Atalay'ın Akil İnsanlar Heyeti'nden Bir Grubu Kabulü

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ile görüşen Akil İnsanlar Heyeti'nden grup, "Bugün yaptığımız toplantıda, çözüm süreci konusunda güçlü bir iradenin, kararlılığın, samimiyetin ve güvenin olduğu konusunda edindiğimiz izlenim son derece önemlidir" açıklamasında bulundu.

Sivil Dayanışma Platformu'ndan yapılan açıklamaya göre, Dolmabahçe Ofis'te, Başbakan Yardımcısı Atalay ve AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal ile bir araya gelen Can Paker, Zübeyde Teker, Yücel Sayman, Mehmet Uçum, Doğu Ergil, Beril Dedeoğlu, Hilal Kaplan, Ali Bayramoğlu, Ayhan Oğan, Avni Özgürel, Levent Korkut, Öztürk Türkdoğan ve Fadime Özkan, ortak bir açıklama yaptı.
17 Aralık'tan sonra yaşanan süreçte, bir dönem aktif katkı verdikleri çözüm sürecinin zarar görme ve duraklama endişesiyle toplantıyı talep eden grubun açıklaması şöyle:
"Öncelikle belirtelim ki, aldığımız bu inisiyatif Akil İnsanlar Heyeti adına değildir. Merkezinde çözüm sürecinin olduğu demokratikleşme çabasının kararlılıkla sürdürülmesi gerektiği konusunda mutabakat sağlayan bir grup olarak sivil bir inisiyatif alma ihtiyacını gördük. Bu çerçevede 'Demokrasi ve Çözüm İçin Sivil İnisiyatif' adı altında bir sivil toplum girişimi olarak bu çalışmayı başlattık. Bu inisiyatif, Akil İnsan Heyetinin diğer üyeleri de içinde olmak üzere sürece ilişkin sorumluluk duyan ve duyarlı olan herkesin katılımına açıktır. Çalışmalarımız bundan sonra da 'Kürt sorunu'nun çözümü ve demokratikleşme hedefine yönelik olarak sürecektir. Bu çalışmalar sırasında hükümetle, siyasi partilerle, ulusal ve uluslararası kuruluşlarla diyalog içinde olmayı önemsiyoruz.
Bugün yaptığımız toplantıda çözüm süreci konusunda güçlü bir iradenin, kararlılığın, samimiyetin ve güvenin olduğu konusunda edindiğimiz izlenim son derece önemlidir. Türkiye, yaşadığı sorunları ancak kapsamlı bir demokratikleşmeyle aşabilir. Bunun için artık sistem içi revizyonlardan sistemi değiştiren reformlara geçmenin gerektiğine inanıyoruz. Reform sürecini başlatacak ilk ve en önemli adımın sivil ve yeni bir anayasa olduğunu düşünüyoruz. Elbette yeni bir anayasadan önce de gerek hukuk alanında gerekse siyaset zemininde demokrasi ve çözüm için atılacak adımlar vardır. Bu çerçevede yapılacaklara da destek vereceğimizi beyan ediyoruz. Bu adımları atarken toplumsal egemenliğe yönelik yapılan anti-demokratik müdahaleye karşı alınacak önlemlerde toplumsal meşruiyetin en yüksek temsilcisi TBMM'nin faaliyetinin esas alınması gerekir."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile