Zirvenin kapanış bildirgesinde, "Orta Doğu'da barış ve istikrarın tesis edilmesinin, Filistin meselesi ile Arap-İsrail çatışmasının kapsamlı ve adil bir şekilde çözülmesine bağlı olduğu" vurgusu yapıldı.
Filistin bütçesine mali destek sağlama yükümlülüğünün yinelendiği bildirgede, uluslararası topluma, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşuna (UNRWA) desteğini sürdürme çağrısında bulunuldu.
Filistin halkına uluslararası koruma sağlanması, İsrail'in saldırılarının ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal mekanlara yönelik ihlallerinin durdurulması istenen bildirgede, Yahudi Ulus Devlet Yasası da kınandı.
Libya krizine de yer verilen bildirgede, askeri çözümün kabul edilmediği ifade edilerek, siyasi çözümün en hızlı şekilde sağlanması gerektiği belirtildi.
Bildirgede, Golan Tepeleri'nin işgal altındaki Suriye toprağı olduğuna dikkat çekilerek, İsrail'in bu topraklar üzerinde emrivaki siyasetini dayatmasının kabul edilmediği, Golan Tepeleri'nin hukuki ve demografik statüsünün değiştirilmesini hedefleyen kararların yasa dışı olduğu vurgulandı.
Yemen krizine de değinilen bildirgede, Husilerin, Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde Stockholm'de varılan ateşkes anlaşmasına uyması gerektiği kaydedildi.
Arap Birliği Zirvesi'nden Orta Doğu'daki Çatışmalara Siyasi Çözüm Çağrısı
Tunus'ta düzenlenen 30. Arap Birliği Liderler Zirvesi'nde, başta Filistin-İsrail çatışması olmak üzere bölgedeki sorunlara kapsamlı siyasi çözüm bulunması çağrısı yapıldı.
