'Askeri Casusluk' Hakim Ve Savcıları Hakkında Yeni İddianame

İzmir’de “Askeri Casusluk” iddialarına ilişkin davanın 12 eski hakim ve savcısı hakkında ’mesleğin şeref ve onurunu bozan, mesleğe olan genel saygı ve güveni gideren nitelikte eylemde bulundukları’ gerekçesiyle ’görevi kötüye kullanma’ suçundan yeni bir iddianame hazırlandı.

Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı, “İzmir Askeri Casusluk” soruşturma ve yargılamasında görev alan ve FETÖ üyeliği nedeniyle meslekten ihraç edilen, aralarında eski İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak ile Yunanistan’a kaçmak üzereyken yakalanan savcı Zafer Kılınç ve hakim Atilla Rahman’ın da aralarında bulunduğu 12 şüpheli hakkında “görevi kötüye kullanma” suçundan yeni bir iddianame hazırladı.

İddianamede, eski hakimler Atilla Rahman, Serdar Ergül, İsmail Kurt, Cahit Kargılı, Dilek Öztürk, Mehmet Ayan ile eski İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak, eski savcılar Ali Çelik, Zafer Kılınç, Hüseyin Alaybay, Mehmet Sedat Erbaş ve Mustafa Kayın şüpheli sıfatıyla yer alırken, “İzmir Askeri Casusluk” davası kapsamında mağdur olan, aralarında iş adamı Bilgin Özkaynak ve eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Veysel Kösele’nin de bulunduğu 15 zanlı da iddianamede müşteki olarak yer aldı.

"Mesleğe olan saygı ve güveni zedelediler"

İddianamede, 12 şüphelinin FETÖ adına faaliyette bulunarak, başta Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere bir kısım kamu kurumlarıyla buralarda görev yapan kamu görevlilerini itibarsızlaştırma gayesiyle hareket ettikleri savunulurken, şüphelilerin, “İzmir Askeri Casusluk soruşturma ve kovuşturma sürecinde usul ve yasaya aykırı işlem tesis ederek mesleğin şeref ve onurunu bozan, mesleğe olan genel saygı ve güveni gideren nitelikte eylemde bulundukları” belirtildi.

İddianamede şüpheli Zafer Kılınç’ın Amerika Birleşik Devletlerine ait IP üzerinden gönderilen mail ile başlayan soruşturma kapsamında, kolluk görevlilerinin yasaya aykırı olarak yaptıkları işlem ve incelemeleri esas aldığına dikkat çekilirken, Kılınç’ın, gerçekleştirilen aramalarda ele geçen hukuka aykırı delilleri temel kabul ederek, ‘Pandora veri tabanını içeren dijital materyallerin bulunduğu ev aramalarında genelde şüphelilerin ikametgahlarında olmamaları, suç unsuru içerdiği iddia olunan materyallerin sürekli siyah poşet içerisinde bulunması’ gibi kuşkulu hususları araştırmadan iddianame düzenlediği belirtildi.

"Sanıklar uzun süre tutuklu bırakıldı"

Özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasından sonra kapatılan İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesinin eski başkanı Atilla Rahman ile eski üye hakimleri Dilek Öztürk ve İsmail Kurt’un sanıkların uzun süre tutuklu kalmalarına neden oldukları ve bu şekilde mağduriyetlerine sebebiyet verdikleri savunulurken, şüpheli hakimlerin dosyayı Askeri Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına göndermedikleri, savunma hakkını kısıtlayacak şekilde hukuka aykırı hareket ettikleri ifade edildi.

Duruşma savcıları Hüseyin Alaybay ve Mehmet Sedat Erbaş’ın da hukuki olmayan mütalaalarda bulunarak davada yargılanan sanıkların taleplerine karşı kayıtsız kaldıkları belirtildi.

İddianamede, İzmir’deki usulsüz dinleme kararlarıyla anılan eski hakimlerden Serdar Ergül’ün nöbetçi olmadığı halde nöbetçi hakimin bilgisi dışında aralarında dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Kurmay Başkanı Veysel Kösele’nin de aralarında bulunduğu bir kısım TSK personeli hakkında tutuklama kararları verdiği, ’birbirinin tekrarı mahiyetinde şablon/formül gerekçelerle’ tutukluluğa itiraz ve tahliye taleplerini reddettiğine dikkat çekildi.

İddianamede, diğer şüpheliler hakkında da benzer suçlamalara yer verildi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile