2 gün boyunca devam eden sempozyumun 2. gününde "Kürt meselesi: Çözümün anayasal zeminini oluşturmak" oturumu yapıldı. Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Ali Bayramoğlu'nun oturum başkanlığı yaptığı oturumda Diyarbakır Baro Başkanı M. Emin Aktar, AK Parti Diyarb
akır Milletvekili Galip Ensarioğlu, BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve HAKPAR Genel Başkanı Bayram Bozyel panelist olarak katıldı.
Panelistler birer birer yerlerine davet edildiği sırada BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder salondabulunanlardan büyük alkış aldı. Uzun süre ayakta alkışlanan BDP'li Önder'e atıfta bulunan Ali Bayramoğlu, "İsterseniz sizi Sırrı Bey'le yalnız bırakalım" demesi salonda gülüşmelere sahne oldu. Panele ayrıca çok sayıda yazar, gazeteci, belediye başkanı ve yüzlerce kişi katıldı.
Panelin açılış konuşmasını yapan Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Ali Bayramoğlu, Türkiye'nin en büyük sorunun Kürt sorunu olduğuna dikkat çekerek, çözümün ne uzakta ne da yakında olduğunu kaydetti.
Bayramoğlu, Kürt sorunun çözülmemesidurumunda bütün yapıları altüst edeceğini belirterek, AK Parti hükümeti döneminde Kürt sorunun bir asayiş ve güvenlik sorunundan çıktığını öne sürdü.
"TÜRKİYE'DE TÜRKÇE'Yİ YASAKLAYALIM, O ZAMAN BELKİ DAHA RAHAT ANLAŞIRIZ"
Konuşmasına Kürtçe başlayan daha sonra Türkçe devam eden Mehmet Emin Aktar ise her yerde konuşmasına Kürtçe başladığını kaydederek, bir anayasa değişikliğine gidilmeksizin üniversitelerde bir Kürdoloji bölümüne gidilmesi gerektiğini belirtti.
Aktar, "Bir yanda çatışmalar olacak, bir yanda Roboskide insanlar katledilecek. Ve siz Kürtlere adil bir düzenin olacağını söyleyeceksiniz. Buna hiçbir Kürt inanmaz. Geçmişi göz önünde bulundurmasak, yeni bir anayasadan bahsedemeyiz. Bir günlüğüne Türkiye'deTürkçe'yi yasaklayalım. O zaman belki daha rahat anlaşırız. Sürekli bir lütuf olarak TRT Şeş ve Kürdoloji bölümünü önümüze koyuyorlar. Bundan başka hiçbir şey yok. Önce Kürtleri tanıyacaksınız. Kendi dilini konuşacak, kendi dili ile örgütlenecek. Kürt sorunda bir adım atmadığınız sürece Kürtlerin itirazı da dinmeyecektir" dedi.
"TÜRKİYE'DEKİ KÜRTLER İÇİN FEDERASYON TALEP EDİYORUZ"
HAKPAR Genel Başkanı Bayram Bozyel de Türkiye'nin 80 yıldan sonra bir anayasa tartışmasına girmesini olumlu bulduğunu, Türkiye'de Kürtler için federasyon talep ettiklerini belirterek, "Yeni bir toplumsal sözleşme anlamında yeni bir anayasa yapılacaksa gerçek anlamda katılımcı ve demokratik bir sözleşme olması gerekiyor. Savaşın sürdüğü, anaların ağladığı ve gerilimli bir ortamda demokratik bir anayasa yapılabilir mi? Bizim de kuşkumuz var. Yapılması için de köklü bir reform gerekiyor. Bütün kesimlerikucaklayan bir anayasa yapılması için gerilimli ortamın son bulması ve çözüm olanaklarının artırılmasıdır. Türkiye'deki Kürtler için federasyon talep ediyoruz. Batı'da bulunan Kürtler için de kendi yerlerini terk etmeyerek, kendi dilleri ve kültürlerini özgür bir şekilde yaşasınlar" dedi.
"UMUDUMU YİTİRMEK İSTEMİYORUM"
BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ise yeni anayasa girişimleri ile umutlarının yeşerdiğini kaydederek, "Umut biterse insanlık biter. Ben umudumu yitirmek istemiyorum" dedi.
Önder, "82 Anayasası'nın hiçbir hükmü ve anlamı yoktur bizim için. Hiçbir şekilde hiçbir referans anlamı taşımıyor bizim için. Bu anayasada ne olacak biliyor musunuz arkadaşlar. Birçok şey yazılmamış olacak. Memleketteki iklimin bununla tutarlı bir iyileşme, ferahlık göstermemesi, tam tersine rahmet okutacak daha öncekidönemlere baskı ve zulüm ve mevcut anayasanın bile alt hukuk normlarının bile zorlama, insanlık onuruna en aykırı ve hukuku çok karartacak bir şekilde kullanılması teşvik edilmesidir" dedi.
Adına yeni çözüm paketi dedikleri stratejilerinde Sayın Barzani'ye büyük bir alan açılmış gibi gözüktüğünü ifade eden Önder, "Daha o bölgenin ve o yönetimin adını bir kere doğru söylemediler. Cehaletlerinden değil. Korkularından dolayıdır" diye konuştu.
"HERKES ANAYASA DEKLERE ETTİ AMA BİR TEK HÜKÜMET KALDI"
Önder, hükümetin yeni anayasa konusunda ne düşündüğünü kimsenin bilmediğini ifade ederek, "Bir iddiada bulunacağım. Kendi milletvekilleri de bilmiyor. Niye çünkü paylaşmıyorlar. Bir adım daha ileri gideyim genel başkan yardımcıları da bilmiyor. Daha vahim bir şey söyleyeyim anayasa komisyonuna gönderdikleri üyeler bile bilmiyor. Herkes anayasa deklere etti ama bir tek hükümet kaldı. Dolayısıyla elimizde anayasa tasarısına ilişkin bir ölçü yok. Kulağa fiyakalı gelen 'terörle mücadele uzantılarıylamüzakere' söylemini yok sayarsak, başka da bir şey yok" şeklinde konuştu.
ENSARİOĞLU ELEŞTİRİLERE CEVAP VERDİ
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu ise eleştirilere cevap vererek, 5 yıldır Türkiye'de yeni bir anayasanın konuşulduğunu, herkesin, adeta anayasa profesörü olduklarını kaydetti.
Her zaman çözümden yana olduğunu ifade eden Ensarioğlu, Kürt sorunun dışında bütün meselelerin siyasi partilerce uzlaşılmış durumda olduğunu belirterek, "5 yıldır Türkiye yeni bir anayasayı konuşuyor. Hepimiz adeta anayasa profesörü olduk. Türkiye'de Kürt sorunu olmasa acaba yeni bir anayasaya ihtiyaç var mıydı?Bugüne kadar anayasamızın neredeyse yarısı değiştirildi. Değiştirilmesi gereken maddeler konusunda partiler hem fikir sadece birkaç konu dışında. Kürt meselesi hariç diğer siyasi partiler hem fikirdir. Kürt sorunun çözümünde yeni bir sivil anayasaya ihtiyaç vardır. Yeni anayasa Kürt sorunun tamamen çözer mi? Hayır" dedi.
Panel daha sonra soru cevap şeklinde son buldu .
'Anayasa: Tecdid ve İstikbal Sempozyumu'
Mardin Artuklu Üniversitesi ve Şarkiyat Araştırma Derneği'nce ortaklaşa gerçekleşen "Anayasa: Tecdid ve İstikbal Sempozyumu" Artuklu Üniversitesi konferans salonunda devam ediyor.