Annem benim için...

Çeşitli dizi ve filmlerde oynayan Burcu Kara, Birleşik Arap Emirlikleri'nden uydu aracılığı ile yayın yapan MBC4 kanalında yayınlanan Zeynep Özek'in hazırladığı'Turki Extra' programında soruları yanıtladı. Bir dönem muhabirlik ve haber spikerliği de yapan Kara, oynadığı dizilerden'Tatar Ramazan'ın yaşamında istisna olarak nitelendirebileceği bir iş olduğunu söyledi. Dizide 'Tatar Ramazan'ı canlandıran Bülent İnal'ın "Efendi, saygılı, komik ve espirili" diye tanımlayan Kara,"O ciddi duruşunun altında hayatta beni en çok şaşırtan insan odur. O kadar komik bir adam ki, insana ağlarken kahkaha attırabiliyor. İnşallah onunla başka bir şeyde yine beraber çalışırım" dedi.

Burcu Kara, yaşamın geçici olduğuna inandığını, mutlu olacağı yerlerde olmayı istediğini anlatırken, "Şu anda da bu anlamda hiç kalbimi çarptıran bir şey yok. Ama konuştuğumuz ve geleceğini bildiğim çalışmalarına başlanan işler var" diye konuştu.

Burcu kara, sunucu Liana Dahdouh'un sorusu üzerine yakın arkadaşları arasında Özge Özberk ve Hande Subaşı'yı sayabileceğini anlatırken, geçmişte 'Sanat dünyasında arkadaş olmaz, dost çıkmaz' gibi klişe düşünceler olduğu halde bunların artık kalmadığını savundu. Kara, "Eskiden 8-10, bilemediniz 30 sanatçı vardı. Şimdi oyuncular okullu, yani eğitimli, bunu ego meselesi,'Birinci, en ünlü ben olacağım' gibi değil de bunu bir iş olarak görüyoruz" dedi.

“SEN GERÇEKTEN BİR DUANIN KARŞILIĞISIN"

Anne annesinin aile tarafının Balkanlar'dan geldiğini belirten mavi gözlü sanatçı Kara, kendisi gibi ailesinde renkli gözlü hiç kimse bulunmadığını ifade ederken, "Annem bana hamileyken renkli gözlü çocuk istiyor. Gözünün görebileceği, elinin değebileceği her yeri kocaman, renkli gözlü çocuk fotoğrafları ile süslemiş. Ben doğduğumda çok şaşırmışlar. Annem hep'Sen gerçekten bir duanın karşılığısın' der. Bir şeyi gerçekten istersen Allah verir" diye konuştu.

Burcu Kara, 1 yıl evli kaldıktan sonra kendisi gibi sanatçı Buğra Gülsoy'dan boşandığı ve yeniden evlenmeyi düşünüp düşünmediği sorulunca, "Ben mutlu bir ailenin çocuğuyum. Tek eşli; evde olmayı sevdiğim, sorumluluk sahibi olduğum için tabii ki çok isterim. Neden olmasın? Çünkü ben sevdiğim şeyleri, sevdiğim insanla yapmayı seven birisiyim. Bunları paylaşınca daha büyüdüğüne daha mutlu olduğumu düşünürüm" dedi.

Kara, yapı olarak çok sakin olduğunu, sinirlenince eline alıp kırdığı hiçbir şey olmadığını belirterek, "Başkalarının sinir krizleri ile kendilerini paralayacakları şeylerde bile ben gayet sakin ve 'Kader' deyip oturuyordum. Çok şükür memnunum halimden. Aslında bu karşıdaki insanlar için iyi ama benim için çok yorucu bir şey. Yani ben kendi üzüntülerimi de içimde yaşıyorum. Halbuki üzüldüysen, bir insan seni üzdüyse bence söylemelisin. Ama ben kendime'Sus Burcu' deyip erteliyorum ve her şeye fazlaca şans veriyorum. Ama bir kere konuşurum acı konuşurum" dedi.

Kara, Türkler ile Arap dünyasının birbirlerine geçmişten bu yana yakınlık duyduğunu hatırlatırken, “Bu kadar ilgi, sevgi var. Niye ortak projeler yapılmıyor anlamış değilim. Oradan bir yapımcı olsam defalarca buraya gelip buradaki oyuncularla ortak öykülerle karma bir cast yapardım. Bizim de soyumuz geldiğimiz, yer çok ortak. Seyirciyi çok daha mutlu etmek için niye ortak projeler yapılmıyor" diye konuştu.