenti azaltma taktiğinin ardından açık oturumda gayet ''ateşli ve atik'' olarak ekrana çıkan Romney, birçoklarını şaşırttı ve eleştirmenlerden yüksek puan kazandı.
Bunda, Obama'nın da normalin aksine daha sakin, isteksiz görünmesi ve daha profesör tarzı konuşmasının etkili rolü oldu.
CNN'in anketine göre, gecenin sonunda Amerikalıların yüzde 67'si Romney'yi, yüzde 25'i de Obama'yı başarılı buldu.
Ancak, kamera karşısındaki görünümlerine rağmen, tartışmayı asıl kimin ''kazandığı'', iki adayın açıklamalarının önümüzdeki günlerde mercek altına alınmasıyla daha çok belli olacak.
-Birbirlerini savunma pozisyonuna düşürmeye çalıştılar-
Münazarada, Obama'nın, Romney'nin ''Amerikalıların yüzde 47'sine'' yönelik büyük gafı ile Amerika'daki istihdamı yurt dışına taşımakla suçladığı Romney'nin eski şirketi Bain Capital'den hiç bahsetmemesi şaşkınlığa neden oldu.
Romney'nin Obama'ya ekonomi konularında çok fazla yüklenmesi bekleniyordu, beklenildiği gibi de oldu. Ancak, Obama'nın da zaman zaman Romney'ye yüklendiği, ''sözlerinizin ötesinde planınız nedir, detayı nedir-'' diye çıkışlar yaptığı görüldü.
Bunun yanında, Romney daha çok Obama'ya veya moderatöre dönüp konuşurken, Obama, sorularda zaman zaman Romney'ye cevap vermekten ziyade doğrudan kameraya bakıp, Amerikalılara seslendi. Obama, böylece tartışmada, rakibinden çok Amerikalıları muhatap aldığı izlenimi yarattı.
Ancak Romney de özellikle oyları belirsiz olan ''salıncak'' eyaletlerdeki seçmenlerle, seçim kampanyası sırasında tanıştığı insanların hayatlarından örnekler vererek, bağlantı kurmaya ve onlara ulaşmaya çalıştı.
Kampanyasındaki düşüşü önlemeye çalışan Romney'nin, kendini savunurken daha agresif olduğu görüldü.
-Tartışmadan öne çıkan sözler-
Tartışmada, ekonomi, bütçe açığı, işsizlik, sağlık sistemi ve vergi indirimi konuları başı çekti ve iki adayın neredeyse hiçbir konuda anlaşamadığı görüldü.
Obama'nın ilk dönemini, ''yoksulluğun ve işsizliğin arttığı, ekonomik büyümenin yavaşladığı ve milyonlarca Amerikalı'nın sıkıntılar yaşadığı'' bir dönem olarak niteleyen Romney, kendi planlarının ise ekonomiyi yeniden canlandıracağını vurguladı.
Romney, önceliğinin istihdam olduğunu söylerken, Obama, Romney'nin politikalarının, ülkeyi krize götüren George W. Bush dönemi politikalarının aynısı olduğunu savundu.
Obama, kendi iktidarı döneminde hayata geçirdikleri adımlarla, 1992-2000 yılları arasındaki görevi süresince ABD tarihindeki en uzun süreli ekonomik büyümeye imza atan ve Amerikan halkının hala çok sevdiği bir isim olan eski Başkan Bill Clinton'ın icraatları arasında benzerlikler kurdu.
Romney ise kendi planının daha önce denenmediğini iddia etti.
Romney, sağlık reformu ve Wall Street'e yönelik düzenlemeleri değiştireceğini belirtirken, Obama, Romney'ye, bunların yerlerine ne getireceğine dair neden ayrıntılar vermediğini sordu. Obama, ''Bize planlarını söylemeyecek. Amerika halkı şunu sormalı: Romney, tüm bu planlarını çok iyi oldukları ya da orta sınıf ailelere çok yarar sağlayacakları nedeniyle mi gizli tutuyor- Hayır'' dedi.
Romney, Obama'nın tüm tahriklerine rağmen bu konulardaki planlarının spesifik detayları hakkında bilgi vermedi.
-Romney'ye ''seçime 5 hafta kala fikir değiştirdin'' suçlaması-
Obama, vergiler konusunda, Romney'nin tüm vergi oranlarında yüzde 20 kesintiye gitme planının 5 trilyon dolara mal olacağını ve bunların orta gelirlileri vuracağını söylerken, Romney ise ''Benim vergi planımla ilgili söylediği her şey yanlış. Zenginler için 5 trilyon dolar vergi kesintim yok. Sizin dediğiniz boyutta bir vergi kesintisi öngörmüyorum. Bütçe açığını artıracak hiçbir vergi kesintisi öngörmüyorum'' dedi.
Obama ise ''Pekala, 18 ay boyunca kendisi bu vergi planını dile getirdi. Şimdi, seçimlere 5 hafta kala, büyük ve cesur fikri unutun gitsin diyor'' diye cevap verdi.
Romney, Obama'nın sağlık reformunun istihdam kaybına ve büyük bir mali yüke neden olduğunu ve başkan seçilmesi halinde iptal edeceğini söyledikten sonra Obama, sağlık reformunun tam da Romney'nin Massachusetts eyaletindeki düzenlemesini tıpatıp model aldığını belirterek, ''Bu model Massachusetts'de gayet iyi çalıştı, hiç istihdama da zarar vermedi'' diye karşılık verdi.
Romney ise ''Obamacare'' ile kendi sağlık düzenlemesi arasındaki benzerlikten kaçınmaya çalıştı ve Obama'nın ısrarına rağmen, sağlık sistemine getirmek istediği yeni düzenin ne olduğunu açıklamadı. Romney, Obama'yı, Beyaz Saray'daki 4 yılı boyunca, Amerikan halkının istihdamı için mücadele etmek yerine, tüm enerjisini ''Obamacare'' için harcamakla eleştirdi.
Obama, Romney'nin Medicare'e yönelik planının yaşlılar için daha fazla masraf çıkaracak bir sistem getireceğini belirtirken, Romney sadece mevcut sisteme ikinci bir seçenek daha sunacaklarını savundu.
-''Liderlik 'hayır' diyebilmeyi de gerektirir''-
Romney, başkan olması halinde Washington'da partiler arasındaki çıkmazı nasıl aşacağına yönelik soruya, iki partiyle de aynı masaya oturacağı şeklinde yanıt verdi.
Romney'yi, meseleler hakkında konuşmasına rağmen planlarını ortaya koymamakla suçlayan Obama'nın şu sözleri ilginçti:
''Lider olmanın bir yönü, gerçekten neye niyetli olduğunuzu tanımlayabilmeniz, tarif edebilmenizdir, sadece söylemek değil. 'Aynı masaya oturacağım' ama bir planınız olması lazım.
İkinci olarak, ara ara hem kendi partinizdeki hem de diğer partidekilere 'hayır' demek zorundasınız. Size şunu söyleyeyim, Romney kendi kampanyası boyunca kendi partisi söz konusu olunca, kendisi, partisinin bazı aşırı kesimlerine 'hayır' deme niyetini göstermedi''.
Kapanış konuşmasında Obama, Amerikalılara, 4 yıl önce verdiği sözü tutarak, ilk başkanlık dönemi süresince orta sınıf ve Amerikan halkı için mücadele ettiğini ve kendisini tekrar başkan seçmeleri halinde yine sıkı gayreti göstermeye devam edeceğini söyledi.
Romney ise Obama yeniden seçilirse, ''4 yıldır ezilen'' orta sınıfın sorunlarının, işsizlik gibi sıkıntıların devam edeceğini ama kendisi başa gelirse de bunların hepsini çözeceğini kaydetti.
-Obama'nın evlilik yıldönümü-
Öte yandan, tartışma Obama'nın evlilik yıldönümüne denk geldi. Eşi Michelle Obama da Obama'yı salonda yalnız bırakmadı. Kürsüye gelen Obama, ilk olarak evlilik yıl dönümlerinden bahsederek, ''Tatlım, söz veriyorum gelecek yıl evlilik yıldönümümüzü 40 milyon insanın karşısında kutlamayacağız'' dedi.
Romney de konuşmasına başlarken Obama'yı evlilik yıldönümü nedeniyle kutlarken, ''Hayal edebileceğiniz en romantik yerde olduğunuza eminim, burada benimle'' diyerek espri yaptı.
Tartışmadan sonra, Obama ve Romney, sahneye gelen aileleriyle kucaklaştı ve birbirlerinin aileleriyle sohbet ettiler.
Açık oturumların ikincisi 16 Ekim'de, üçüncüsü de 22 Ekim'de yapılacak.
Amerikan Medyasına Göre Romney ''Gecenin Galibi'' Oldu
ABD Başkanı Barack Obama ile rakibi Cumhuriyetçi Parti başkan adayı Mitt Romney, ilk kez açık oturumda yüz yüze kozlarını paylaşırken, Amerikan medyası, Obama'nın ''isteksiz ve profesörvari'' tavrına karşın, daha ''hırslı, atik ve heyecanlı'' olması nedeniyle Romney'yi ''gecenin kazananı'' ilan etti.