Antalya 19 Yilda 100 Bin Futbol Sahasi Büyüklügünde Tarim Alanini Kaybetti

Antalya Ticaret Borsasi Baskani Ali Çandir, plansiz ve çarpik yapilasma nedeniyle gerçeklesen tarim kaybina dikkat çekti. Baskan Çandir, Antalya ovasinin çok fazla tarim alanina sahip olmamasina ragmen verimlikte birinci sirada olduguna vurgu yaparak, su ifadelere yer verdi:

"Antalya aslinda tarimsal verimlilikte Türkiye’de birinci sirada ama görüldügü gibi Antalya ovasi çok fazla tarim topragina sahip degil. Antalya, 2004 yilindan itibaren bugüne kadar tarim topraklarinin yüzde 17’sini kaybetti, bunlari gerek kentlesme gerek turizm ve gerek sanayi ile ilgili ya da yollarin açilmasiyla kaybetti. Türkiye ise 2004 yilindan bugüne kadar yüzde 10 tarim topragini kaybetti. Antalya tarim topragi olarak Türkiye’nin yüzde 1 buçuguna sahip ancak tarimsal üretim miktari açisindan Türkiye’nin yüzde dördünü üretiyor. Tarimsal üretim degeri açisindansa yüzde 6 deger üretiyor yani Antalya çiftçisi Türkiye çiftçisine oranla çok daha katma degerli ürün gelistiriyor."

Türkiye’nin örtü alti tarim üretim merkezi Antalya’da tarim topraklarinin yaklasik yüzde 10’unda örtü alti seracilik yapildigini belirten Baskan Ali Çandir, örtü alti seracilikta sebze ve süs bitkilerinin yüzde 50’si, örtü alti meyveciligin de yüzde 27’sinin Antalyali çiftçiler tarafindan yapildigini dile getirdi.

"93 bin 215 futbol sahasi büyüklügünde tarim topragi yok oldu"

Türkiye’de son yillarda nitelikli tarim arazilerinin amaci disinda kullanildigini ve bu kullanimin da tarim topraklarinin kaybina neden oldugunun altini çizen Baskan Ali Çandir, kaybedilen tarim topraklarini rakamsal olarak su sekilde tanimladi:

"2004 ile 2023 yillari arasindaki son 19 yila baktigimizda 93 bin 215 futbol sahasi büyüklügünde tarim topragimizi Antalya’da kaybettik, Türkiye’de ise ayni dönemde 26 milyon 514 bin 688 dekar yani 3 milyon 713 bin 542 futbol sahasi büyüklügünde tarim topragini çesitli nedenlerle kaybettik. Bu tarim topraklari asla toprak tekrar yapilamayan bir ürün, o nedenle gelecek nesillere bozmadan aktarmamiz gerekiyor. Asiri kentlesmenin ve sanayilesmenin getirdigi yer ihtiyacinin, tarim topraklariyla karsilanmasini gelecek kusaklara sorumlulugumuz olarak kabul etmek istemiyoruz. Özellikle sanayi ile ilgili turizmle ilgili ya da yerlesim alanlariyla ilgili tarim disi topraklarin kullanilmasi bu konudaki verimliligimizi arttiracaktir diye düsünüyorum."

"Tarim niteligi olan topraklarin elden çikartilmamasi gerekiyor"

Tarim ve Orman Bakanliginin 450’nin üzerinde ’Büyükova Koruma Alani’ adi altinda ilan ettigi ve koruma altina aldigi alanlarda kanuna tam anlamiyla uyulmadigini ifade eden Baskan Çandir, "Tarim topraklarimizi kaybetmemizdeki en büyük neden kentlesme, kentlerin yerlesim yeri etrafina dogru yayilmasi, sanayinin artmasi, sanayinin toprak ihtiyaci ya da turizm de denebilir. Onun ötesinde tabii ki bir toprak kanunumuz var, ovalar tespit edildi. Ama bunlara yüzde yüz uyulmuyor. Bazi yerlerde özellikle yabancilarin aldigi yerlerle beraber yerli halk da bir sekilde olumsuz etkileniyor. Çözüm olarak, tarim niteligi olan topraklarin elden çikartilmamasi gerekiyor. Tarim topragi olarak korumaliyiz ki gelecek nesiller saglikli gidaya erisebilsin. Çünkü, her ne kadar tarim ve ekonomik olarak fazla bir getiri getirmiyor gibi gözükse de hem sosyal açidan hem de milli güvenlik konusu açisindan, stratejik öneme sahip. Bu nedenle tarim topraklarini aslinda çok siki bir sekilde korumamiz gerekiyor ki biz yarin bir gün pandemi döneminde dünyanin yasadigi gidaya erisme sikintisini çekmeyelim" dedi.