Aşkı hesapsız kitapsız yaşıyor

Sezonun iddialı yapımı ‘İffet’te, aşkı için her şeyi göze alabilecek genç bir kızı canlandıran Melike Güner (32), her yeni projenin beraberinde getirdiği plansızlık, uykusuzluk gibi olumsuz şeylerin bile yoğun tempoda unutulup gittiğine, sadece role adapte olmanın gerekliliğine inananlardan. Oyunculukla ilgili hayallerinin kendisiyle birlikte büyüdüğünü düşünen oyuncu, izleyicilerin aksine canlandırdığı karaktere kızamıyor. Betül, onun için sadece çok aşık bir genç kız. Oyunculuğu sadece iş olarak gördüğünü belirten Güner, söze şöyle devam ediyor; “Benim için oyuncu olduğum süre ‘kayıt’la başlıyor, ‘stop’la bitiyor. Pek çok insanın aksine eve iş götürenlerden değilim.”

Kalabalık bir ailede, şimdiki nesilden daha özgür ve mutlu bir çocukluk geçiren Güner, oyunculuk hayalini gerçekleştirerek, o dönemlerde kurduğu çocukluk hayallerini ödüllendirdiğini düşünüyor. Yaşam enerjisini aşktan alan güzel oyuncu, aşkı da hayatı yaşadığı gibi hesapsız yaşadığını şu sözlerle vurguluyor; “Aşktan aldığım enerjinin de belirgin etkisiyle her şeyden öyle bir keyif almaya başlıyorum ki, dokunduğum her nokta ve herkes adeta benimle birlikte ışıldıyor.”

“Topuklu olmadan asla”

İçinde 90’lar hariç birçok dönemi barındıran bir giyim tarzı olduğunu söyleyen güzel oyuncu, konuşmasını şöyle sürdürüyor; “Sezonun modası bütün vitrinlere ve ister istemez bana da yansıyor. Ama şunu tereddütsüz söyleyebilirim ki, bugüne kadar aldığım hiçbir kıyafeti, ilk haliyle giymemişimdir. Genellikle kıyafetler etiketleriyle birlikte artık benim tarzımı çok iyi bilen mahalle terzimiz Yüksel Bey’e gider ve sonrasında bana gelen yeni haliyle üzerimde taşımayı tercih ederim. Rahat biri olduğum için genellikle kıyafetlerim de öyledir ama bir sabah kalktığımda içimdeki şantrafoşla (kokoş gibi bir şey benim için) karşılaşabiliyorum. Ancak ruh halim ne olursa olsun, ‘Topuklu ayakkabılarım olmadan asla!’ diyen biri varsa, o benim.”

“Sadece cam ayakkabılarım eksik”

Objektife poz verdiği kıyafetleri ve takıları çok beğenen Güner, “Belki de tül ve satenin de etkisiyle bu elbisenin içerisinde kendimi prenses gibi hissettim. Her birini ayrı ayrı çok beğendim. Özel hayatımda da üzerine çok düşünmeden bir şıklık yakalamak istediğimde hepsi rahatlıkla kullanabileceğim parçalar. Renkleri, kumaşı ve farklı kesimiyle bütün gibi algılanan ve bir mekana girdiğinizde gözleri üzerinize çevirecek şahane parçalardan oluşan kombinasyonlar favorim oldu. Gömlek oldukça şık bir parça. Dozunda transparanlığı sayesinde günlük hayatımda da bu gömleği farklı kombinlerle kullanabilirim. İpek elbisenin şıklık derecesini şöyle özetleyebilirim; Sadece ayağımda cam ayakkabılarım eksik” diyor.