Angef Genel Başkan Yardımcısı Sağın Açıklaması

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Sağın, “Bir ülkenin demokratik ve sosyal gelişiminde en belirgin ölçütlerden biri de o ülkede var olan sivil toplum kuruluşu sayısıdır. Bu anlamda da bizim ülkemizde 100 bine yakın dernek, federasyon ve konfederasyon yapısıyla faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu mevcut. Nüfusu 80 milyona dayanan ülkemiz her ne kadar gelişmiş ülkeler kıstasında değerlendirilse de, STK sayısı az görünse de yine azımsanacak bir sayı değildir” dedi.

Yaklaşık 100 bin STK’nın varlığının Türkiye’deki demokrasi adına mutluluk verici olsa da işin gerçek boyutunun farklı olduğuna dikkat çeken Sağın, “Türkiye’deki birçok STK tamamen kağıt üzerinde var olup, hiçbir faaliyette bulunmadığı gibi bir tabelası dahi olmayan naylon STK’lar veya buna benzer üç beş kişinin bir araya gelip kumar oynatmak gibi kirli emellerine kılıf oluşturmak adına lokal açabilme izni almak için kurdukları STK’lardır. Bunlar STK’cılığın yüzkarası tabir edilen kesimdir. Fakat daha ilginç olanın görev yaptığı süre boyunca toplumsal ve sosyal hiçbir yararlı faaliyette yer almamış, emekli bürokrat, siyasi ve buna benzer tiplerin emekli olduktan sonra kendilerine makam oluşturup, sırf ‘başkan’ dedirterek düştükleri ego boşluğunu giderebilmek adına komik isimlerle kurdukları STK’lardır” dedi.

Kurum, kuruluşlar, işadamlarının ve yardımseverlik bilinci ile hareket eden vatandaşların duyarlılığına da dikkat çeken Sağın, “İşin en vahimi sırf rant yaratabilmek adına belediyelerden, kamu kurum kuruluşlarından ve işadamlarından yardım adı altında para toplayarak bu paraları kendi şahsi çıkarları adına kullanan tiplerin kurdukları bazı zaman hemşeri, bazı zaman da özürlü ve toplumun duyarlı olduğu konularla alakalı kurulan STK’lardır. Üzülerek beyan etmek gerekirse ülkemizde reel olarak bu işlere gönül vermiş STK’lara en büyük darbeyi vuran bu tip STK’lardır” ifadelerini kullandı

Toplumun, bilhassa gençlerin bu konularda bilinçli olması gerektiğini vurgulayan Sağın şunları söyledi:
“Son zamanlarda da ülkemizin genç ve dinamik nüfusunun bilgi, birikim ve enerjisinden faydalanmak adına gençliğe hizmet etmek kılıfı ile kurulan fakat gençliğin yararına hiçbir faaliyette bulunmayan yaşı kemale ermiş kişilerin kurdukları ve yöneticisi oldukları STK’lardır. Buna en belirgin örnek Türkiye Gençlik Federasyonu adı altında faaliyet gösteren ama 70 yaşına gelmiş bir zatın başkanlığını yaptığı STK’dır. Bu anlamda gençlerin bilinçli ve dikkatli olup kendilerinin bilgi, birikim ve enerjilerini kendi şahsi emelleri için kullanmak isteyen şahısların kurmuş oldukları STK’lara gençlerin dikkat etmeleri gerektiği gibi, buna benzer mensup olacakları STK’ları iyice irdeleyip araştırdıktan sonra mensup olmaları gerekir. Kendileri gibi hiçbir gizli amacı olmayan, perde arkası güçlere hizmet etmeden sadece toplum ve gençlik yararına şeffaf ve denetlenebilir bir halde projeler üreten sivil toplum kuruluşlarına yapılacak en büyük iyilik, toplumun vicdanını istismar ederek kendi kirli emellerine alet eden sahte ve başka amaçlara yönelmiş çürük, STK’ların bir an önce faaliyetlerine son verilmesi gerekir” dedi.