Assos'ta Antik Liman Bölgesinde Çalismalar Bilimsel Gözetimle Sürüyor

Assos Antik Kenti Kazi Heyeti Baskani Prof. Dr. Nurettin Arslan: 'Alandaki tüm çalismalar Assos kazisinda görev yapan arkeologlarin denetiminde yürütülmektedir. Kaya islahi projesinin sinirlari, Assos antik kentinin güneyindeki surlarin disinda kalan kayalik ve sarp bölgeleri kapsamaktadir' 'Kaya islahi çalismalari sirasinda antik kalintilarin hiçbir sekilde zarar görmemesine özen gösterilmis ve gerektiginde sev sinirlarinin daha geriye çekilmesi saglanmistir'

BURAK AKAY - Çanakkale'nin Ayvacik ilçesindeki Assos Antik Kenti yakininda antik liman bölgesinde devam eden kaya islahi çalismalari, kazi baskanliginda görevli bilim insanlarinin gözetiminde devam ediyor.

Kentin tarih ve turizm bölgeleri arasinda önemli bir yere sahip, Birlesmis Milletler Egitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Kültür Mirasi Geçici Listesi'nde yer alan Assos, her yil binlerce yerli ve yabanci turist agirliyor.

Antik Çag'in önemli liman kentlerinden olan, antik tiyatrosu, agora, nekropol ve surlariyla kültürel miras ve zenginlikleri barindiran Assos'ta yasanan kaya kopmalarinin ardindan bir süre önce hazirlanan proje kapsaminda kaya islahi çalismasi sürüyor.

Özellikle antik limanda bulunan ve otel olarak kullanilan Osmanli döneminden kalma yapilarin üzerine düsen büyük kaya parçalari proje kapsaminda sevleme (egim verme) modeliyle düzlenip üzerine çelik örgü çekiliyor.

Bölgedeki çalismalarin denetimi ise Müze Müdürlügünün yani sira Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Ögretim Üyesi ve Assos Antik Kenti Kazi Heyeti Baskani Prof. Dr. Nurettin Arslan ile ekibince yürütülüyor.

- "Otellerin çatilarina ve kara yoluna taslar düsüyordu"

Prof. Dr. Arslan, AA muhabirine, Assos Antik Limani'nin kuzey yönündeki kayaliklarda yagis ve deprem gibi dis etkenlerden dolayi uzun yillardan beri otellerin çatilarina ve kara yoluna taslarin düstügünü söyledi.

Il Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlügünce 2016'da kayaliklarin insan hayati ve limandaki tarihi binalar için risk olusturdugu belirlenerek tehlikenin bertaraf edilmesine yönelik çalisma baslatildigini aktaran Arslan, bunun sonuçlandirilamamasi üzerine geçen sene büyük bir tas kütlesinin oteller bölgesine düsmesinin limandaki isletmecilerde de endiseye yol açtigini ifade etti.

Konunun AFAD tarafindan yeniden gündeme alinarak kayaligin islahina yönelik projenin Kültür ve Tabiat Varliklarini Koruma Bölge Kurulu komisyonuna sunuldugunu, onayin ardindan bu yil uygulamaya geçildigini bildiren Arslan, "Kültür ve Tabiat Varliklarini Koruma Yüksek Kurulu ilke kararlarina göre, kamu düzeni veya güvenliginin olagan hayati durduracak veya kesintiye ugratacak sekilde bozuldugu hallerde müdahale edilmesinin koruma kurullari ile mümkün oldugu ifade edilmistir." dedi.

Islah çalismasiyla ilgili detaylara deginen Arslan, söyle devam etti:

"Alandaki tüm çalismalar Assos kazisinda görev yapan arkeologlarin denetiminde yürütülmektedir. Kaya islahi projesinin sinirlari, Assos antik kentinin güneyindeki surlarin disinda kalan kayalik ve sarp bölgeleri kapsamaktadir. Yamaçlarin gerisinde, küçük düzlükler halindeki teraslarin güney sinirlarinda yer alan savunma duvarlarindan günümüze ulasabilen, tek sira ve küçük parçalar halindeki tas siralaridir. Bu alandaki teraslarda, antik çagda kent merkezinden uzak olmalari nedeniyle yogun bir imar faaliyeti söz konusu degildir. Alandaki kalintilardan geriye kalan tek sira ve bütünlük olusturmayan temel taslari, ana kaya üzerine durmaktadir. 19 yüzyilda gerek limandaki iskele ve depolarin insasinda gerekse basta Istanbul olmak üzere degisik kentlerdeki imar faaliyetlerinde, Assos Antik Kenti'nden alinan taslar kullanilmistir. Bu yüzden antik kentin güneyindeki bölgede kalintilar büyük oranda yok olmustur. Kaya islahi çalismalarinin baslamasindan önce gerek yamaçlarda gerekse teraslardaki kültür varliklarinin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alinmasi için temizlik ve kazi çalismalari yapilmistir. Bazi kisimlarda sev sinirlarinin duvar kalintilarina yakin oldugu tespit edilmis ve çalismalar sirasinda sev sinirlarinin kaydirilmasi saglanmistir. Yamaçlara atilmis ve kaymis halde olan blok taslar da uygun yerlere tasinmistir."

- Sev 4, 5 ve 6'da yapilan çalismalar

Prof. Dr. Nurettin Arslan, proje kapsamindaki "Sev 5" olarak adlandirilan alanda, dik yamacin sinirindaki düzlükte, küçük bir parçasi görülen poligonal duvar kalintisinin yer aldigini belirtti.

Arslan, bu kalintinin islevini ve boyutlarini belirlemek üzere alanda kazi çalismasi yürütüldügünü, dikdörtgen planli bir yapinin temeli ve hemen önünde olasilikla bir altara ait olan kalintilarin gün yüzüne çikarildigini kaydetti.

Arslan, "Sev 6" alaninin ise antik limanin gerisinde kaldigini, yüzeyde çesitli temel izlerinin görülebildigini anlatti.

Bu alanin kalin bir toprak katmaniyla kapli olmasindan dolayi sevlendirme yapmanin olasi kalintilarda zarara yol açabileceginin öngörüldügünü ifade eden Arslan, "4 Mayis 2021'de Çanakkale Kültür Varliklarini Koruma Bölge Kurulu Müdürlügüne ek rapor sunularak Sev 5 ve Sev 6'daki kültür varliklarinin korunmasina yönelik projenin yenilenmesi talep edilmistir. Koruma kurulunun bu talep dogrultusunda AFAD'dan istedigi projenin önümüzdeki hafta teslim edilmesi beklenmektedir. Böylece çalismalarin bugüne kadar ulasmis oldugu noktadan daha ileriye sevlendirme çalismalarina devam edilmeyecektir." ifadesini kullandi.

- Antik kalintilarin tahrip edildigi iddiasi

Arslan, antik kalintilarin tahrip edildigi yönündeki beyanlarinin gerçegi yansitmadigini vurgulayarak söyle devam etti:

"Kaya islahi çalismalari sirasinda antik kalintilarin hiçbir sekilde zarar görmemesine özen gösterilmis ve gerektiginde sev sinirlarinin daha geriye çekilmesi saglanmistir. Herkes gibi bizler de sadece kültür varliklarinin degil dogal yapinin da korunmasini yürekten arzu etmekteyiz. Ancak limandaki tescilli Osmanli Dönemi binalarinin zarar görmemesi, ölümlerin olmamasi ve limandaki yasamin güven içerisinde sürdürülmesi için bu islemin zorunlu oldugu ilgili kurumlarin raporlarinda vurgulanmistir."

Prof. Dr. Arslan, kaya islahi projesinin kesinlikle otopark, yol ve yeni bir yasam alani olusturulmasini içermedigini ifade ederek "Birinci derece arkeolojik sit ve birinci derece dogal sit alani sinirlari içindeki bölgede 2863 sayili yasa ve 658 no'lu ilke kararina göre, 'Kesinlikle hiçbir yapilasmaya izin verilmemesine, imar planlarinda aynen korunacak sit alani olarak belirlenmesine, bilimsel amaçli kazilarin disinda hiçbir kazi yapilamayacagina...' ifadesi baglayicidir. Alandaki kaya islah çalismasinin tamamlanmasinin ardindan, sevlerdeki peyzaj çalismalarina baslanacaktir." bilgisini paylasti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile