Asırlık Kervansaray Yeniden Konuklarını Ağırlayacak

Şanlıurfa'nın Harran ilçesindeki 800 yıllık Han elBarur Kervansarayı, bölgeyi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin tek mola noktası olmaya hazırlanıyor. İl Kültür ve Turizm Müdürü Aydın Aslan:'Han elBarur Kervansarayı yıllar sonra yine misyonuna ve vizyonuna uygun bir yapıya dönüşecek. Yolcuların dinlenebileceği, konaklayabileceği ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir turizm alanına dönmüş olacak' HRÜ Mimarlık Fakültesi Bölüm Başkanı ve kervansarayın yapı danışmanı Doç. Dr. Mustafa Güler:'Yıkılan ve tahrip olan duvarlar tamamlanarak yapının özgün haline kavuşturulması amaçlanıyor'

RAUF MALTAŞ - Şanlıurfa'nın Harran ilçesinde Eyyübiler dönemine ait 800 yıllık Han el-Barur Kervansarayı, yürütülen restorasyon çalışmasıyla tarihteki misyonu gibi yerli ve yabancı turistlerin konaklayıp ihtiyaçlarını karşılayacağı bir mekana dönüştürülüyor.

İlçeye 27 kilometre uzaklıktaki Göktaş Mahallesi'nde bulunan kervansarayda, geçen yıl İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün talebiyle 2018 Yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım Programı kapsamında restorasyon çalışmasına başlandı.

Maliyeti 6,5 milyon lirayı bulan restorasyon çalışmaları kapsamında alanında uzman kişilerce, kervansarayda yoğun bir çalışma yürütülüyor. 800 yıllık geçmişiyle bölgenin önde gelen tarihi yapılarının başında gelen Han el-Barur Kervansarayı, bölgeyi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin tek mola noktası olacak.

Harran Ören Yeri, Bazda Mağaraları, Şuayip Şehri gibi tarihi yapıların bulunduğu güzergahta bulunan kervansaray, turistler ve tur grupları için dinlenme ve ziyaret merkezi olarak restorasyonun ardından hizmet verecek.

- "Bölge halkı satış yapacak"

Şanlıurfa İl Kültür ve Turizm Müdürü Aydın Aslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kervansarayın restorasyonuna önem verdiklerini söyledi.

Şanlıurfa'ya "2019 Göbeklitepe yılı" dolayısıyla yerli ve yabancı turist akını olduğunu vurgulayan Aslan, özellikle Harran'da konukların dinlenebileceği bir mekanın bulunmadığına dikkati çekti.

Tarihi kervansarayın bir mola noktası olarak düşünüldüğünü anlatan Aslan, şunları dile getirdi:

"Restorasyonun tamamlanmasıyla birlikte özellikle Harran Eyyüp Nebi yol güzergahı üzerindeki tarihi öneme sahip mekanlarımızın ziyareti sırasında bu yapıyı, turistlerimiz için bir mola noktası olarak düzenleyeceğiz. Burası sadece bir mola noktası olmayacak kırsaldaki kişilerin burada yöresel ürünlerini satabileceği bir alan olarak da değerlendirilecek. Lavabo, kafeterya ve restoran ihtiyaçları için de burada düzenlemelerimiz olacak. Yereldeki bölge halkın da turizm hareketliliğine katılabilmesi adına burada özel bir çalışma yapacağız."

- "Sorumluluğumuzu yerine getirmiş olacağız"

Aslan, kervansarayın turizme kazandırılmasıyla bölgeyi ziyaret edenlerin daha fazla alanı ziyaret ederek, zaman geçirme imkanı bulacağını dile getirdi.

Kervansarayın faaliyete geçmesiyle Şanlıurfa'daki konaklama gün sayısının bir gün daha artırılmasına olanak sağlanabileceğini anlatan Aslan, "Han el-Barur Kervansarayı yıllar sonra yine misyonuna ve vizyonuna uygun bir yapıya dönüşecek. Yolcuların dinlenebileceği, konaklayabileceği ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir turizm alanına dönmüş olacak. Ceddimizin yapmış olduğu yapıların özgün ve kullanım amacına uygun olarak tekrar faaliyete geçirilmesiyle de atalarımıza karşı sorumluluğumuzu da yerine getirmiş olacağız." dedi.

- "Özgün haline kavuşturulması amaçlanıyor"

Harran Üniversitesi HRÜ Mimarlık Fakültesi Bölüm Başkanı ve kervansarayın yapı danışmanı Doç. Dr. Mustafa Güler de Han el-Barur'un Eyyübiler döneminde Hüsameddin Ali Bey tarafından 1128-1129 tarihlerinde yaptırıldığını söyledi.

Kervansarayın Harran-Bağdat yolu güzergahında yer aldığını anımsatan Güler, Anadolu Selçuklu kervansaraylarının tüm özelliklerini taşıyan yapının mescit, muhafız odası, ahırlar, hamam ve yazlık odalardan oluştuğunu anlattı.

Yapının özellikleriyle Suriye'deki Eyyübi ve Memluklu kervansaraylarına benzediğini ifade eden Güler, "Yapı, Anadolu sınırlarında kalan ve bilinen tek Eyyübi Kervansarayı'dır. Kervansarayın ortasında büyük bir avlusu, avluya açılan 10 adet de kapısı var. Yapının 4 tarafında da köşe mekanı dediğimiz 4 adet farklı mekan bulunmaktadır. Sayısız detayı ve teferruatı bulunan kervansarayımız özetle böyle bir yapıdadır. Yapı yıllardır kullanılmadığı için metruk ve pek çok yeri yıkılmış bir vaziyettedir. Öncelikle yapının zemininde arkeolojik kazılar yapıldı yapının duvarları ortaya çıkarıldı. Yıkılan ve tahrip olan duvarlar tamamlanarak yapının özgün haline kavuşturulması amaçlanıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile