Aşil Tendonu Yırtılan Hasta 'PRF' İle Sağlığına Kavuştu

45 yıldır profesyonel olarak spor hayatını sürdüren tenis oyuncusu Yılmaztürk, kendi kanından elde edilen fibrinin aşil tendonuna enjekte edildiği PRF yöntemiyle eski günlerine geri döndü Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Beyzadeoğlu: 'PRF'nin, PRP'den en büyük farkı enjekte edildiği bölgede, çok daha uzun süreli faydalı etkiler göstermesinin beklenmesidir. Biz de bu tedavileri hastalarda uygulayıp, sonuçlarını takip ediyoruz. Yöntemin, uygun hastalardan PRP'den daha iyi sonuçlar verdiğini görmekteyiz'

HATİCE ŞENSES - Aşil tendonunun yırtılması nedeniyle 45 yıldır profesyonel olarak yaptığı tenisi neredeyse bırakmak zorunda kalan 68 yaşındaki hasta, kendi kanından elde edilen fibrin sayesinde sağlığına kavuştu.

Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü sporcularından 45 yıllık profesyonel tenis oyuncusu Nafiz Yılmaztürk, bir musabakada aşil tendonunda oluşan yırtık nedeniyle sakatlık yaşadı.

Artık spor yapamayan, hatta yürümekte dahi zorlanır hale gelen Yılmaztürk, bir uzmana başvurmasının ardından 10 seanslık fizik tedaviyle sağlığına kavuşmaya çalıştı.

Yılmaztürk, fizik tedavinin de etkisiz kalması üzerine Ortopedi ve Travmatoloji, Spor Yaralanmaları ve Artroskopik Cerahi Uzmanı Prof. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu'na başvurdu.

Beyzadeoğlu tarafından ortopedi hastalarına uygulanmaya başlanan Platelet Rich Fibrin (PRF) yönteminin önerildiği Yılmaztürk, üç seans süren tedavinin ardından, neredeyse bitmiş olan spor hayatına geri döndü.

- 'Fibrin, vücudumuzun oluşturduğu doğal bir pıhtıdır'

Tedavi yöntemine ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Beyzadeoğlu, tıbbın her zaman gelişmeler gösteren bir bilim dalı olduğunu belirterek, özellikle son 15 yılda biyolojik çözümler kapsamında önemli gelişmeler elde edildiğini söyledi.

Beyzadeoğlu, bilim adamlarının kandan çeşitli, faydalı elemanlar icat etmeye başladığını aktararak, şöyle devam etti:

'Biz son 6 aydır hastalarımızda PRF adını verdiğimiz bir enjeksiyon sistemini kullanıyoruz. Bu yöntem mantık olarak PRP ile çok benzer bir sistem. Ancak PRP'yi enjekte ettiğimizde trombositler bir bölgede yaklaşık 24 saat kadar varlıklarını sürdürüyor. Daha sonra o büyüme faktörü oradan emiliyor. PRF ise bir fibrin. Fibrin, vücudumuzun oluşturduğu doğal bir pıhtıdır. Bu pıhtının içinde çok yüksek oranda trombosit gömülüdür. PRF'nin, PRP'den en büyük farkı enjekte edildiği bölgede, çok daha uzun süreli faydalı etkiler göstermesinin beklenmesidir. Biz de bu tedavileri hastalarda uygulayıp, sonuçlarını takip ediyoruz. Yöntemin, uygun hastalardan PRP'den daha iyi sonuçlar verdiğini görmekteyiz.'

Yumuşak doku bozuklukları, tendon, kas ve bağ yaralanmalarıyla, aynı zamanda toplumunda farklı boyutlarda görülen kıkırdak sorunlarında bu yöntemin kullanıldığını dile getiren Beyzadeoğlu, yöntemle, sorunlu bölgeye enjekte edilen trombositlerin içinden salgılanan büyüme faktörlerinin yapıcı etkilerinden faydalanıldığını kaydetti.

- 'Artık 40 dakikalık tempolu koşuları da yapabiliyorum'

Prof. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu, Türkiye'de son yıllarda spora olan ilgilinin büyük bir artış gösterdiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

'68 yaşındaki hastamız, adeta yaşam tarzı tenis olan, son derece sağlıklı bir tenis oyuncusu. Hastalar spor yaparken birtakım sorunlar yaşayabiliyorlar. Aşil tendonuyla ilgili ilk başta tendonun ödemi ile başlayan, sonra tendonun kısmi yırtılmasıyla seyreden şikayeti sonucunda, bırakın tenis oynamayı yürürken dahi topallamaya başlamış bir hasta. Artık hastalarımıza 'Sizi normal yolda yürütelim ama tenis oynamayın' demiyoruz. Bu, hastaya söyleyebileceğiniz en kötü şey. Çünkü spor bu hastaların yaşam tarzı. Hekim olarak görevimiz bunu hastaya verebilmektir.'

Nafiz Yılmaztürk de kendi kanından elde edilen fibrinin üç seansta sorunlu tendona enjekte edildiğini anlatarak, şu anda sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi.

Tedavi öncesinde, tendinit zeminde gerçekleşen bozulmanın hareket kabiliyetini kısıtladığını, aynı zamanda da ağrılara sebep olduğunu vurgulayan Yılmaztürk, 'Belli bir dinlenme süresinin sonunda düz koşularla idmanlarıma başladım. Şükür ki işte bu ana geldik. İnşallah bundan sonra bir sorun çıkmadan spor hayatıma devam edebileceğim. Öncesinde kısa koşuları yapabiliyorken, artık 40 dakikalık tempolu koşuları da rahatlıkla gerçekleştirebiliyorum.' diye konuştu.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile