MTSO Başkanı Aşut, bugün Oda Meclis Toplantı Salonunda basın toplantısı düzenledi.
Bazı Yönetim Kurulu Üyeleri ile oda üyelerinin de katıldığı toplantıda Aşut, Eylül ayında yapılacak MTSO seçimlerinde bazı yanlış bilgilere, dedikodu düzeyine gelen söylentilere açıklık getirmek ve bazı çevrelerin kurumu yıpratma çabalarının önüne geçmek için en yetkili ağızdan bilgilendirmek istediğini söyledi.
Sözlerine, bu hafta yaşamlarını yitiren MTSO eski Meclis Başkanı Kadir Aktaş ve MTSO eski Meclis Başkanı ve bir önceki MTSO EKAV Başkanı İbrahim Kiper’i anarak başlayan Aşut, iki değerli büyüğün kaybıyla derin bir üzüntü yaşadıklarını kaydetti.
Aşut, “Onlar ve daha önceki büyüklerimiz bu kurumların ağır yükünü sırtladılar, çok emek verdiler. Sizler hep buzdağının üstünü gördünüz ama o hizmet buz dağının altında devasa bir kısım vardı ki, o yükün ağırlığı, bu sorumluluğu alanları çok ama çok yıprattı. Elbette bizler de bu yıpranmadan nasibimizi aldık” dedi.
“Bu makamlarda olmak camianın tüm yıldırımlarına paratoner olmaktır”
“Davulun sesi uzaktan hoş gelir” sözünü anımsatan Aşut, “MTSO gibi önemli kurumlarda görev almanın, meclisinde, yönetiminde, başkanlık makamında bulunmanın sağladığı o ‘sözde’ büyük avantajlar iştahları kabartır. Gıpta ile birçok kişi, bu makamlarda olmak ister veya sanki bu görevlerdeki kişiler bir elit tabaka, seçkin bir zümre gibi algılanır. Dışarıdan zaman zaman farklı algılanan bu camianın bir ferdi olarak, bu görevleri yaparken her şeyimizden fedakarlık ederek çalıştık. Bunları asla dile getirmedik. Sizler sadece buz dağının üstünü gördünüz. Bu makamlarda olmak camianın tüm yıldırımlarına paratoner olmaktır. Bu makamlarda olmak, camianın yağmuruna, fırtınasına siper olmaktır” diye konuştu.
“Bu süreçte çok ama çok yıprandım”
OSB ve MTSO’daki görevleri dolayısıyla çocuklarının okul mezuniyetlerine gidemediklerin,
hastalıklarında başlarına duramadıklarını vurgulayan Aşut, bütün işleri fedakarlıkla yaptığının altını çizdi. Görev istemediğini ama hiçbir görevden de kaçmadığını belirten Aşut, “Ailemizi, işlerimizi, kendimizi ihmal ettik. Ama milletimiz için, İçel için yapılan hizmetlerin manevi değeri bizi mutlu etti. Kötü sözleri duymadık, moral bozanlara kulak asmadık. Ama tüm bu olumsuz enerjiler bizden bir şeyler götürdü. Sonuçta insanız, makina değiliz. OSB ve MTSO’ya ayırdığımız zamanın onda birini işimize ayırmadık. Bu konuda kardeşlerimden bile sitem aldım. Odamızın Meclisinden yönetimine ve çalışanlarına kadar kendi ailemle ilgilenmediğim kadar ilgilendim, yanlarında oldum ve bunu da mutlulukla yaptım. Ama bu süreçte çok ama çok yıprandım. Ailem, işim, şirketim, sağlığım yıprandı” ifadelerini kullandı.
“Kentin önemli kurumları, küçük ruhlu kişilere daha çok prim verdi”
İçel ile gurur duyduğunu ancak, kentin ağabeyi sayılan büyük kurumların İçel’e sahip çıkamadıklarını öne süren Aşut, “Ne yazık ki, kentin kurumları ve dinamikleri tek bir vücudun parçaları olduğunu kabul edemedi. Anlamsız bir rekabete giriştiler. Bu kentin kurumları ve dinamiklerine ‘biz birbirimizin rakibi değil, tamamlayıcısıyız’ ruhunu veremedik, ne yazık ki bunu başaramadık. Bu birliğin öneminin ne olduğunu bilmeyen bazı küçük ruhlu kişiler ise bu rekabeti çok güzel kullandı. Acı olan şey ise kentin önemli kurumları bu küçük ruhlu kişilere daha çok prim verdi. Herkes birbirinin küçük çıkarları için, herkes bugünü kurtarmak için İçel’in geleceğini yok saydı. Kim ne kazandı, kim ne kaybetti? Bunun muhasebesini de bu kurumların başında bulunanlara bırakıyorum. Herkes İçel tarihinde layık olduğu yeri alacaktır. Biz bu kıskançlık ve büyüklük tuzağına düşmeden yolumuza devam ettik. Sitem etmedik, küsmedik, ağlamadık. Hiç bir zaman karşılık bekleyerek bu hizmetlerin içinde bulunmadım. Ne bir kibir ne bir büyüklük ne de bir şeyleri topluma bahşetmiş bir adam durumundayım. Böyle bir his içinde değilim. Vatanım için bir hizmetti, yaptım” şeklinde konuştu.
“1,5 asırlık çınarın kültürüne halel getirmeden hizmet ettim. Bedeli ne ise ödedim”
MTSO başkanlığı boyunca siyaseti odaya sokmamaya çalıştığını söyleyen Aşut, siyaset üstü olmaya azami gayret gösterdiğini dile getirdi. Siyaset üstü olmanın amacının, oda içinde yapay ayrımcılıklara yer vermemek olduğunu vurgulayan Aşut, etnik, dini ve mezhepsel ayrımcılıkların aklının önüne geçmesine izin vermediğini, 21’inci yüzyılda, bu yapay ayrımcılıkları bir utanç olarak gördüğünü belirtti.
Bir önceki seçimlerde hiçbir mecburiyetleri olmamasına rağmen, Meclis Başkanlığı seçiminde geri adım attıklarını anımsatan Aşut, şunları söyledi: “O gün de çok eleştirildim. Kucaklaşmak, huzur, dostluk için yaptık. Odamızın kültürü gereği yaptık. Aslında İçel’i birleştiren odamızdı. Bunun için MTSO’nun İçel için önemi, zannedilenden çok çok büyüktür. MTSO, kim olursa olsun, çatısı altında ayrımcılığa tabi tutulmadan yer bulabildiği yegane kurumdur, bunu iddia ile söylüyorum. Ve ben bu 1,5 asırlık çınarın kültürüne halel getirmeden hizmet ettim. Bedeli ne ise bedeli ödedim. Helal olsun.”
“MTSO birilerinin nemalanacağı bir yer değildir”
Aşut, bu bedeli nasıl ödediğini ise şu sözlerle açıkladı: “Bunları yaparken, çoğu zaman kendi yol arkadaşlarıma rağmen, kendi yol arkadaşlarımın bu kriter ve değerleri sahiplenmemesine rağmen bu yolda yürüdüm. Siyaset üstü kalmak adına, kendi yol arkadaşlarımla mücadele ettim, kentin bazı dinamikleri ile mücadele ettim. İstedim ki, MTSO hiç kimsenin değil, sadece aklın, bilimin ışığında İçellilerin sesi olsun, kurumlarla kavga eden değil, proje üreten bir yer olsun, çağı yakalasın. Bu konuda bile, bazı projelerde kendi yol arkadaşlarımın vizyonu beni hayal kırklığına uğrattı. Olayları kişisel hale getirmeleri beni çok üzdü. Bazıları MTSO’yu kişisel çıkarların kavgasının verildiği yer zannetti. Buna izin vermedim. Kötü adam oldum. Bazıları MTSO’yu ihtirasların tatmin yeri zannetti, buna da izin vermedim. MTSO birilerinin nemalanacağı bir yer değildir. MTSO hiç kimsenin adından yararlanacağı bir yer olmamalıdır, buna izin vermedim, kötü adam oldum.”
“Yeni dönemde sektörümden aday olmayacağım”
MTSO’dan değer alan değil, buraya değer katanların MTSO’da olmasını, gönüllülük esası ve vefakar tavırla beklentisiz hizmetlerin merkezi olmasını istediğini belirten Aşut, “Yeni bir seçim dönemi yaklaşıyor. İnşallah odamızın seçilecek olan yeni yönetimi ve yeni Yönetim Kurulu Başkanı bu vizyona sahip olur. Dil bilen, dünyayı bilen, genç, proje odaklı çalışan, yapay tüm ayrımcılıkları elinin tersi ile iten bir yönetim ve bir başkan inşallah MTSO’nun değerli üyelerinin teveccühü ile seçilecektir. Bu vesile ile ben yeni dönemde sektörümden aday olmayacağımı siz değerli dostlarım ve değerli İçellilerle paylaşmak isterim. Bunun dışında hiçbir başka amacımın olmadığını, hele hele siyaset gibi bir alana hiç bir zaman teveccüh göstermediğimi en iyi bilenlerdensiniz” dedi.
“Kararım, korkunun, pes edişin veya başka bir yorgunluk veya yılgınlığın sonucu değildir”
Aday olmama kararını tek başını almadığını, ailesi, kardeşleri, firma yönetici ve çalışanları, MTSO’daki yakın yol arkadaşlarıyla yaptığı istişareleri sonunda aldığı bir karar olduğunu söyleyen Aşut, şöyle devam etti: “Hiçbir görevden kaçmadım, hayatta hiçbir zorluk karşısında pes etmedim, yılmadım, vazgeçmedim. Bu karar da bir korkunun, pes edişin veya başka bir yorgunluk veya yılgınlığın sonucu değildir. Ben makamları ‘vazgeçilmez’ gören bir kişi olmadım. Şu kısa ömrümde, kentim ve iş camiası için görevimi yaptığıma inanıyorum. Memlekete hizmet etmek için koltuğa gerek yok. Görev aldığım her kurum benim için kutsaldır ve değerlidir ama ben bu makamlarla Şerafettin Aşut olmadım; Şerafettin Aşut olduğum için bu gönüllü hizmetlerde yer aldım. Nefes aldığım sürece, önce kentimin sonra da ülkemin ekonomisinin ileriye gitmesi için çaba sarf edeceğim. Benim için bu onurlu kurumda Yönetim Kurulu Başkanı olmanın onuru ve gurur ne ise MTSO’nun sıradan bir üyesi olmanın onuru da aynı şeydir. Bizim camiamız bir hiyerarşi camiası değildir. Ben her zaman bu ruhla ve bu felsefe ile bir nefer gibi çalıştım. Başkanlık yaptım ama başkanlık taslamadım.”
Eylül’de yapılacak genel kurulda seçilecek yeni başkan ve yönetimine de seslenen Aşut, “İnşallah MTSO üyeleri kenti her anlamda kucaklayacak bir başkanı seçecektir. Ben şimdiden o başkanımıza, değerli yönetim ve meclise bu günden hitap ediyorum. Lütfen bu kurumun neredeyse 1,5 asırlık bir çınar olduğunu unutmayın. Bölen değil, birleştiren olun; yıkan değil, yapan olun; ayrıştıran değil, kucaklaştıran olun; nefreti değil, sevgi ve saygıyı yüceltin. Siyasetin olumlu yanını kullanın, insanların etnik, dini ve mezhep değerlerine saygı duyun ama siyasi, dini, etnik, mezhepsel tüm yapay ayrımcılıkları asla odamıza sokmayın” diye konuştu.
Kendisine inanan, destek veren ve yanında olan herkese teşekkür eden Aşut, MTSO seçim dönemine kadar tüm arkadaşlarıyla görevlerinin başında, aynı sorumluluk ve gönüllük ruhu ve aynı İçel sevdasıyla çalışmaya, görevlerini layıkıyla yapmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Aşut, MTSO Seçimlerinde Aday Olmayacağını Açıkladı
İçel Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, Eylül ayında yapılacak oda seçimlerinde yeniden aday olmayacağını açıkladı.