Bursa Olay TV‘de katıldığı canlı yayında soruları yanıtlayan Arınç, son dönemde ÖSYM‘nin yaptığı sınavlarda yaşanan tartışmalara ilişkin soru üzerine, bu sistemin yıllardır var olduğunu, ÖSYM‘nin başında kümelenmiş bürokratların bulunduğunu söyledi.
Arınç, ‘‘Bugüne kadar her yıl yapılan bu sınavlarda ne gibi yolsuzluklar yapıldığını, ne gibi yanlışlıklar yapıldığını, afişe olmadığı için veya birileri tarafından deşifre edilmediği için çok fazla bilmiyoruz. Yoksa geçmiş dönemlerde de bu sistemin sütten çıkmış ak kaşık olmadığını gösterecek örnekler de bulunabilir‘‘ dedi.
Ölçme, yerleştirme sınavının artık bir kanunu bulunduğuna dikkati çeken Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Bürokratik bir kurum haline geldi. Çünkü kurumda kadrolaşmalar dikkat çekiyordu, kurumda akrabalıklar dikkat çekiyordu. 300 kişi çalışıyor, 150‘si birbiriyle akraba. Hatta onun dışında bazı unsurları dikkate aldığınız zaman garip bir kadrolaşma. Yani televizyon ekranlarında daha fazlasını söylemeye hicabım müsaade etmiyor. Herkes benim ne demek istediğimi birazcık anlar. Şimdi yeni sistemle bu bir kanuna bağlandı. Denetlenebilecek sorumluluk taşıyabilecek bir sisteme girdi. Ama, üst üste de maalesef ALES‘de bir türlü, YGS‘de bir türlü, bir başkasında bir türlü... Şifre mi var, kopya iddiaları mı var? Bir sürü vesaireler mi var? Bunlar konuşulmaya ve insanları tedirgin etmeye başladı. Tedirgin olanlar kimler? Bir ümitle bu imtihana giren bizim pırıl pırıl gençlerimiz. Onlar rekabet içinde bir yarışma sınavına giriyorlar, kim başarılı olursa o ön planda olacak. Ama birileri, gizli bir el eğer bu sınavların içerisine kötülük, ahlaksızlık, yanlışlık veya para karşılığı bazı şeylerin yapılabileceğini koymuşsa, önce o insanlar yarına olan güvenlerini kaybedecekler. Bütün emeklerinin boşa gittiğini düşünecekler ve aldatılmışlık hissine kapılacaklar.‘‘
-‘‘SINAVA GİREN ÇOCUKLARIN VE AİLELERİNİN HUKUKUNU KORUMALIYIZ‘‘-
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, sınava giren çocukların ve ailelerin hukukunu korumaları gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
‘‘Onların anneleri, babaları kardeşleri var. Onlar da 1 yıl boyunca masraf ettikleri, emek verdikleri ve yarına olan ümitlerini kaybetmiş olacaklar. Dolayısıyla bizim bu mesele üzerinde durmamız lazım. Duruldu, bazı açıklamalar yapıldı, ÖSMY Başkanı tarafından. Bunlara inanan oldu, inanmayan oldu. Ama en sonunda da bir soruşturmaya konu oldu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bu şifre ve kopya konusunda ciddi bir soruşturma başlattı ve bilirkişi kuruluna meseleyi havale etti. Bilirkişiler hem ÖSYM‘de hem Meteksan‘da, yani bu soru kitapçıklarını ve cevap anahtarlarını basan matbaada her konuda bir inceleme yaptılar. Şimdi o bilirkişi heyetinin raporu savcılığa verildi. Savcılık bundan sonra ne yapacağına karar verecek. Eğer ciddi bir araştırmaya ihtiyaç duymamışsa takipsizlik kararı verecek veyahut ciddi bir konu varsa sorumluları hakkında dava açacak. Dolayısıyla eğer sorumluluğu tespit edilen kişiler olursa veya bu sınavların sıhhatine engel bir durum ortaya çıkarsa, o kişiler cezalandırılacak ve sınavlar iptal edilecek. Şimdi yargıya intikal etmiş bir mesele. Bence meselenin özüdür ve sonuca doğrudan etkili bir noktadır. Artık hiç kimsenin ‘ben tatmin oldum‘ veya ‘olmadım‘ demesine gerek yok. Umarım ki başsavcılık önemli bir soruşturmayı başarıyla neticelendirir.‘‘
Arınç: "Sistem Geçmiş Dönemde De Ak Kaşık Olmayabilir"
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Yüksek Öğrenime Geçiş (YGS) sınavıyla ilgili olarak, ‘‘Bugüne kadar her yıl yapılan bu sınavlarda ne gibi yolsuzluklar yapıldığını, ne gibi yanlışlıklar yapıldığını, afişe olmadığı için veya birileri tarafından deşifre edilmediği için çok fazla bilmiyoruz.